●•
Uyandığımda beni kirli ve pislik içinde olan bir tavan karşıladı
Ne olduğunu anlamaya çalışırken karşımda duran sim siyah giyim li yüzünü maske ile kapatan bir adam vardı
Alaycı bir gülümseme duyduğumda yan tarafimda da bir adam vardı yüzlerini göremiyordum maske ile saklıyorlardı
İçlerinden biri; " Patronu çağırıp geleyim ben" karşımdaki adam ise cevap olarak; "tamam git çağır gel" demişti hala olayları kavrayamiyordum
Giden siyahlı adam ile biri gelmişti gelen adama anlamaz bakışlar atıyordum bir kaç dakika bakıştık ve daha sonra o adamı bir yerde görmüş gibi gözüm ısırıyordu
Bir dakika bu adam şu eve girecek iken önümü kesip kim olduğunu sorduğumda ise "olecegin gün illa tanisacigiz" vb. Şeyler saçmalayan adam değil miydi?
Konuşmak için ağzımı araladigimda dilimin kuruduğunda hissettim yutkunmakta zorluk çekiyordum bir anda konuşmaya başladı "oww prenses susadımı yoksa hı?" Evet anlamına getirmek için istemeyerek kafamı salladım tekrar konuşmaya başladı "Su getirsene, evet prenses beni hatırladın mı"
Suyu yudumlayıp konuşmaya başladım "Evet sen o adamsın yolumu kesen" "hafızan iyi ha, Acaba mamiciğin bu haberi duyunca ne yapacak hah" saçmaladığı için ufak bir şekilde göz devirdim ve konuşmaya başladım "Mami ne al-" sözümü kesti ve Alaycı bir şekilde "Sevgilin ile keşke daha fazla zaman gecirseydiniz şimdi konusamayacaksiniz sonuçta çünkü yaşamıyor olacaksın" Ne saçmalıyorsun bu salak "Ne saçmalıyorsun sen " "saçmalamak gerçekler bunlar tatlım"
Tekrar göz devirdim ve konuşmaya başladım "Aptal mısın sen oyun falan mı oynadığını sanıyorsun sen?" Pic smile atıp konuşmaya başladı "Ne oyunu bebeğim hah, Aklıma bir fikir geldi antlaşma yapacağız yani şart tarzı bir şey" "Ne antlaşması bu" diyip kaşlarımı kaldırdım "Ya benim olursun, ve ya ölürsün hangisi bebeğim" lan bu neyden bahsediyo daha tanımıyorum bile onu sinirle konuşmaya başladım "Ya sen wattpad kitabımı yazıyorsun Y/n döndüm burada saçmalık seni tanımıyorum bile "
Düşünür gibi yapıp tekrar konuşmaya başladı "Ahh haklısın sana kendimi tanitayim ben Barkın" "Barkın mı!? " gülümseyerek
"Evet " sakladığı yüzünü açtı "O biricik sevgilinin öldürmek istediği adamım tabii ben onu öldürmezsem" daha fazla sinirlenip "Şu kelimeyi kullanma artık o benim sevgilim falan değil saçma sapan konuşma onun sevgilisi buse ben değilim benle sadece gönül eğlendiriyor arada" son kelimelerde yüzüm asıldı
Konuşmaya başladı ; "Ne yani seni fahişe olarak mı kullaniyo"
Şaşırdım ve bağırdım "Lan sikik neyden bahsediyorsun sen ben fahise falan değilim!! " Barkın'ın üzerine çıktım ve yakasından tuttum belimden tuttu konuşmaya başladı "Sakin ol prenses sadece örnek olarak verdim bu kadar sinirlenme" dedi ve dudaklarını yukarı kaldırdı "Ahh başım " hafif telaşla konuştu "Prenses iyi misin" başımı tuttum etrafı göremiyordum rtrsf kararmaya başladığında ağzımdan tek bir kelime çıktı; "Başım dönüyor"
En son duyduğum şey Barkın'ın "Prenses" diye bagirmasiydi
Gözümü açtığımda şık ve güzel bir odadaydim başımda uyuya kalmış barkin'a baktım sanırım ondan etkilendim
kendi kendime(içimden); "Saçmala istersen elif nasıl yeni tanıştığın adama aşık olamazsın herhalde" her neyse Barkın'ın uyuyordu bari bende uyuyayım
•●
İyi akşamlar,günler,geceler günün hangi saatinde gördüyseniz artık ehe😅
