"Lix, bu teklifi burada yapmak ne kadar doğru olur bilmiyorum ama seni çok seviyorum ne kadar ilişkimizin başında anlaşmazlıklar olsada artık öyle şeylerin olmaması beni çok mutlu ediyor, eğer sende kabul edersen ilişkimizi bir sonraki seviyeye taşımak istiyorum. Felix, benimle çıkar mısın?
Vücudumda akan bütün kanın durduğunu hissetmiştim. Bunu asla beklemiyordum. Sevdiğim çocuk bana çıkma teklifi etmişti. Şu an rüyada gibi hissediyordum. Sanırım artık cevap vermem gerekiyordu çünkü Hyunjin umutsuzca başını yere eğmişti. Benim bu teklifi reddedeceğimi falan mı düşünmüştü? Umarım öyle düşünmemiştir çünkü böyle bir teklifi asla reddedemezdim.
"Hyunjin..."
Başını kaldırmış umutsuzca bana bakıyordu.
"Ben... Tabi ki seninle çıkarım! Tanrım! Bu anı ne zamandır beklediğimi asla bilemezsin Hyunjin!
Şaşkın ve anlamsız gözlerle bana bakıyordu. Biraz... Biraz şoka girmiş gibiydi ve hem çok tatlı hem de çok komik gözüküyordu.
Şoku atlattıktan sonra ayağa kalktı ve beni kendine çekti. Asla bırakmayacakmış gibi sarmıştı elleri belimi. Burnu saçlarımın üzerinde geziyordu. Daha sonra ayrılıp biraz bana baktı. Gözlerindeki mutluluğu görebiliyordum.
Daha fazla sabredemeyerek; ona kıyasla daha küçük olan elimi yanağına çıkarttım, yanağını biraz okşadıktan sonra onu kendime doğru çektim. Yüzlerimiz yavaş yavaş birbirine yaklaşıyor, nefeslerimiz birbirine karışıyordu.
En sonunda dayanamamış olacak ki birden dudaklarıma yapıştı. O benim üst dudağımı emerken ben alt dudağı ile ilgileniyordum. Yaklaşık bir kaç dakikalık bir öpüşme sonrasında nefessiz kalıp yavaşça ayrıldık. Sanırım artık dudaklarına bağımlı olmuştum. Biri gelip bana Hyunjin ile öpüşmeyi bırak sevgili olacağımı söylese gerçekten gülüp geçerdim.
Ayrıldıktan sonra Hyunjin beni daha fazla kendine çekerek yüzümün her tarafını özellikle çillerimi öpmeye başladı. Minik bir öpücüğü bile beni o kadar etkiliyordu ki, Tanrım! Bu adam beni öldürecekti. Tamamen ayrıldığımızda etrafıma bakmak için kafamı çevirdiğimde tüm bahçenin merak ve kıskançlık dolu bakışlarıyla bize baktığını gördüm. Biraz gerilmiştim doğrusu çünkü bahçe bugün gereğinden fazla kalabalıktı ve herkes bize bakıyordu.
Hyunjin güven vermek ve burada olduğunu belirtmek istercesine ellerini ellerime sarmıştı. Bu adamı gerçekten çok seviyorum.
"Lix'im, seni çok seviyorum. Bundan sonra seni yanımdan ayırdığım bir dakika bile olmayacak, iyi veya kötü her gününde seninle birlikte olacağım bana bir söz ver beni asla bırakma tamam mı?"
Bu adam beni ağlatmak mı istiyordu? Amacı bu ise başarmıştı.
"Hyun, seni ne kadar sevdiğimi asla bilemezsin, benim için o kadar değerlisin ki, bunu kelimelere dökmek çok zor. Söz veriyorum seni asla bırakmayacağım sevgilim, sende söz ver, beni ne olursa olsun asla bırakmayacaksın."
"Söz veriyorum güzel sevgilim ne olursa olsun seni asla bırakmayacağım."
Dedi ve tekrar dudaklarıma atıldı. Bahçedeki çoğu kişiden kuvvetli bir alkış koptu. Gülümsediğini hissedebiliyordum.
"Hep gülümse sevgilim olur mu?"
"Sen istersin de olmaz mı güzel sevgilim."
SON
¯¯¯
okumak isteyenler için özel bölüm vardüzenlendi 02.06.24
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Plush Toy || Hyunlix
FanfictionLixLixLixie Peluşunu beğendin mi? Çok tatlı Aynı sana benziyor HyunHwang Ne? Tatlı mı? Ben mi? Saçmalık. O peluşları sırama koymayı muhtemelen ne zaman bırakırsın? LixLixLixie Umm, sanırım asla ¯¯¯ Texting Düz Yazı Mini fic arkadaslae okumayin...