Burası, hız, hırs, öfke ve tutkunun yeri.
"Bebeğim bugün bizim günümüz, bu gece, asfaltları yerinden sökeceğiz, bu gece, gecekondu sallanacak, hazırlan."
Nereden bilebilirdim ki Gecekondu'nun hayatımı tam anlamıyla değiştirebileceğini.
"Teklif?" diye sordum. Diğerleri pür dikkat bizi izliyordu.
"Şimdilik söylemiyorum, yarın akşam saat 11'de buraya gel, o zaman söyleyeceğim. Eğer gelmezsen, kaybeden sen olursun." diyerek göz kırptı. Ne gibi bir teklifi olabilirdi ki?
"Pekala, gelip gelmeyeceğimi, yarın akşam 11'de öğrenirsiniz o zaman." diyerek omuz silktim, arkamı döndüm ve yürümeye başladım. Kesinlikle gelecektim!
Tekrar yarışma alanına döndüm. Gözlerim Elis'i aradı, kızlı erkekli bir grupla konuşuyordu.
"Elis burdayım." Elis'in sesimi duyabilmesi için hafif sesimi yükselttim fakat sanırım onun dışında herkes duymuştu, sesimi duyan kişilerin direkt odak noktası olmuştum. Elis beni gördü, ve yanıma yaklaştı. O sıradan bir çok insan, kız-erkek farketmeksizin, bilerek bana yakın geçmeye çalışıyorlardı, pekalaa.
"Kızım sürekli kaybolup nereye gidiyorsun sen."
"Hayranım çok kızım, bir türlü salmıyorlar." diyerek güldüm. Elis ilk dik dik baksa da en son o da dayanamayıp gülmeye başladı.
"Neyse canım benim gitmem lazım artık, sonra görüşürüz." diyip el sallayarak alelacele benden uzaklaştı. Bu kız bir şeyler karıştırıyordu kesin ama hadi bakalım, çıkardı kokusu nasıl olsa. Bir süre Elis ortadan kaybolana kadar onu izledim arkasından, değişik bir kızdı.
Arkamı döner dönmez yine tam birine çarpacakken son anda geri çekildim. Yeter cidden, film mi çekiyorduk.
Kafamı kaldırdım.
Adar'dı, yine.
"Vay be sarışın, şaşırttın beni ne yalan söyleyeyim." diyerek dudaklarını büktü, şaşkınlığını belli etmek için.
"Teveccühünüz efenim, beni sizler yarattınız." diyerek bedenimi hafif öne eğdim, selam verir gibi.
Adar hafif gülerek; "komik kız." dedi.
"Sende yarıştın mı?"
Kafasını iki yana salladı.
"Normalde yarışıcaktık fakat bir kaç sıkıntı çıktı. İmdadımıza sen yetiştin de bizi o Akay ve çetesinin ağzına düşürmedin." Anlamıyordum neden Akay ve çetesi'nin ağzına düşeceklerdi ki, hem neden çoğul konuşuyordu bu?
"Sizi derken?" diyerek sordum.
"Uzun mevzular, bir ara anlatırım sana." Öyle olsundu bakalım.
"Neyse koca oğlan, bugünlük bu kadar şov yeterli, annene selamımı söylersin."
"Aleyküm selam." diyerek kafasını salladı. Baş selamı verip motoruma doğru ilerledim.
Benim yarışım şimdi başlıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
