Hard Sex (MinSung)

Bölüm-5

-Seks partnerim olacaksın
-NE!!

Jisung sinirle Minhoya baktı ve:

-Saçmalama istersen böyle birşey asla ama asla olmayacak.
-Sen bilirsin

Jisung sinir ve üzüntülü bir duygu içinde:

-Beni bu boka sen sürükledin beni daha fazla bu boka sürüklemene izin vermeyeceğim.

Diyerek gözünden bir damla yaş düşmüştü. Minho Jisungun yüzüne baktı ve acınası bir bakış attı ve sanki yaptığından bin pişman olmuş bir şekilde ayağa kalktı ve Jisunga kıyafetlerini verdi. Jisung kıyafetlerini giydi ve Minhoya baktı. Minho da ona bakıp:

-Git
-Ne
-SANA GIT DEDIM ISTEMIYORUM DEDIN YA AL BIRAKTIM SENI

Jisung şaşkın bir ifadeyle odadan çıktı. Merdivenlerden aşağı indi ve Minhonun evinden çıktı. Yolda yürürken içinden:

-Neden öyle birşey yaptı ki?

Jisungun içi içini yiyordu meraktan. En sonunda Jisung evine gelmişti. Jisung direkt üstlerini çıkardı ve banyoya girdi. Kendini suyun altına bıraktı. Jisung yaklaşık bir saat boyunca suyun altında öylece kalmıştı. Duştan çıkıp bornozunu üstüne geçirdi ve banyodaki aynaya baktı. Boynundaki morluklar yüzünün düşmesine neden olmuştu. Banyodan çıktı ve saçlarını bornozla saçlarını kuruturken telefonu çaldı. Arayan amiriydi. Telefonu açtı ve:

-Buyurun efendim
-Jisung sen kaç gündür nerdesin?
-Kusura bakmayın efendim biraz rahatsızdım gelemedim
-Sorun yok bir kaç gün daha dinlen o zaman sen zaten şuanlık bir vaka yok
-Teşekkür ederim efendim

Diyerek telefonu kapattı ve mutfağa gitti Jisung baya acıkmıştı kendine birşeyler hazırlamaya başlamıştı. Jisung kahvaltı masasına oturmuş ve yemek yemeye başlamıştı. Jisung saate bakmıştı saat akşamın 8'i olmuştu bile. Jisung yemeğini yerken kapı çalmıştı. Jisung hemen ağzındakini yutup kapıya doğru gitmişti. Kapıyı açtığında kimse yoktu öyle sağına soluna baktı ve kimseyi göremeyince kapıyı yavaşça kapatmaya başlamıştı ki kapının aşağısında bir gül ve gülün yanında bir not gördü. Eğilip direkt gülü ve notu aldı ve içeri girdi. Gidip mutfaktaki sandalyesine oturup gülü incelemeye başladı:

-Ne kadar zarif bir gül bu

Diyerek gülü bir kenara koydu ve notu açmaya başladı. Notu açar açmaz Jisungun yüzü düştü. Notta 'Herşey İçin Özür Dilerim.' yazan bir not vardı. Jisung notu eliyle ezdi ve sinirle:

-ORUSPU ÇOCUĞUNA BAK GEL BENI TECAVUZ ET SONRA DA GEL OZUR DILE

O sırada Minho uzaktan Jisungu izliyordu. Minho Jisungun bu hareketi karşısında kendini iyice mahçup hissetmiş ve kendini affettirmeye söz vermişti. Minho hergün saat 8'de Jisungun evinin önüne bir gül ve bir not bırakmaya devam etti. Jisung bu notları öylece alıp bir kenara bırakıyordu. Bir yandan da Jisung kendi içinde mahvoluyordu. Aradan bir kaç gün geçti saat 8'e geliyordu. Jisung Minhonun gülü ve notunu bekliyordu.  Tam o sırada kapı çaldı. Jisung kapıyı açtı ve karşısında duran Minhoyu gördü:

-Ne işin var burada
-Sadece konuşmaya geldim
-Neyi konuşacağız hayatımı mahvettin sen benim.
-Sana yaşattıklarım için, sana böyle iğrenç birşeyi yaptığım için özür dilerim. Ben ben sadece intikam almak istemiştim.
-Lan sen benim hayatımı elimden aldın birde kalkmış özür mü diliyorsun
-Özür dilerim
-Sen benim ilkimi elimden aldın
-Özür dilerim
-Özür dilemenin bir faydası yok zamanı geriye almadığın sürece

Minho bu sözle yıkılmış ve gözünden bir damla yaş düşmüştü. Minho burnunu çekerek:

-Sen nasıl istiyorsan. Ama sadece sana karşı ne kadar mahçup olduğumu bilmeni isterim.
-Çık git evimden HEMEN

Minho bu sözle kendini dışarı atmış ve ağlamaya başlamıştı. Jisungun bu sözleri Minhoyu darmadağın etmişti. Aynı şekilde Jisungu da öyle. Minho kendi kendine:

-Sadece beni biraz da olsa sevmeni istemiştim.

Çok çok ama çok özür dilerim bu hafta çok yoğundum ve w two worlds'a başladım. Ama geri geldim sevgili okuyucularım kitabım kaldığı yerden devam ediyor<3