Saçımı yapan adamla sohbet ederek 1 saatte takma saçları çıkarmıştı. Buğra ise deri koltuğa yayılmışsın izliyordu arada telefonunu çıkarıyordu. "Asel!" kapıdan gelen kalın sesle şokla arkamı döndüm.
Kayra ve arkasında 5 kişi daha! Psikopat olmalılardı. Kayra benim öz abimdi. Buğra gülerek ayağa kalktı. Ben kasada hemen işimi bitirmek isterken. Hepsi içeri girdi. "Abi çıkın dışarı!" dedim sinirle. "Bende çıkacaktım komikmiş yavrum" sinirden kafayı yiyecektim.
Kasadaki adam "hepsi abinmi?" diye sordu. Göz devirdim. "Maalesef benim işim bittimi yoksa burada kaos çıkacak" başını salladı. "Bitti" kartı çantama koydum ve diğerlerine bakmadan hızlıca çıktım. Arkamdan gelen 7 kişi benden suçsuz yere hesap bekliyormuş gibi etrafımı sardı.
"Ne?" dedim. Buğra'ya baktım. "Senin yüzünden değilmi sen çağırdın" başını salladı. "Ee güzelim bana adama birşey yapma dedin bende kayraları çağırdım kötümü ettim" duygu sömürüsü yapıp ağlarsam bence direkt yalıya gidebiliriz.
Kötü şeyler düşün asel. Sol gözümden bir damla yaş geldi. Evet! Başardım. Buğra kendine çekip sarıldı. "Özür dilerim" buğranın kolları arasından alıp Kayra sarıldı. "Lan o bizimde kardeşimiz" diyip. Sarı kafa poyraz aldı kolları arasına. "Ver ver bende sıra" deyip. Oğuz kolları arasına aldı. Nefes alamıyorum sertçe koluna vurdum ve geri çekildim.
"Kaslı herif gevur öldürür gibi ne sıkıyorsun!" derken. Omuzlarımdan tutup doruk kendine çekti. Yalı buraya çok uzak değildi. Koşabilirdim! Diğerleride sarılmadn doruktan ayrıldığım an aralarından sıyrılacaktımki Can nasıl olduysa beni omzuna aldı. "Nereye" dedi. Herkes kısık sesle kahkaha atarken benim beynime kan gidiyordu. Gerçek anlamda kan gidiyordu!
"Aa şu nehir mi?" deyince beni bırakıp kendine çekidüzen verirken koşmaya başladım. Allah ne verdiyse basıyordum. Arkama bakacakken birine çarptım. Ve çarptığım tarık'a bakıyordum. "YA YETER BIKTIM SİZDEN HEPİNİZDEN NEFRET EDİYORUM!" diye bağırdım.
Sinirden akan gözyaşlarım durmuyordu. Ama haklıydım 34 kişi gelmiş etrafımda sinek bile uçurmuyorken onların etrafındaki insanlar sayılamazdı! Adil değil. Dizlerimi kendime çekip kafamı kapattım. Adım seslerini duyduğumda geldiklerini fark ettim.
Büyük bir el saçımı okşadı. Sinirle elini ittirip ayağa kalktım ve yaklaştığım yalıya girdim. Oyun oynayanlar direkt bana döndü. Aldırmadan odama çıktım ama lanet olası yalı kurallarında kapı kilitlemek yasaktı. Yok ben gerçekten kafayı yiyeceğim.
Kendimi yatağa yüzüstü bırakıp başımı yastığa gömdüm. Kapı açıldı. "Hiçbirinizi istemiyorum git!" dedim bağırarak. Kapı kapanmadı. "İstemiyorum dedi- dede? Özür dilerim ben çocuklar sanmıştım" diyip hemen doğruldum ve başımı eydim.
"Kim senin ağlamana neden oldu güzel kızım" dedi dedem. Ekledi. "Gel göster onları bana" sırtımı sıvazladı. Küçük adımlarla aşağıya indim. 7 kişi oturmuş sohbet ediyordu. "Asel'in söyledikleri ayağa kalksın!" dedi dedem. "Say kızım" dedi.
"Buğra, Kayra, oğuz, can, doruk, poyraz, tarık" tek tek ayağa kalktılar. "Siz yedi kişi asele gidip sevdiği şeyleri alıyorsunuz" deyince gülümsedim. Hepsi dışarıya çıktı. Gülümseyip dedeme teşekkür ettikten sonra odama çıktım.
Telefonuma bildirim geldi. Poyrazdandı.
Sarı kafa
Lan baş belası ne istiyon.
Kitap alın bana
√√Onlar kitap alırken bende kitaplığımda yer açayim. Odamdaki kapıdan kocaman odaya giriş yaptım. Burayı sadece kitap okumak için kullanıyordum. 4 bir yanı kitaplıktan oluşuyordu. Ne zaman üzülsem veya sıkılsam buraya girerim.
Yarım saattir bekliyorum. Yatakta oturmuş telefona bakıyordum. Odamın kapısı sertçe açıldı. Oğuz'un elinde iki orta boyda koli vardı. Arkadakiler ölü gibiydi. Herkes odama girip yere yığıldı. Umursamadan Oğuz'un getirdiği kolileri açtım.
Ağzına kadar kitap doluydu! Bugün en mutlu günüm sanırım. "Sağolun canım abilerim" diyip hepsini tek tek öptüm. Hala yerde yatıyorlardı. Gülerek koridora çıkıp aşağıya seslendim. "Hatice abla benim odama 7 şişe şu getirir misin" hatice abla yukarı baktı. "Getiriyorum" dedi bende içeri girdim. Yere yığılan şahıslara baktım.
"Sularınuz geliyor" herkez sinirle nefes verirken ben kitaplarımı kolilerd2n çıkartıyordum. Hatice abla elinde poşetle 7 soğuk su getirmişti. Poşeti elinden aldım. "Sağol abla" dedikten sonra çıktı. Sulatı tek tek alıp herkezin karnına koydum.
Kuraklık bir alanda kıtlık yaşıyormuşuz gibi suları teklediler. "Kendinize geldiğinize göre kitap çizelim" dedim neşeyle herkez ofladı. Ben kitap odasıns geötim ve diğerleri arkamdan geldi.
