~ ÂŞIK OLMAYACAĞIMA SÖZ VERMİŞTİM ~ CH

1. BÖLÜM - 𝐘𝐄𝐌𝐈̇𝐍 -

Arkadaşlar siz istediğiniz karakteri istediğiniz cinsiyette düşünebilirsiniz.

~~~
(Tr'min zümrüt gözlerinden)

Bugün Rusya'ya açılacağım. Platonik olmak çok zor. Onunla kafede buluşunca söyleyeceğim.

Güzel bir kombin yapıp çıktım. İçimde tuhaf bir heyecan vardı. Onun tatlı yüzü aklıma geliyordu.

Buluşma yerine gelmişti. Harika gözüküyordu. Uşankası çok sevimliydi. Oturdum. O votka sipariş etti bense türk kahvesi.

Söze başladım:

"Rusya ben-"

"Türkiye ben seni arkadaşım olarak görüyorum."

"ne-"

"Seni kırmak istemiyorum arkadaş olarak kalalım lütfen"

"Tamam" dedim. "Ben lavaboya gidiyorum."

(Yazar bakış açısı)

Rusya Türkiye'nin arkasından bakakaldı. "Niye bu kadar üzüldü ki?" diye içinden geçirdi.

~~~

Türkiye lavaboya vardığında ağlamamak için dişlediği dudaklarının kanadığını fark etti. Kafası çok dağınıktı. Yüzünü yıkadı. Kendine baktı ve kanayan dudağına peçete bastırdı. Tekrar Rusya'nın yanına gitmeye korkuyordu ama yavaş adımlarla ilerledi. Geldiğinde Rusya yoktu ve bir not vardı.

NOT:

Türkiye galiba biraz yalnız kalmaya ihtiyacın var. Hesabı ben ödedim. Tekrar özür dilerim, böyle olsun istemezdim. Umarım beni anlarsın...

Rusya

~~~

Sadece nota bakıyordum. Türk kahvem votkayla birlikte masadaydı. O kadar kısa sürede nasıl votka dikti bilmiyorum. Galiba kafa dağıtmaya ihtiyacım var. Almanya'yı aradım.

AlManyak:

T: kanka kafamı dagitmam lazım musaitsen geliyorum

A: tamam kanka.

T: teşekkürler.

~~~

Almanyanın evine vardım.

"Gel kanka noldu?" Dedi.

Herşeyi anlattım. Anladığına dair ara sıra kafasını salladı. Sonrada:

"Kanka yapabileceğin birşey yok. Çocuk seni sevmiyor. Hayatını yaşa. Belki başkasına aşık olursun"

"Kanka ben yemin ettim. Birdaha âşık olmayacağım"

"Belki bozarsın Birgün" diye mırıldandı Almanya. Ama Türkiye onu duymadı.

Biraz sohbet ettiler. Sonra Türkiye teşekkür edip kalktı.

"Gülümsediğinde çok sevimli oluyor kırmızı yanagindaki gamzeleri gözüküyor" diye düşündü Almanya.

"Birgün benim olacaksın" diyerek de ekledi.

Kapının önünde duran Türkiye, almanyaya:
"Ne düşünüyorsun kırk saattir?" Diye sordu.

Almanya içinden "seni" diye düşünsede mal olmadığı için bunu dışından söylemedi.

"Öyle dalmışım.."

"Yüzüme bakarak mı?" Almanya kızardığını belli etmemeye çalıştı.

"Hayır, sadece bayrağında niye ay yıldız var onu merak etmiştim." Diye kurtarmaya çalıştı. Kurtardı da..

"Hmm sana bi ara anlatırım.

Ah Türkiyem. O bedeninin içinde ne kadar tatlı gözüktüğü bir bilsen

~~~
Rei: Malmısın mk, çocuk aynaya bakabiliyor?

Almanya: ya sen bi karışma!

Rei nzi alm'sına dönüşür

Almanya: şimdi sıçtık.
~~~

Türkiye hala üzgündü. Birazcık yunanistanla uğraşmaya ihtiyacı vardı.

Hemen yuni'nin evine gitti.

Kapıyı biraz sert çaldı. Yunanistan gelirken:

"Kapıyı kırdın mk çocugu" diye söylendi.

Türkiye'yi gördüğünde mutlu oldu çünkü canı sıkılıyordu. Şuan kendine inanamasa da Türkiye'ye sarıldı. Sonra birden tokat att. Sonra evin içine kaçtı. Türkiye sinirden (konyayı Yunana firlatabilirdi) yunanistanın evine girdi.

Yunanistan kendini lavaboya kilitledi, Türkiye bunu fırsat bilip direkt yunanın yatak odasına daldı. (Çünkü yunanın eşyalarını karıştıracak)

Ve ne görsün?

- bLuĞ dAyMıNt HeR kAdInIn HaKkı -

Arkadiaşlar birsuru kitaba yb istiyorlar ve ben MAL olduğum için yeni kitap yazdım.. şimdi en beğendiniz kitabımın adını yorumlarda belirtin en çok yb'yi ona aticam diğerlerine de aticam ama en sık sizin seçtiğinize. (Hepsi diye bir şık yok)