Karanlıkta birbiriyle bütün olan iki vücud.
Kaçmaya çalıştıkları bir canavar.
Ölüm, yalanlar öğrenilen doğrular.
Beni kilisiye götür, kalbinde ki günahlarımı sileceğim.
Yalan söylersen, ölürsün. Gerçekler ise duyguları tazeleyecek.
Karanlıktaki bu a...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sarışın kız sinirli bir şekilde size bakıyordu.
-Daha ne kadar bekleyeceğiz tanrı aşkına? Ölmeyi mi bekliyoruz? +sen siktir olup gidebilirsin, onun iyileşmesi gerekiyor. -hah, aylarca burda tıkılı kal o zaman gerizekalı. +siktir git anna. Seninle uğraşamam.
Adının anna olduğunu öğrendiğin kız sinirle ofladı. Bir an önce o da burdan çıkmak istiyordu. Onun burda olmasının sebebi neydi peki? Doğruldun, daha enerjik ve iyi hissediyordun.
- sen neden burdasın? -² ne biliyim ben be. İyileştiysen kalk da gidelim artık!
Ayağa kalkmayı denedin Sapnap kolundan tutarak seni kaldırdı. Adım atmayı denedin başarılıydın bacakların biraz uyuşmuş olsada adım atmayı başarmıştın. -yürüyebilir misin? Emin misin? +evet, eminim sorun yok.
Sapnap elini tuttu, beraber yürümeye başladınız. Anna arkanızdan geliyordu. Anna senin için tanıdık bir simaya sahipti. Sarı saçları vardı, gözleri maviydi Anna omzuna dokundu ve seni durdurdu. -Amy, seni hatırlıyorum. Okulundan bir arkadaşınım liseden beni hatırlamıyor musun? Anna, sarışın anna? +ah, evet.
Anne senin kız kardeşin ölmeden önce sürekli vakit geçirdiğin biriydi. En yakın arkadaşın sayılırdı. Kız kardeşin dağlık bir arazide astım krizinden dolayı ölmüştü. Orada ne işi olduğunu ve astım ilacının neden yanında olmadığını bilmiyordun.
Sıradaki istikamet oyun odası olarak geçiyordu. İçeri girdiğinizde pandalı adamın orda durduğunu gördünüz. İçeride 4 parıldayan şekilli ve renkli butonlar vardı.
-* Kader sizi buraya getirdiyse bir pişmanlığınız olmalı, benimle gerçeklik oyununu oynayın. Sadece doğruların yaşayabildiği bir oyun, tavanda bulunan dikenler zaman geçtikçe inecek eğer yalan söylerseniz tavan düşecek. unutmayın eğer biriniz yalan söylerse hepiniz öleceksiniz.
O sırada duvardaki ekranda bir tink! Sesi duyuldu. Ekrana baktığında bir çeşit soru yazıyordu.
"sapnap'in doğum günü nedir?"
Hemen tuşa bastın.
-1 mart! 2001!
Onaylayan yeşil bir ekran belirdi.
Ardından tekrar bir tink sesi duyuldu.
"anna' 2017 3 ağustosta nerdeydi?" 3 ağustos senin kız kardeşinin ölüm günüydü, annaya baktın. Yutkundu.
-evdeydim?
Ekran tamamen kırmızıya boyandı, demir tam boy hizanda düşmüştü, eğildin. -² Siktir, DOĞRUYU SÖYLE ANNA?
-ben evdeydim!
Tavan tekrar düştüğünde yere kadar uzanmıştınız.
+Doğruyu söyle anna, kes şunu.
-Ben Layla ile beraberdim! -ne?
Tavan biraz yükseldi. Ekranda tekrar bir yazı daha belirdi.
"anna kimin ölmesine izin verdi?"
Anna korkuyla sana baktı.
- layla.. Mırıldandın ve ekran bir anda yeşile döndü. Doğru cevap yazısına baktın. -Anna ne demek bu? SÖYLE!
Anna göz yaşlarına boğuldu. +ben, ben- o gün dağda layla ile beraberdim! Bana senden uzak durmamı söylüyordu, ben onu ittim ve bir anda öksürmeye başladı ben şaka yapıyor sanıyordum! Astım ilacını aldın ve onu kırdım. Öksürmeye devam etti bir anda durdu ve korkmuştum! Anlıyor musun? Korkmuştum! Bende çocuktum Amy beni affet.
-sen bana yalan söyledin! Birde üstüne o öldüğünde beni teselli eden sendin! Bunu nasıl yaparsın?
Kapı açıldı. Çıkmanıza izin verdi. Dışarı çıktığınızda anna sessizdi.
-kardeşimi sen öldürdün. +bu bir kazaydı. -şerefsiz.
Sinirle bir sonraki alana ilerlemeye başladın sapnap arkandan yaklaşıp seni durdurdu.
-sakin ol, amy. - sakinim zaten! -ohoh peki.
Dışarı çıktığınızda yağmur yağıyordu. Hız trenine bindin sapnap yanına oturdu, anna arkalarda bir yere yerleşmişti. Hız treni başlamıştı ve yavaş yabaş ilerliyordunuz. Tren bir anda durdu. Sapnap ve sen trenden indiniz. Anna arkanızdan geldi.
-ne diye hâla peşimizden geliyorsun? +bende burdan kurtulmaya çalışıyorum anlıyor musun? -Gerizakalı mıyımda sürekli anlıyor musun diyip duruyorsun? +evet hayatım öylesin.
Sinirlenip annayı ittin, yağmurdan dolayı ıslanan tahtalar annanın ayağının kaymasına sebep oldu. Ve uçurumdan düştü. Sapnap sinirle sana bağırdı.
-Onu öldürdün , amy tanrı aşkına napıyorsun? +Sapnap ciddi misin?
Trenin ışıkları tekrar yandı trene ilerleyip bindin. Kollarını kavuşturdun. Sapnap yaklaşıp yanına oturdu. İlerlemeye devam ettiniz.
Ben by kitabı biraz unuttum ya:( Hayatımın anlamı biriciğim😗 yazana kadar aklımda değildi.
