"Hyunjin ben çıkıyorum,Minho'ya gideceğim,sapıtma."
Ayaklanıp çıkışa yönelen arkadaşıma başını oynatarak yanıtladım,üzerimdeki mini kırmızı elbisem ve enselerimi kapatan düz kahverengi saçlarım ile mükemmel göründüğüme emindim.
Oturduğum tabureden kalkıp bir süredir bakıştığımız çocuğun yanındaki boşluğa oturdum,amacım becerilmek değil,tanışmaktı.
Yanına oturduğumda beni kaçıncı kez süzdüğünü sayamamıştım,benim bundan kesinlikle rahatsız olmam ve bana bakan gözlerini oymam gerekiyordu fakat ben bundan ilk defa rahatsız olmamıştım.Çünkü bende onu çok kez süzmüştüm.
Baştan aşağı simsiyahtı,saçları,gömleği,pantolonu,ayakkabıları sadece siyahtı.
Hafifçe araladığı bacakları,kollarına kadar sıyırdığı ve kolundaki damarlarını açık bıraktığı gömleği ile,son derece ateşli görünüyordu.
"Hey,tanışmaya ne dersin?" diye yüksek sesimle sordum,kendimi bile zar zor duyuyordum.
Anlamadığını belirten bakışları ile hafifçe üzerime eğildi ve normal ses tonu ile konuştu:
"Şimdi söyle küçük."
Sesinin kalınlığı ile seslice yutkundum,Tanrım bu adamın kusuru yoktu!Sesi bile dehşet güzel ve etkileyiciydi!
"Tanışmak ister misin diye sormuştum."
Anladığını belirtircesine mırıldanıp kalp dudaklarını araladı:
"Olur tanışalım,Lee Felix. 27 yaşındayım."
"Hwang Hyunjin,19 yaşındayım."
"Numaranı vermek ister misin Hyunjin?"
"Olur..."
Birbirimize numaralarımızıda verdiğimizde ne kadar hızlı ilerlediğimizin farkında değildim,ama umursamıyordum işte.Ondan ciddi anlamda etkilenmiştim.
"Sana evine kadar eşlik etmemi ister misin küçük?"
"Zıt yönlerde değilsek olabilir" dedim ve yerimde dikleşip ayaklandım,o da yaptığımı tekrarlayıp ayağa kalktı.
Çıktığımızda Felix elini belime sardı ve beni -tahminimce- arabasına yönlendirdi.
Arabaya bindiğimizde yönü ona tarif ettim,geldiğimizde ona döndüm.
"Teşekkür niyetine bi kahve içmeye ne dersin?"
"Pekala derim."
Arabadan inip yedek anahtarın olduğu saksıya yöneldim ve anahtarı alıp doğruldum.Evet yedek anahtarım saksının içerisindeydi!
Sadece bugünlük...
Kapıyı açıp geri çekildim ve onu içeri davet ettim,yavaş adımlar ile içeri girdi.
Bende içeriye geçip Amerikan tarzı mutfağıma girdim,o oturma odasındaydı ve böylece onu görebiliyordum.
Kısa sürede kahveleri hazırlayıp yanına geçtim.Beni tekrar süzdüğünde ise önüne kahvesini koydum.
Bir süre birbirimizi tanımak amacıyla sohbet ettik,kahveler bitince ise Felix ayaklandı.
"Ben artık gideyim,başka zamanda benim evime beklerim."
"Pekala,görüşmek üzere."
Kapıya geldiğinde arkasını döndü ve tekrar konuştu:
"Kırmızı,kesinlikle senin rengin küçük." dedi ve gitti.
Arabasına binip gitmesini izledim.Tanrım,bu neydi şimdi?
Kapıyı yavaşça kapattım ve çok fazla takmamaya karar verip banyoya gidip kısa bir duş aldım...
☆
~22.11.2023~
end of chapter
●
●
●Eveet yeni fiic!!
Ay bu fic çok güzel olacak gibi hissediyoruumm.
Bu hikayenin bölümleri 5 August'un bölümlerinden daha uzun olacak,emin olabilirsiniiz,
Sonraki bölümde görüşürüüz!!
Öpücük💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I see red | hyunlix
Fanfiction"Kırmızı,kesinlikle senin rengin küçük." -Semelix! Semelix #1 ~05.01.2024~ Semelix #1 ~16.01.2024~