☆|0.3

852 71 193
                                    

oy verip, yorum yaparsanız sevinirim!!!🫡

iyi okumalar,

iyi okumalar,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerim ağır ağır açılırken kulaklarımı eş zamanlı olarak Can'ın ağlama sesleri doldurmuştu.

Yerimden kalkmaya çalıştığımda belime sarılmış olan kollar buna engel olmuş, yerime sinmeme sebebiyet vermişti.

Sebastian'ı uyandırmayı hiç istemesemde Can ağlamayı arttırmadan onu kaldırmalıydım. Belimdeki elini dürterken bir yandanda ismini söylüyordum.

Kafasını sersemce kaldırıp yüzüme baktı. "Sabah mı oldu?" diye sordu. Kafamı çevirip etrafa baktım, oda gayet karanlıktı. Büyük ihtimallede gece yarısı falandı. "Hayır." dedim.

O kollarını belimden çekip esnerken bende kalkmış, lambayı açmaya gidiyordum. Lambayı açmam ile odayı dolduran ışık gözlerimi kamaştırmıştı.

Gözlerimi hafifçe yumarak Can'ın beşiğine doğru ilerledim. Lambayı açmam ve beni görmesiyle biraz sakinleşmiş gözüküyordu.

Onu kucaklayıp kucağımda pişpişlerken Sebastian'da hemen arkamdaydı. Kafamı çevirip ona baktığımda, "Uyuyor mu?" diye sordu.

Kafamı hayır anlamında salladım, "Uyumuyor, ama uyur şimdi." diyerek tekrar Can'ı pişpişlemeye devam ettim.

Sebastian omzuma dokunarak, "İstersen ben sallayabilirim, yorgun gözüküyorsun." dediğinde gülümseyerek, "Hallederim." dedim.

Ancak o halledemeyeceğimi düşünmüş olmalı ki kollarını arkamdan sarıp, Can'ın üzerindeki ellerimin üzerine ellerini yerleştirmişti.

Kafamı hafifçe çevirip, "Seba, ne yapıyorsun?" diye sordum gülümseyerek. O ise omzunu, omzuma yaslayarak yüzünü bana döndürdü. Çığlık! Çığlık atacağım! Bu yakınlık ne?!

Gözlerimin içine derin derin bakarak, "Birlikte uyutalım istiyorum." Birlikte... Bu kelimeyi Sebastian ve ben için fazlasıyla sık kullanmaya başlamıştık ha sanki?

Cevap vermek için fazla çekingen olduğumdan kafamı sallayarak onu onaylayıp Can'a döndüm. İçimden sakın uyuma, ortamı bozma çocuk! diye geçiriyordum.

Can sanki dediklerimi duymuş ve kaderine küs der gibi gözlerini yummuştu. İrfan Can ve Gözde bu çocuğu benim planlarımı bozmak için doğurmadıysa ben hiçbir şey bilmiyorum.

Neyse bari ortama ayak uydurayım diyerekten olduğum yerde hafif hafif sallanmaya başladım. Sebastian'da benimle beraber sallanıyordu yavaşça.

Odanın kapısı tıklanıp içeri İrfan ve Gözde girdiğinde kucağımdaki Can korkuyla irkilmişti. Hemen "Piş piş, uyu teyzecim." diyerek onu daha hızlı sallamaya başlamıştım.

teni tenime ; sebastian szymańskiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin