Bölüm 4

145 10 6
                                    

Didem Teyzeyi kaybetmiştik. Alara kendine gelmiyordu,çok üzgündü. Anlayabiliyordum onu. Kolay degildi yaşadıkları. Benim başımada gelmişti fazlasıyla. En iyi ben anlardım onu. Alara'yı da alıp eve gittik. Üzerimizi değiştirip hemen cenazeye gittik. Kimsemiz olmadıgı için komşulardan başka gelen olmamıştı. Gözyaşlarımız durmuyordu. Sanki önceden hissetmişti ki,beni karşısına alıp konuşmuştu Didem teyzem. Nasılda görebiliyordu ileriyi mekanı cennet olsun. Az annelik yapmazdı bana.

Uzun süreden sonra eve gelmiştik. Alara'ya uyku hapı verip onu uyuttuktan sonra bende uyuya kalmıştım.

Sabah olmuştu. Bugün dersimiz öğlen başlıyordu. Duşa girip,kıyafetlerimi giyince hemen mutfaga gidip güzel bi kahvaltı hazırlamaya başladım. Herşey eksiksiz sofradaydı. Sıra Alara'yı uyandırmaktaydı. Onu öpücüklere bogup;
"Günaydın kız kardeşim"diye sarıldım.

"Hemen bana günaydın Eylül'üm"diyerek karşılık verdi. Ve söze hemen devam etti:"Eylül neden ben? Neden annemi ve babamıda kaybettim. Neden böyle oldu?" diyerek agladı.

"Alara'm kuzum. Hayat böyle. Bak bana ailemi kaybettim. Sonra yetimhaneden alan ailemide kaybettim. Üstüne bana bakıp büyüten Didem annemide kaybettim. Senden başka kimsem kalmadı anlayacagın"diyerek devam ettim. Alara'nın gözleri doldu ve hemen sarıldı.

"Hadi! Alara çok tembelsin kahvaltı hazırladım. Duş alıp cabuk mutfaga" dedim.

Alara'yla kahvaltıyı yapıp masayı toparladık. Hemen "Alara hazırlan deniz kenarına gidelim"dedim. Evden çıktık. Aklıma takılan şeyleri Alara ile konuşmak zorundaydım. Biliyorum canı çok sıkılacaktı ama mecburdum. Baya bi yürüdükten sonra deniz kenarına geldik. Bi banka oturup konuşmaya başladım.

"Alara ev sizin ama o eve ne alırız? Nelerle besleniriz? Su,elektrik faturası vb seyleri nasıl öderiz? Çalışmak zorundayız. En azından bunu birimiz bile idare etmek zorunda"dedim.

"Bende sana bundan bahsedecektim Eylül. Moda tasarımı okuyoruz ama daha 2 sene var okulun bitmesine. Ayriyetten daha sonrasında iş bulacagımızda kesin degil "dedi dudaklarını büzerek.

Aslında Alara değilde ben çalışsam daha iyi olacaktı. Ben ona göre daha olgun geliyordum. Bakalım hem okulu hem de işi nasıl idare edicektim veya edicektik. Bunlarla boğuşucak zaman değildi. Okula yetismemiz gerekiyodu. Hemen taksiye binip gittik.

Okula geldiğimizde arkamdan bi el uzandı. Aman tanrım Burak'tı. Üzgün oldugumu görünce anlarcasına okuldan sonra görüşelim dedi. Kafa mı onaylarcasına sallayarak derse girdim.
"Alara Burak beni okuldan sonra cagırdı" diyerek gülümsedim. Tamam canım çok geç kalma dedi sadece.

Ders bitmişti. Alara'yı öperek uğurladım. Daha yeni tanıştık ama Burak hemen beni cagırmıstı. Salak gibi kabul etmiştim. Kolay kız oldugumu düşünürse ne yapacaktım ben? Önüne gelene mi böyle yapıyordu? Ama hiç zengin züppeler gibi piç degildi. Neyse büyük konuşmamak gerekiyordu. Kısa süre sonra Burak geldi ve arabasını işaret ederek yanına çagırdı. Çok şirin bir kafeye gelmiştik. Hemen söze girdi:
"Eylül müydün? "Dedi.

"Evet"diyerek gülümsedim.

"Hemen konuya giricem Eylül. Seni o barda tanıdım. Çok fazla seni üzerek sormak istemiyorum ama okulda çok fazla çevren yok. Anlatmak istersin diye düşündüm"dedi.
Canım ya kıyamam benide nasıl tanıyor nasıl düşünüyor diye içimden geçirdim. Tabi ama içimden. Sonra anlatmak konusunda kararsız kalsam da anlatmayı sectim.
"Burak ben ailemi kaybettim,yetimhaneye verildim,ordada ailemi kaybettim. Sonra arkadaşım Alara'nın annesi bakmaya başladı bana. Alara da kardeşim gibi oldu. Ama daha dün annesinide cenazeye verdik"dedim gözyaşlarımı silerek.

"Eylül bana niye haber vermediniz diye kaşlarını cattı. Ben gelirdim yanınızda olurdum. Kız başınıza zorluk cekmemiş olurdunuz"dedi.

"Burak bizim çalışmamız ve okulla ikisini aynı anda yürütemezsek okulu bırakmamız gerek"dedim.

"Hayır izin vermem. Bende kalın ikinizde. Ben size bakarım. Ben çok zengin bi ailede büyüdüm. Başı boş bırakıldım. Zenginlik 5 para etmez aslında. Benim ailemde gerçek değil yetimhaneden almışlar"diye ekledi.

"İyide Burak. Biz öyle kolay kızlara benzemeyiz. Bize acıma. Hem çok tanımıyorsun nasıl böyle bişey teklif ettin beni eve bırak"dedim kaşlarımı kaldırıp.

"Hemen Eylül bak yanlış anladın beni" dedi.
Tek kelime konuşmadan arabaya bindim. Çok sinirli olmam gereksede çok etkilenmiştim. Çok yakışıklı yanımdan gecmez diye düşündüğüm çocuga bakın birde. Bu rüyamıydı?

ARKADASLAR YENİ BASLADI VE İLK KİTABIM. LÜTFEN OY VERİP YORUM YAPAR MISINIZ ?

SİZDEN TEK RİCAM BU. ŞİKAYETLERİNİZ VARSA DM ATARSINIZ :)

-Bölüm sonu

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 20, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEKLENEN UMUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin