Taehyung oflayarak birkaç kıyafeti daha kenara ittirdi. Jeonların dolabından dar bir iki parça bulsa giyip eve gidecekti ama aradığı gibi hiçbir şey bulamıyordu."Akşam yemeği hazır- Taehyung?"
"Efendim?"
"Buranın hali ne?"
"Sonra toplayacağım, akşam yemeğine kalmayacağım eve uğramam gerek."
Taehyung dolabın kapağını kapatıp diğer dolaba doğru ilerledi ve bu sefer onun kapağını açıp karıştırmaya başladı, zamanı zaten kısıtlıydı ve seçici olmamasına rağmen düzgün bir şey bulamıyordu.
"Eve uğraman falan gerekmiyor."
"Annemi özledim."
"Yemeğe onu da davet edebiliriz."
Taehyung bu fikri duyduğunda dolabın kapağını kapattı ve elini beline yaslayıp bir süre düşündü.
"Olabilir ama giyecek bir şey yok ne yapacağım ben böyle?"
"Hallederiz bebeğim, sen beğen bir saate hepsini almış olurum. Jeongguk da yemeği kendi hazırlasın bir kısmına yardım ettim zaten."
"Tamamm ama seçemem ki ben kararsız bir insanım, sen seç."
Jungkook kafasıyla onaylayp gittiğinde Taehyung telefonunu eline alıp yatağa uzandı, aklına gelen soruyla hızlıca ayağa kalkıp yatak odasından çıktı ve merdivenleri ikişer ikişer indi mutfağa girip tezgahın üzerine yerleştikten sonra Jeongguk'un tüm ilgisini kazanmasıyla konuşmadan önce gülümsedi.
"Aynı yatakta mı uyuyorsunuz?"
"Ne?"
"Odada bir yatak var."
"Odalarımız farklı, o oda biraz eğlence içindi işte. Büyük bir yatak ve havuz falan ama artık orayı kullanacağız."
"Eğlence için derken?"
"İçimizden biri biriyle-"
"Sormadım say."
"Dün deneyimli olmamız hoşuna gidiyor gibiydi."
Taehyung göz devirdi ve bacak bacak üzerine attı. Ağzındaki sakızı şişirip patlatmakla bir süre oyalandıktan sonra tezgahta biraz daha geriye kayıp duvara yaslandı.
"Sorun değil, benim de deneyimim var sonuçta. Olmasa da sorun etmezdim de öyle bir odayı kullanacak olmamız garip sadece."
"Evdeki en büyük odalardan biri ve hizmetçilere yasaklı olan katta ama istersen odayı yenileyebiliriz."
"Siz istemiyorsanız bir anlamı yok."
"Belki de geçmişi o kadar önemsemediğimiz içindir."
Taehyung aldığı cevapla sustu ve Jeongguk'un daha yumuşak olan ikiz olduğu düşüncesinden vazgeçti. Bazen ikisi de aynı derecede kırıcı ve soğuk oluyordu. Bir süre ayaklarını tezgahtan salladıktan sonra diliyle dudaklarını ıslattı ve Jungkook'un bir an önce gelmesi için içinden dua etmeye başladı. Birkaç soru sorar sonra da yemek hazırlamasına yardım eder diye düşünmüştü ama ortamın tadı kaçmıştı.
"Sert çıkıştığım için özür dilerim."
"Boş ver, geçmişte kaldı."
"Gönderme de yapıyoruz bakıyorum."
"Sus yemek yap."
"Emir almayı sevmiyorum."
"Boş ver, geçmişte kaldı. Önemseme. Tamam mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pray4me
Fanfiction"Tıpkı olduğumu düşündüğün çocuk gibi parmağımı emiyorum, yanıldığın nokta seçtiğim parmağın baş parmağım olmaması."