baby face // hoonki

18: mutlu yillar bal

"Neden titriyorsun Riki, salak mısın!"

"Sen sus köpek! Sana uyanda zaten kabahat. Doğum günü sürprizi için ne diye kötü davrandım ki zaten hayatımın anlamına?" Sonurtup elindeki pastaya mumları düzerken sitemle konuşmuştu kafasının üstündeku Jake'e.

"Uymasaydın, bana ne?" Jake parmağını pastanın kremine sürüp yalarken omuz silkip, umursamadığı güzelce belli etmişti.

"Ya Sunoo, alsana bunu başımdan! Katil olacağım yoksa."

"Jake, delirtmesene şunu." Sunoo arkadaşının omzuna vurmuş ve diğerini rahat bırakmasını falan söylemişti.

"Heeseung ne diyor?"

"Hiç, evde oturup boş boş yeri izlediğini söyledi. Kötü hissediyor yani anlayacağın."

"Ben benim aklıma sıçayım." Riki ağlıyormuş gibi sesler çıkarırken artık Sunghoon'un evine vardıklarını fark etmişti.

"Heeseung'a kapıyı sessizce açmasını söyle, şaşırsın istiyorum." Heyecanla konuşup bir kaç derin nefes almış ve Heeseung'ı beklemeye başlamıştı.

"Görmemişin sevgilisi olmuş.." Jake göz devirerek mırıldanınca, Riki'nin ellerinin dolu olmasına rağmen dirseğiyle onun karnına vurmuştu.

"Dedim, bir kaç dakikaya geleceğini söyledi."

"Of çok gerginim." Riki destek almak istermiş gibi Sunoo'ya dönünce sarı saçlısı omuz silkmişti.

"Beter ol. Sana bunun iyi bir fikir olmadığını söylemiştim." Riki göz devirip ona cevap verecekti ki açılan kapıyla içeri bakmış ve Heeseung'ı görmüştü.

"Rahat olun. Sunghoon transa geçmiş gibi zaten top patlasa fark etmez."

"Kıyamam." Riki'nin gülümsemesiyle göz deviren Heeseung olmuştu bu kez. Hatta sadece göz devirmekle kalmamış, onun ensesine vurmuştu.

"Aptal! Böyle sürpriz mi olur?"

"Ya bana ne? Hepsi Jake'in fikriydi." Heeseung'ın kızgın bakışlarının hedefi bu kez Jake olurken, Riki orada daha fazla kalmaya dayanamamış ve salona gitmişti. Koltukta oturup duvarı izleyen sevgilisini görünce kendine engel olamadan dudakları büzülmüştü. Orospu çocuğu Jake!

Sessiz adımlarla ona yaklaşıp, önüne geçerek pastayı masanın üzerine bırakınca sonunda Sunghoon'un dikkatini çekmeyi başarmıştı.

"Riki?" Riki bir şey demeden ona sarılmış ve kafasını boynuna gömüp boğuk sesiyle hızlı hızlı açıklamıştı her şeyi.

"Balım, ben aslında hiç küsmedim ki sana! Kızmadım da. Doğum günü sürprizi için öyle yaptım. Hepsi Jake'in fikriydi, yemin ederim! Yoksa ben asla öyle aptal bir şey yapmam ki! Kıyamam sana. Çok özür dilerim! Seni çok seviyorum. Doğum günün kutlu olsun. İyi ki benim balımsın. Çok üzgünüm, gerçekten."

"Shh.." Sunghoon bir eliyle onun omzunu sarmışken diğeriyle de saçını karıştırmış, kendinden uzaklaştırmıştı.

"Yaptığın çok aptalcaydı, evet. Bir daha yaparsan seni mahvederim, tamam. Ama iyiyim şimdi, teşekkür ederim." Gülümseyip ördek dudaklara yapışınca diğeri de karşılık vermişti. Böylece aşk dolu bir öpüşme başlatmışlardı.

"Seni çok seviyorum, Sunghoon."

"Ben de seni çok seviyorum, aptal ördek." Onun burnuna minik bir öpücük kondurmuştu diğerleri tarafından bölünmeden önce.

"Bunlar son zamanlarda daha fazla vıcıklaştı mı, yoksa bana mı öyle geliyor?"

"Jake, senin konuşma hakkın yok."

______________
mutlu yillar buz prensimiz🩵

bolumu atmayi unutmusum uzgunum. bir kac gun sonra -maalesef- riki'nin dogum gunu gelir