RÜYA TEKNESİ

ENTÜBE

Keyifli okumalar❣️

***

Mert'

Sarp kapıyı açtığında bana sıkıca sarıldı. Bende ona sarıldığımda "Hoşgeldin kardeşim," dedi.

"Hoşbuldum."

Ayrıldığımızda eliyle içeriyi gösterdi. "Geç hadi. Çocuklar uyandı ama Elzem uyuyor."

"O neden burada kaldı demiştin?" diye sordum.

"Anahtarı ve diğer tüm eşyaları takside kalmış. Ama açık olmam gerekirse o bahane oldu. Tek kalmasını istemedim. Yanlış anlama-"

"Ben seni yanlış anlamam kardeşim. Sorun yok. Teşekkür ederim, gözüm arkada kalmıyor."

"Estağfurullah."

Beraber içeri geçtiğimizde Efe'yi gördüm. O da beni gördüğü gibi ayaklandı. Ona da sarıldıktan sonra diğerleriyle el sıkıştım.

"Mert."

"Batu."

Diğerinin de elini sıktım. "Alp," dedi kısaca. Baş sallamakla yetindim.

Hepimiz koltuğa oturduk. "Ne olduğunu baştan sona anlatın bana."

"Elzem'in kaçırıldığı sabah geç kalmıştık işe. Uyanamadık biz. Bende Elzem'e 'Gel bize buradan çıkalım,' dedim. O sabahta bir şeyler oldu, Elzem'le Alp tartıştı biraz. Sonra bizde Alp'le tartıştık. Kendimiz tartışmaya dalmışken Elzem çıkıp gitmiş. Fark eder etmez aradım aradım açmadı. Sonra cevapladı ama konuşmadı bu defa da. Sonrada mesaj attı zaten. "

"Abi."

Elzem'in sesiyle ayaklandım. "Fıstığım."

Koşarak kollarımın arasına girdiğinde bir elime beline diğer elimi saçlarına bıraktım.

Yavaşça başını boynuma gömdü. Boynumda hissettiğim ıslaklıkla onu geri çekmek istedim ama sıkıca sarıldı. "Böyle yapma fıstığım, lütfen böyle yapma."

Dudaklarında bir hıçkırık kaçtığında daha sıkı sardım onu. "Tamam bebeğim geçti. Bitti gitti hepsi güzelliğim ağlama artık."

Hıçkırıkları daha da yükseldiğinde ayakları yerden kesilecek gibi oldu ama daha sıkı tuttum. Boynumdaki elleri hafiften gevşediğinde hızlıca onu kucağıma aldım.

"Hangi odada uyuyordu Sarp?"

"Şurası."

Odanın önüne vardığımda Sarp kapıyı açtı. yavaşça yatağa yatırıp baş ucuna çöktüm. Başına ufak bi öpücük kondurdum.

Bir-iki dakika sonra ayaklandığımda elimi tuttu. "Gitme abi."

"Islak mendil alacağım güzelim. Yüzünü silelim."

"Ben getireyim."

Sarp elinde ki ıslak mendil paketini açıp birini bana uzattı. Yavaş yavaş gözlerini sildim. "Bir tane daha verir misin?"

"Al."

Terden ıslanmış ve kıpkırmızı kesilmiş boynunu da yavaşça sildim.

"Daha iyi misin fıstığım?"

Sadece başını salladı. Kaç dakika oldu bilmiyorum ama bir süre sonra uykuya daldı.

"Gireyim mi?"