İlk Suikastçı-2

44 3 0
                                    

Çok uzundu bölümlere böldüm aşklarım.

Qui- gon'un yanına vardılar. Sonunda durmuştu. Obi-wan'da yanlarına zıplayarak gelince arkalarındaki gürültüyü duydular. Tetikte olduklarından kaynağa döndüler.

Yerinde duramayan askerler şimdi de peşlerinden kayıyorlardı. Satine askerlerin geldiği, az önce durdukları yere baktı. Esmer, siyah kısa saçlı ve mor elbiseli bir kadının doğruca ona baktığını fark etti. Göz göze geldiklerinde Satine bakışlarını kaçırdı. Kadın sanki onu yemek istiyormuş gibi öfke ve kin kusarcasına bakmıştı.

Çabuk, dedi Qui-gon daracık bir dehliz göstererek. Satine sitemle dehlizin girişine baktı. O kadar dardı ki emekleyerek girmek zorundaydı. Girmeyi pek istemiyordu ama arkadaki elemanların suikast emellerini başarıya ulaştırmak da istemiyordu. Bu yüzden emekleyerek zifiri karanlık yere girdi. Ardından Obi-wan ve Qui-gon da girdi. Qui-gon girdikten sonra gücüyle kocaman bir kayayı nafile yere dehliz girişinin önüne çekti. En fazla dört saniye oyalardı onları bu kayayı çekmek. Fakat bu bile kârdı.

Satine ilerlerken tüylü bir şeye dokundu veya öyle sandı. Karanlıkta göremiyordu. Korkuyla durdu. Farelerden nefret ederdi.

Karanlıkta önündekinin durduğunu göremeyince Satine'e çarptı.
Hızlı ol biraz Satine!
Bana çarpan sensin, asıl sen yavaşla, diye cevapladı Satine ama hızla ilerlemeye koyuldu. Kısa bir sessizlik olunca rahatsız olarak konuştu.
Qui-gon, bana tip tip bakan şu kadın kimdi?
Onun adı Lilith, dedi Qui-gon, Lilianna Morden. Mandalore sistemindeki kanında en çok midikloryan bulunan kişi.
Yani, dedi Satine emin olmak için, gücü en iyi kullanan kişi o mu?
Çıtalar yüksek, dedi Obi-wan alayla. AH! Niye tekme attın ki şimdi?

Satine sevinçle dehlizden fırlayana dek ilerlediler ve konuşmadılar. Herkes sırayla delikten çıktılar. Qui-gon çıkınca bir uyarıda bulundu.

Mümkün olduğunca duvara dokunmayın çocuklar. Ruhunuzun primotyum damarlarında kaybolup gidişini hissetmek istemezsiniz.

Satine elini korkuyla dayadığı duvardan çekti. Bıkkınlıkla sordu.
Felaket tellalığını yan meslek olarak mı seçtin?

Obi-wan ustasına yapılan alayı duyamayacak kadar dalmıştı. Dikkatini çıktıkları zemin çekmişti. Yerler sanki yapboz parçasıymış gibi ayrı taşlardan oluşuyordu. Çatlaklar mükkemmel derecede birbirine uyuyordu. Şapşal gibi yerin dayanıklılığını ölçmek için sertçe yere vurdu.

Zaten güçsüzleşip kendini dahi taşıyamadan çatlayan yerler bir anda dökülüverdi. Zemin olduğu gibi çöktüğünden kimse dengesini kaybetmedi. Obi-wan iki ayak üstüne sağlam bir kayaya indi. Satine bu kadar yüksekten atlamaya alışık değildi. Bu yüzden iniş yaptığında iki ayak üstüne düştüğü halde ayağını incitti. Qui-gon zemine düşememiş, bu yüzden duvardaki bir çıkıntıya tutunmuştu. En kötüsü az önce çıktıkları dehlizden, Obi-wan'ın üstündeki yerden, bir asker fırladı.

ÖlümsüzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin