Buraya bir şeyler baslamazsam taslakta olmazsa tekrar başladığımda hiçbir şey yazasım gelmiyor bende böyle bir ruh hastasıyım işte
Bu hikayeyi de bahsettim mi bilmiyorum 2 yıl önce mi ne yazın yazmaya başlamıştım yazın ben kuzenim ablam akşam yazlığın orada gezmeye gittik sonra baya yürüdük sitenin oralarda Geri dönerken bu salaklar mezarlığa soktu bizi.
Ben mezarlıklardan çok korkarım ve arkamdan bir şey geldi ödüm bokuma karıştı ama kediymis bu da böyle güzel bir anıdır. O an şey düşündüm bunu yazmalıyım bir şekilde falan aklıma Draco ve Harry geldi. Her yaz benim drarry sezonumdur. Drarry ficleri baştan okunur. Çünkü daha iyi bir işim yok
Bu kadardı içimi dökmeden rahatlayamıyorum....
°°°
Harry tüm hafta Lucius Malfoy'un ölümüyle ilgili araştırma yapmıştı ama net bir sonuç bulamamıştı.
"Bu size de garip gelmiyor mu?" diyerek Hermione ve Ron'a döndü. "Bu adam bir anda öldü ve hiçbir nedeni yok. Lucius Malfoy öldü."
"Garip olan ne?" dedi Ron anlamayarak.
"Kimse konuşmadı kimse bu adamın öldüğünün haberini bile yapmadı. Sizce de tuhaf değil mi? Bu adam bir anda ortadan kayboldu mu yani?"
"Harry abartıyorsun." Bu sefer konuşan Hermione'ydi. "Kimsenin haberi olmamasının nedeni kimse tarafından sevilmemesi savaştan sonra biliyorsun ki insanlar Malfoy'ları görmek istemedi. Gözlerden uzak yaşıyorlardı."
"Hadi ama ne olursa olsun onlar Malfoy. Elbette ki haber değeri vardı."
Ron olayla ilgilenmeyerek kahvesini içmeye devam etti. "Harry yine Harry'lik yapıyor."
"Bekle az önce ismimi fiil olarak mı kullandın sen?"
Hermione daha yapıcı şekilde konuşmaya çalıştı. "Harry olaylar karşısında aşırı şüpheci yaklaşıyorsun. Belki de bir nedeni yoktur. Belki de sadece öyle olmuştur."
"Ve şüphelenip haklı çıkmadığım bir konu olmadı Hermione."
Harry saatine baktı. Ben çıkıyorum size iyi günler araştırmam gereken yeni bir gizem var. Kapıyı çarpıp gittiğinde Ron arkasından söylendi.
"Bu çocuk asla akıllanmayacak."
°°°
Harry Malfoy'ların komşularıyla konuşup bir şeyler öğrenmeye çalıştıktan sonra kendini tekrar mezarlıkta buldu.
Çünkü sonuç hüsrandı. Kimse Malfoy'lar hakkında bir şey bilmiyordu. Sadece Narcissa'nın kibar bir kadın olduğundan bahsetmişlerdi. Draco Malfoy sabahın erken saati evden çıkıyordu ve gece geç saatte geri dönüyordu. Onun hakkında hiçbir şey bilmediklerini söylediler.
Ve Lucius Malfoy kimse ondan hazetmezdi ama saygı duyulan biriydi hastalığı kötü gittiğinden beri eve kapanmıştı nasıl öldüğünü kimse bilmiyordu.
Mezarlıkta el fenerini yakıp yürürken kendi kendine konuşmaya başladı. "Nefret ediyorum, nefret ediyorum burada olmaktan nefret ediyorum."
Sonunda Lucius Malfoy'un mezarını bulduğunda rahat bir nefes verdi ve kontrol etmeye başladı.
Belki ziyarete gelen birinden bir iz bulabilirim diye düşündü. Mezarının üstüne baktı. Bir yüzük dikkatini çekti.
Malfoy ailesinin yadigarı olmalı.
Yüzüğü eline alıp incelediğinde arkasında bir ürperti hissetti. Ve korkuyla gözlerini kapattı. Kendini sakinleştirmeye çalıştı.
"Tamam Harry tamam sadece kedidir sakin ol."
"Bu sefer kedi değil Potter."
Harry hem biraz rahatlamış hemde hâlâ Draco'nun tepkisi yüzünden korkarak arkasını döndü.
"Hey Malfoy? Yine karşılaştık bakıyorum. Bu ara fazla görüşüyoruz. Samimi mi olmaya başladık?"
"Kes sesini. Burada ne işin var?"
"Ben, Ron ve Hermione yine gezintiye çıkmıştık bilirsin akşam sporu."
"Sorgu mu? Sadece sohbet ediyorduk insanlar bu dönemde her şeyi yanlış anlıyor. Ayrıca Monica Hanım'ın keki de çok güzeldi. Komşularını bir ara ziyaret etmelisin."
Draco'nun bıkkınla baktığını görünce Harry biraz daha inandırıcı tonda konuşmaya başladı. "Kötü niyetim yok tamam mı? Babanın ölümü şüpheli gözüküyor ben sadece yardım etmeye çalışıyordum."
"Senden yardım isteyen olmadı Potter. Her konuya atlayıp kahramanlık taslamayı sevdiğini biliyorum ama bu sefer uzak dur."
Harry, Lucius Malfoy'un mezarının üstünden aldığı yüzü Draco'nun avucuna bıraktı.
"Bu yüzük sıradan gözükmüyor değil mi? Sanki büyülü gibi."
Draco yüzüğü hızla cebine koyarken cevap verdi. "Sadece önemli bir aile yadigarı. Burada unutmuşum."
"Burada unutmuşsun değil sanki burada bilerek özenle bırakmışsın gibi. Bulmak için bir çaba sarfetmedim bile.
Herneyse dedi Draco geriye doğru yürüyüp gitmeye hazırlanırken. "Bu kendine uğraşacak bela bulma durumunun ne kadar hastalıklı olduğunun farkındasındır umarım. Senin için söylüyorum boşa umutlanmanı istemediğim için."
Harry hafifçe güldü. "Neden boşuna umutlanacakmışım."
Draco arkasını dönüp uzaklaşmaya devam etti. "Hiçbir şey bulamayacağın için."
"Belki de sen bulmamı istemiyorsundur. Lucius Malfoy gerçekten ölmediği için."
°°°
Konu bitmedi farkındayım 3.bolumu yazcam az önce 2. Bölümü istek olmazsa yazmam diyen ben ama napıyım aklıma fikir geldi aslında kısa oldu bu bölüm uzatıp yazabilirdim daha ama dizilerin sezon sonu finali gibi burada birakmak istedim Hadi yine iyisin Luci
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yarın kimse bana sweatini vermicek çok mutsuzum i still remember 3rd of December🥺🥺🥺
