YoonMin

1.7K 37 7
                                    


Yıllar sonra ramazan ramazan döndüm! Sonunda Yoonmin böllüm bitti ama ben de birrim 6 bin kelime falan yazmışım... (yabancı yazarlar için kısa belki ama benim için bir rekor) 

Umarım okurken sıkılmazsınız. Yazım tarzım bok gibi ve sıkıcı biliyorum ama elimden gelenin en iyisi olduğuna inanıyorum.

Son okuma yapamadım 30,5 sayfa falan tuttu. Yazım ve mantık hataları varsa özür dilerim bölümü çok uzun aralıklarla devam ettirdiğim için olmuş olabilir lütfen maruz görün.

Ben sizi fazla oyalamayayım hadi bölüme geçin.

*******

Bir korsan düşünün, 7 denize hakim bir denizci; hiç bir korkusu yok keskin kayalıklardan, sert dalgalardan, derin denizlerden.

Sizce ana gemideki kaçak yolcuya ne yapar? Canice bir ölüme yollar değil mi?

Hepiniz yanıldınız.

*******

Yoongi kendisini kovalayan askerlerden son sürat kaçıyordu. Oldukça tembel olan bu genç canı pahasına limanda koşturuyor, peşindeki askerleri ekmek için yoğun bir çaba sarf ediyordu, bunda oldukça iyiydi de.

Kalp atışları, hızlı hareket ve kanında ilerleyip damarlarında gezinen adrenalin sayesinde o kadar hızlanmıştı ki adeta sokaktaki kaldırım taşlarını döven at nalı gibi yankı yapıyordu kulaklarında.

Liman tezgahlarının arasından kıvrak bir şekilde sıyrılıyor, tanıdık bu yerde askerlere karşı avantaj sağlıyordu. Hızla geçerken yarı dolu bir varili devirdi ve arkasından işitilen bağırışlara kulak asmadan kaçışına devam etti. 

Solukları kesilirken dizleri titriyor ve ayaklarındaki sızılar daha fazla devam edemeyeceğinin uyarısını veriyordu. 

Gördüğü yüklerden birini gözüne kestirdi. Üstündeki örtü sayesinde bu geniş kasada saklanmak oldukça kolay olacaktı eğer içinde yeterince yer varsa. 

Koşan adımlarını hızla kasaya yöneltti. Çevik bir hamleyle araladığı örtüden içeri atlamak onu fazla zorlamamıştı fakat kolay olduğu da söylenemezdi. Şanslıydı ki yarısına kadar kumaş ve kıyafetlerle dolu bir yük kasasıydı.

Tahta kasanın ince aralıklarından izledi bir süre askerleri. Etrafa dağılışlarını, bağırıp çağırarak kendini arayışlarını ve bir şekilde ara sokaklara yönelip, gözden kaybolup gidişlerini.

Sonunda paçayı sıyırdığını düşünerek rahat bir nefes aldı. Çaldığı altın broşa bir bakış attı ve onu kıyafetlerini aralayarak içine dikkatlice yerleştirdi.

Soluklanırken bulunduğu kıyafet kasası şimdiye kadar uyuduğu pek çok yerden daha rahattı. Engel olmakta zorlanıyordu göz kapaklarına.

Birazcık kestirse sorun olmazdı değil mi?

Göz kapaklarını serbest bıraktı ve olduğu yerde büzüşerek kıvrıldı.

*******

Bir sarsıntı ile tatlı şekerlemesinden uyandı. Gözlerini kırpıştırırken beyaz tenini kirleten salyaları siliyordu. 

Kasanın taşındığını fark ettiğinde panikle tahtaların arasından bakıverdi. Hava kararmaya başlamıştı.

Ne kadardır uyuyordu burada?

Minik bir telaş büyümeye başladı içinde. Sertçe yutkundu. Bu kasa limana inmemişti, gemiye yükleniyordu! Farkındalık onu daha da telaşa verdi, dehşete düşürdü.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sememin Smuts Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin