BÖLÜM 1: Anlaşma

2.2K 51 5
                                    

Kalbim Katran Karası

1.Bölüm

Aşk, bozuk düzeni yenilemek gibiydi. Bazı şeylerden vazgeçilir, sonunda da mutlu olunurdu...

Baran sekreteri tarafından önüne bırakılan dosyaları tüm dikkatiyle inceliyordu. Küçük bir yanlışta oluşabilecek tüm aksaklıkları hayal edebiliyorken bunun önüne en iyi şekilde geçmeyi başarıyordu. Dosyanın bir sayfasını daha çevirdiğinde masanın üzerinde duran telefonu titremeye başladı. Baran, buna başta kulak asmadı çünkü ilgilenmesi gereken çok önemli bir ihale dosyası vardı.

Telefon tekrar uzun bir süre titremeye başladığında elindeki dosyayı masaya bırakıp telefonun ekranını kendine doğru çevirdi. Evlatlık alındığı günden beri yakınlık kurduğu kuzeni arıyordu. Telefon kapanmak üzereyken telefonun yeşil tuşuna basıp, kulağına götürdü. "Baran." Karşıdan gelen telaşlı sesle kaşları çatıldı. "Faruk, bir sorun mu var?" Faruk'un aldığı derin nefesle, Baran sanki nefessiz kalmıştı. İçinde olan kötü his canını yakmaya başlamıştı.

"Var," dedi Faruk. Sorunun olduğunu telefonu açtığı an anlamıştı Baran. "Ne oldu?" dedi. Merak dört bir yanını sarmıştı. "Babam, Derya'yı evlendirmek istiyor." Duyduğu isimle oturduğu yerden hızla kalktı Baran. Sevdiği kadının içinde olduğu durum canını daha çok yakmıştı. "Ne diyorsun lan sen?" diye gürledi. Olduğu yer, konum onun için şu an önemli değildi. Önemli olan tek şey Derya idi. Sevdiği ve kalbine asla sahip olamadığı kadındı.

"Derya," diye acıyla konuştu Baran. "İstiyor mu?" İstiyor olduğunu duymak onu yıkacaktı, darmadağın edecekti ama sormak zorundaydı. "Hayır," dedi Faruk. "Kendinden 15 yaş büyük bir adamı istemiyor ve bu evlilikten de haberi yok."

"Nasıl evlendirilecek lan o zaman?" diye dişlerinin arasında hırladı Baran. Sevdiği kadın, zorla mı evlendirilecekti? Onun rızası alınmadan, gönlü olmadan. "Babam ve annem konuşurken duydum lan benim de haberim yoktu." Faruk'un sinirle söylediği sözler, Baran'ın içinde yanan ateşi daha çok harlamıştı. "Buna müsaade etmeyeceğim Faruk. Buna kim müsaade ederse de ezer geçerim." deyip telefonu yüzüne kapattı.

İçinde olan yakıcı his ayakta durmasına, oturması, nefes almasına bile izin vermiyordu. O evlatlık alındığı gün görmüştü Derya'yı. Dağınık saçlı, güzel kızdı ama güzelliğinden önce gelen bir özelliği vardı Derya'nın. Merhametli olan kalbi, ruhu onu sevmesi için en güzel sebepti. Baran, Derya'dan büyüktü ama Derya'nın kalbi herkesten daha büyüktü.

Baran, o gün ilk defa bir kızın saçını örmüştü. Sevdiği kızın dağınık saçlarını onu evlatlık alan Semra annesinden öğrendiği gibi örmüştü. Belki biraz eğik olmuştu ama Derya'nın gözünde gördüğü o sevinç parıltıları, attığı sevinç çığlığı tüm eğrilikleri, yanlışları alıp götürmüştü.

Yanlışlar gitmiş yerini doğrulara bırakmıştı.

Baran daldığı düşüncelerden dudağında beliren kırgın bir tebessümle ayrıldı. Askılıktan takımının siyah ceketini alıp odasından ayrıldı. Sekreterinin ayağa kalkmasıyla onu eliyle durdurdu. "Bu hafta olan tüm toplantıları ertele." deyip daha fazla vakit kaybetmeden şirketin asansörüne doğru adımladı. Asansör kapılarının açılmasıyla içeride kimin olup olmadığına bakmadan bindi. Asansör düğmelerinden '-1' düğmesine basacakken elinin üstüne değen elle düğmeye basıp elini ojeli tırnaklardan kurtardı.

"Baran, ne bu acele?" Kulağına gelen kadın sesiyle sağ tarafına döndü. "İşim var." dedi. Karşısında olan sarı saçlı çalışanını umursamadan önüne döndü. Üniversite yıllarında birlikte okuduğu ve yıllar önce iletişimi kestiği arkadaşıydı. "Ve bana ismimle hitap etme." dedi keskin çıkan sesiyle.

KALBİM KATRAN KARASI (anlaşmalı evlilik) düzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin