Sivil savaşlarının tehlikesinden korunmak için en mantıklı fikir Genç Düşes Satine'in Kalevela'dan ayrılmasıydı. Ancak Tor Vizsla'nın neredeyse herkes tarafından uygulanan manifestosu bunu engelliyordu. Yani Satine hasımlarıyla saklanbaç oynamak zorundaydı.
.Qui-gon, Obi-wan ve Satine koşarak yarımada gibi bir yere vardılar ama etrafta deniz yoktu. Çok derin olmayan bir vadi ve tamamen kayadan oluşmuş kıvrımlı sıradağlar vardı. Etraftaki her şey cilalanmış ve pürüzsüzleşmiş gri kayalarla doluydu.
Usta, kapana kısıldık!, dedi Obi-wan endişeyle.
Death Watch askerlerinden kaçıyorlardı sabahtan beri. Uzun süredir onlardan kaçıyorlardı. Beş on kişi olsalar savaşırlardı. Ne yazık ki çok fazlaydılar.
Ama bu bizim için avantaj, dedi Qui-gon, Daha önce buraya gelmiştim. Bu kayalar primotyum içeriyor. Çıplak tenle dokunulursa zehir etkisi yapar.
Bunun avantaj olan yanı ne?, diye sordu sitemle Obi-wan.
Arkadan askerlerin bağırış çağırış sesleri gelmeye başladı. Hangi akla hizmet barışı savunan birini hedef aldılarsa?
Çabuk!, dedi Qui-gon ve Obi-wan'ın bileğini tutarak aşağı atladı. Obi-wan ustasının peşisıra ilerlemeden önce Satine'in elinden tuttu. Satine gelenlere odaklanmıştı halbuki. Bu yüzden hazırlıksız yakalandı ve başaşağı düşmeye başladı.
Vadi yamacı kaydırak gibiydi. Büyük ihtimalle eski bir akarsu vadiyi 'v' şeklinde aşındırmıştı ve sonra kuruyup gitmişti.
Qui-gon dibe yaklaştığında kaydığı yere basarak karşı yamaca sıçradı. Vadinin diğer yamacı biraz değişikti. Sanki düzmdüz yamaçtan kayalar fışkırmış, cilalanmış ve pürüzsüzleştirilmiş gibiydi. Böylece kolaylıkla üstüne çıkabilecek basamaklar oluşmuştu.
Qui-gon sağ salim kaymıştı. Ancak eğitim almayan üstelik gafil avlanan Satine Obi-wan'ın da dengesini bozmuştu. Sarmaş dolaş vadi tabanına yapıştılar. Doğal olarak ilk Obi-wan kalktı. Satine'e kalkması için elini uzattı ama Satine kendi başına kalktı. Obi-wan omuz silkti. Ustasının ve Satine'in ardından tırmanmaya koyuldu.
Satine ofladı. Rahatça yirmi metre zıplayan Jedilar için tırmanmak kolaydı. Ama Satine o kadar yükseğe zıplayamıyordu. Üstelik kayalar dümdüzdü. Eli kaysa başladığı yere dönerdi. Üstelik bir sonraki kayaya tutunmaya boyu yetmedi. Yamaç fazla eğimliydi bu yüzden yamaca basarak çıkamazdı. Qui-gon'a bağırmayı düşündü ama Jedi ustası keçi gibi tırmanarak yukarıda bir yerde kaybolmuştu. İş başa düşmüştü.
Önce eğildi, sonra zıpladı. Kayaya tutunabilecek kadar yükselemedi. Aynı şeyi tekrar denedi. Yine yetişemedi. Son olarak bacaklarını bükebildiği kadar büküp zıpladı. Yine ulaşamamıştı. İnatçı bir şekilde kollarını kenetledi ve aksi aksi konuştu:
Tırmanmıyorum işte. Biri beni taşısın.
Kendisi istemiş olduğu halde ayakları yerden kesilince şaşkına döndü. Belini kavrayan ellere vurarak debelenmeye ve huysuzlanmaya başladı.
İndir beni Jedi bozuntusu!
Siz taşımamı istemiştiniz hanımefendi, dedi Obi-wan gülerek. Bunun üzerine Satine "Challange Accepted" bakışı attı. Önce Obi-wan'ın karnına, sonra da yüzğne basarak kayaya ulaştı. Tırmandıktan sonra elini uzatmak için dönmedi de. Doğruca ulaşabildiği kayalara tırmanarak yükseldi.Obi-wan ağzına dolan toprağı tükürdü. "İnatçı şey!" dedi içinden ve sinirle peşinden tırmanmaya başladı. (YN: Ben bu ikiliyi yerimmm!!)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüz
FanfictionDeath Watch'un ısrarlı tutumları nedeniyle sivil savaş patlak verdi. Düşes Satine'in Yeni Mandalorelileri barışı savunduğu halde Satine tehlikededir. Cumhuriyet Satine'i korumak adına Jedi Qui-Gon Jinn ve Padawanı Obi-wan'ı Mandalore sistemine gönde...