Taehyung oflayarak Jungkook'un yaptığı sürprize göz gezdiriyordu. Arkasını döndüğünde bir grup insanın alkışladığını görmüş ve birkaç dakika sonra en sevdiği tatlılar getirilmişti. İlk arkasını döndüğünde kavga çıktığını sanıp korktuğu için kendine güldü. Jungkook sadece partiye geldiği için bunun kutlamaya değer olduğunu söylemiş ve geçiştirmişti. Birlikte oturup partiden bağımsız bir şekilde sadece tatlı yemişlerdi bir süre, sonra Jungkook tuvalete gidip geleceğini söyledi. Buraya kadar da her şey normaldi ama geri geldiğinde Taehyung'a dönüp bakmıyordu bile. Bu yüzden ofluyordu. Etraftaki insanlarla konuşuyor şakalaşıyor ama Taehyung'un sadece hâlâ orada olup olmadığını kontrol etmek için göz ucuyla bakıyordu bazen o kadar. Taehyung belli etmemeye çalışsa da kırılmıştı. Her şey çok güzeldi, sürpriz de çok hoştu ve şimdi ne olduğunu kavrayamıyordu. Birden böyle davranması saçmaydı. Botuyla sertçe masanın ayağına vurduğunda devrilen birkaç kadeh ile Jungkook sinirle ona doğru döndü. Taehyung ise sadece sarsıntıdan dolayı dans etmeye başlamış jöleleri izliyordu."Derdin ne senin?"
Duydukları üzerine Taehyung sinirle Jungkook'a baktı.
"Asıl senin derdin ne?"
"Benim bir derdim yok gördüğün gibi partinin tadını çıkarıyorum."
"İyi!"
Taehyung kollarını önünde kavuşturduğunda Jungkook derin bir nefes aldı.
"Çocuk gibi küsecek misin?"
Cevap alamadığında bıkkın bir şekilde etrafa göz gezdirdikten sonra tekrar Taehyung'a baktı.
"Ne istiyorsun?"
Taehyung omuz silktiğinde Jungkook yeterince buna katlandığını düşürüyordu. Sertçe Taehyung'un çenesini kavrayıp kafasını kaldırmasını sağladığında hissettiği yumuşak ten ve ürkmüş bakışlar yüzünden istemsizce elini gevşetti.
"Taehyung ne istediğini söylersen sana yardımcı olabilirim."
"Birlikte tatlı yemeye devam edeceğimizi söylemiştin."
"Ama bu tatlılar senin için."
"Ben seninle paylaşmayı seviyorum, hem zaten tuvalete gidene kadar sen birlikte yedik şimdi ne değişti?"
Jungkook pişmanlıkla elini çekmiş ve Taehyung'un çatalını alıp pastadan hızlıca biraz yemişti.
"Birlikte yemek öyle olmuyor."
Jungkook bunun üzerine gülmüş ve birkaç çatal da Taehyung'a pasta yedirmişti.
"Ben bir an unutmuşum, biraz gerildim o yüzden geldiğimde istemeden tersledim."
"Çiş yaparken mi gerildin?"
"Bazen ne kadar gerici olduğuna inanamazsın."
İkisi de güldüğünde Taehyung memnuniyetle yerinde kıpırdandı. Bir an tüm gecenin kötü geçeceği düşüncesine kapılmıştı. Jungkook'a doğru kaydığında koltukta Jungkook hafifçe geri çekildi.
"Dokunmak için bana can atıyordun şimdi niye kaçıyorsun?"
"Bence başka bir zaman böyle yakın oturalım, şimdi değil."
Taehyung göz devirdi. Jungkook'un saçma sapan davranışları bazen onu boğmak istemesine sebep oluyordu.
"Ben gidiyorum artık."
Taehyung ayağa kalktığında Jungkook'un sadece kafa sallamasıyla Taehyung hızlıca çıkışa doğru ilerledi. Hani tüm gece kalmasını istiyordu? Hepsi yalan mıydı yani? Evden çıktıktan sonra yere sinirle daha sert basmaya başlamış ve Jungkook'un bahçesindeki tüm çimleri ezme isteğiyle bahçenin çıkışına ulaşmıştı. Taksi çağırdıktan sonra arkasını dönüp baktığında üst pencereden onu izleyen Jungkook'u gördü. Kendisi gittikten sonra partilemeye devam etmek yerine partiyi terk etmesi hoşuna gitti, gülümseyerek el salladı ve karşılığında bir gülümseme ve el sallaması aldığında gülümsemesi genişledi. Jungkook gerçekten çok dengesizdi ama Taehyung buna alışabileceğini düşündü, o da öyle biriydi işte bir şey olmazdı. Taehyung böyle düşünüyordu. Taksi gelene kadar birbirlerine gülümseyerek el sallamaya devam etmişlerdi, Taehyung taksinin kornasıyla irkilip taksiye binmeden önce son bir kez Jungkook'a el sallamıştı. Taehyung araç hareket ettiğinde hafifçe arkasını döndü ve el sallamaya devam ederken Jungkook'un da hâlâ el salladığını gördü, Jungkook gözden kaybolana kadar istemsizce el salladı. Gülümseyerek önüne döndüğünde dikiz aynasından taksici ile göz göze geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pray4me
Fanfiction"Tıpkı olduğumu düşündüğün çocuk gibi parmağımı emiyorum, yanıldığın nokta seçtiğim parmağın baş parmağım olmaması."