Pavyon Gülü

pavyon

HELE NİNNO OLASAN ALLAHINDAN BULASANA ...

Ağır alkol ve barut kokusu

AHLARIM BEDDUA DEĞİL ANLAŞILABİLMEK İÇİN

Ter kokusu sigara dumanları

HERKES SEVEMEZ YAVRUM KIYMET BİLEMEZ YAVRUM

Yere dökülmüş konfeti ve ayak altında ezilen mezeler

Duvarları ve koltukları deri kaplama olan , goldun bolca bulunduğu, büyük bir masa ve koca koltuklardan oluşan odada tekli ve dönen sandalyeyi bulup anında oturmustum. Teke abi bizi kapıda karşılamıştı Kerem abiyi kapıda tutup beni direkt arka kapıdan bu odaya sokmuştu. Büyük ihtimalle Kerem abiyle benim hakkımda konusucaktı. Nerde kalıcağımı onun evinde kalmamın doğru olup olmadığını. Adam pavyon işletiyor bana ahlak bekçiliği yapıcak değildi tabiki ama mahallede laf olur diye hiçbiri Kerem abide kalmamı istemiyordu büyük ihtimalle. Kerem abi ise böyle şeyleri hiç umursamayıp konusunu açanı da terslerdi " geri kafalı mısınız amına koyayım sıçarım şimdi sizin elaleminizede sizede" klasik kalıp cümlelerinden biriydi özellikle. Odayla bütün olan sadece açılınca duvardan farkı belli olan gizli kapının açılmasıyla kapıya baktım . Teke abi gelmişti.

Pala bıyıklı, hafif beyazlamıs ama hala gür ve kömür siyahı saçları, yüz Mete öteden sigara aromalı parfümü ( dalga geçmeyin ama cidden sigara aromalı geliyor bana ) uzun paltosu ve karşısındaki her adamı titreticek korkutucu bakışları. Beni hafif bir süzüp kapıyı yavaşça kapattı . Masasına oturup belindeki silahı çıkardı . Masaya bıraktı. Ben silaha silah bana baktı . Bakma bana öyle dalgın dalgın sende bana hastasın nenesi çılgın.

- Aç mısın yaptırayım mi sana bir şeyler

Sorma abi valla açım

- Yok abi sağol. Siz naptınız abi işler nasıl?

- Ayarında

Çok açıklayıcı oldu abi Allah r.o

Aramızdaki ölüm sessizliği ve benim dönen sandalyeyi sitresten 360 derece döndürmem dışında bir sıkıntı yoktu şuanlık . Sessizliği sandalyesinden kalkıp büyük koltuklardan birine oturup beni yanına çağırmasıyla bozdu .

- Gel otur yanıma yüzüme bak da konuşalım

- Konuşalım abi

Bir ayağını yan büküp oturduğu koltukta dibine kadar oturdum ki ondan korkuyorum sanmasın. Ne de olsa mahallede ve abilerimin gözünde bir karizmam vardı onu bu olaylardan sonra bozamazdım . Karizma dediğimde mahalledeki çocukların kafasında gazoz şişesi kırmak ama bu da bir icraat sonuçta.

- Ne yapmayı düşünüyorsun hayat amacın ne kızım senin . Oku dedik okumadın bütün meslekler sıkıcı cart curt bahanelerini yedik hadi her defasından seni babanın elinden zor aldık yine siktir olup onların yanına gittin şimdide Keremin yanına gitmişsin . Böyle bir olayda Kerem miydi gideceğin kişi . Ben varım Musa var yok mu sayıyorsun bizi sen ?

Çok sert ve kırıcı bir ses tonuyla konuşmuştu. Ama doğru söylüyordu . Benim hayat amacım neydi ne olmak istiyordum . Aile desen yok is desen yok para desen yok . Birde üstüne her seferinde benim yanımda olan Teke abiye hiç haber vermeyip Kerem abi ona söylemese uzun bir süre daha söylemeyecektim. Ama bunu onu yok saydığım için değil utandığım için. Her seferinde benim kişisel her sorunum için koşturup hatta bazen başlarına bela alıyorlardı . İnsanların benim için bu kadar uğraşması ve benim onlara bunun üzerine hiçbir karşılık veremem utandırıyordu beni . Ölümüne haksız olduğum konularda bile Sokrates savunması yapıp karışımdakini susturan ben şuan sadece dolu gözlerle Teke abiye bakıyordum . Sarılsa keşkede ayların yorgunluğunu ona sarılıp ağlayıp geçirsem . Ama sarılmadi üstüne daha da ekledi