Sonunda sıcak evime geldiğimde, hemen ıslak kıyafetlerimden kurtulup, sıcak bir duşa girdim. Biraz oyalandıktan sonra çıktım ve üzerimi giyinip, saçlarımı kuruttum.
Ben eve gelene kadar çoktan akşam olmuştu. Zaten günün yorgunluğu ve sıcak duşun etkisi yüzünden uykum vardı. Yatağa yatıp gözlerimi kapattım. Fakat uyuyamıyordum. Çünkü aklıma sürekli o kız geliyordu. Yn, aklımda dolanıp duruyordu.
Düşünmekten uyuyamıyordum. Sonrasında aklıma şiirin bir kıtası daha gelmişti. Telefonuma uzandım ve ahşap, cilalı zeminden alıp, güç düğmesine bastım. Şifremi girip, notlar kısmına tıkladım.
“Sana gitme demeyeceğim,
Yine de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin.”Onu incitmek, isteyeceğim son şeydi. Daha onu tanımadan bu denli güçlü şeyler hissetmek, beni gerçekten çok korkutuyordu. Onu sevmek, ölüm gibi korkunç hissediyordu, fakat güzeldi. Aynı Lavinia çiçeğinin adının anlamı gibi. Ölüm çiçeği de derler fakat, çok güzel bir çiçekti.
Aynı o ve ona hissettiğim duygular gibiydi. Ah, takma adı Lavinia mı olsa? Evet, kesinlikle öyle olmalı.
••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Bu Lavinia çiçeği :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lavinia • JJK✔ [Short Story]
Fanfiction[Okuduktan sonra saçma geldi, göz kanaması için sorry :( ] "Sana gitme demeyeceğim, ama gitme Lavina. Adını gizleyeceğim, sende bilme Lavinia.." Ünlü şair Jeon Jungkook, asla gerçek aşkı bulamayan biriydi. Fakat, yağmurlu bir günde Otobüsü bekleyen...