En sonunda kisa sort ve salas uzerinde stay cool bro! yazan tisortte karar kildim. Ardindan saclarimi duzlestirip gozlerime eyeliner ve maskara surdum. Dudagima da hafif parlaticimi surup telefonumu da alarak evden ciktim. Tabii bunlari boyle yazdigima bakmayin. Hepsini yapmam bir bucuk saatimi aldi. Hele eyelineri surmem tam bir macera.
Annem hamile oldugu icin bu aralar babaannem de kaliyor. Kardesim zaten eve sadece yemek icin geliyor ve ardindan kayboluyor. Annemle ben onun antremana gittiğini düşünerek teselli buluyoruz. Evet bi ablaya yakisan davranis degil. Ama eger tunaya- kardesim olur kendisi- cok fazla ilgi gösterirseniz depresyona girer ve daha da çekilmez hale gelir. Biz ailecek iyi yada kötü bir duzen tutturmustuk ve kimsenin bu duzeni bozmaya niyeti yoktu.
Okula vardigimda herkesin benim gibi salaş seyler giydiğini gorunce rahatladim. Boyle seyleri hic bilmedigimin farkedilmesini istemiyordum. Okul bahcesinde hem yürüyor hem de batuyu ariyordum. Bahçede olmadigina karar kilip okul binasina girdim.
İceri girince alisik oldugum manzarayla karsilastim. Sag duvarda sirtini duvara yaslayip yiyisenler, sol duvarda" gel ve beni becer" mesaji vermeye calisan surtukler ve tam ortada ise benim gibi ezikler.
Kafami tam onume sabitleyerek haftada bes gun geçmek zorunda kaldığım koridorda hizlica yurumeye basladim. Bi an acaba batu yiyisenlerin icinde mi diye gerizekali bi dusuncenin kafama gelmesiyle yurumeyi biraktim. Bu durumu kaldiramazdim. Mantigim" o senin neyin ? Alti ustu maca davet etti. Kim bilir bu gece kac kizi evine davet edecek ? Yada yatagina? Bosver gitsin. Sen eskisi gibi belli etme" dese de kalbim" maca davet ederken gözlerini gormedin mi ? Nasil da gelmeni istiyordu. Kesin senden hoslandi. Zaten gec kalmistir o. Yoksa onun bu surtuklerle isi olmaz. " diye bagira bagira kafamda kendini duyurmaya calisiyordu.
En sonunda dayanamayip batuyu aradim. Karsima cikan telesekretere kufrederek telefonumu kapattim. Beni hem çağırıyor hem de kendisi gelmiyor. Beyimize bak sen!! Ohh ya ne guzel memleket! Tutmayin lan beni?!?!!?
Bos buldugum ilk banka yurudum ve kulakligimi taktim. Ne diye ona inanıp gelmistim ki ? Salak kafam. Hem beni tanimiyor bile . Beni yere dusurup rezil eden ve her dedigime baliklama atlayan Buğlem. Ben buydum batu icin.
En az 15 dakika daha oturup etrafi izledim. Kizlarin cogu etek giymisti. Ama etekleri o kadar kisaydi ki renklerini gorebilmek icin gozlerimi kısmak zorunda kaldim. Erkekler de tişört kot takılmıştı. Yanimdaki bankta oturan surtukler sahanin ordaki erkeklere bakip hem guluyor hem de vahsi bakis atiyorlardi. Diger tarafimda ise batunun arkadaslarinin oldugu grup sohbet ediyordu. Batunun sıra arkadasi kuzey,takım kaptanı serhat ile okulun en kavgaci tipi serdar - ikizler-, matematikçi yusuf hocanin oglu tunç ve en sessizleri baran. Bunlarin ortak ozellikleri ise cok tas, cok kasli ve okulda ki her kiz tarafindan istenilmeleriydi. Kabul. Pek tekin degillerdi. Kavgaya karisir yada hocaya kafa tutarlardi. Genelde okulu asar ve hep beraber takilirlardi. Onlara kafa tutan pek olmazdi zaten. Zaten olan da okulda pek kalamazdi.
Birde bunlara sirnasan tipler var. Basta sinem ve didem kardesler olmak üzere uzun bi surtuk listesi bulunmakta.
Onumde ki sahadaysa daha cok sporla ilgilenen ve kimseyi takmayan gruplar olur. Onlar kendi hallerinde takilir ve kimseye karismazlar.
Daha fazla dayanamayip yeniden aradim. Bu sefer telesekretere birakacagim mesaji dusunurken karşı taraftan yeni uyanmis batunun sesi geldi. " alo?"
Nefes al Buğlem. Heyecanlanma. " batu, ben Buğlem. Bugün mac vardi ya ben geldim ama seni göremedim. Nerdesin diye soracaktim ama uyandirdiysam ozur dilerim."
Sessizlik.
Sessizlik.
Sessizlik.
Sessizlik.
Horlama sesi.
Yere dusen telefonun sesi.
Kufur edip telefonu arayan batunun sesi.
" sey Buğlem kusura bakma ama ben gelemiycem. Bu aksam acil bi isim cikti. Sen tek git. Yada bizimkilerle takil. Yada evine don. Sen bilirsin. Yeniden kusura bakma. Hadi bay bay "Konusma bitti. Dudagimi isirdim ve gozumden yasin akmamasi icin dua ettim. Hayal kırıklığı yasadigim seyi tarif etmeye yetmez. Mutsuzluk. Umutsuzluk. Kandirilma duygusu. Anlam verememe. Hepsini ayni anda yasiyordum. Ve durmadan batuya kufur eden kalbim ve beynim.
Yavaşça oturdugum yerden kalkip okulun cikisina doğru yöneldim. Bu sırada da maca giden otobüs gelmisti. Cogu kisi oturmuştu. Ama bazilari hala binmek icin sıra bekliyordu. Dilaya "nerdesin?" diye mesaj atarak okuldan çıktım. Sehir merkezine pek de yakin olmayan okuluma gelmek icin halk otobusunu kullaniyordum. Arada sirada da babam birakirdi. Duraga dogru yururken arkamdan gelen seslere kafami çevirdim. Serhat ile serdar da arkamdan yürüyordu. Benim onlara baktığımı görünce serdarin- yada serhatin birbirlerini ayirt edemiyorum- yuzune yılışık bi gulumseme yayıldı. Icimden orta parmagimi göstermek geçse de yapmadim ve daha hizli yurudum.
Durakta 5 dakika bekledikten sonra otobüse binip eve geldim. Ustumdeki ozenle sectigim kiyafetleri çıkardım ve mavi ayicikli sort pijamami giydim. Patlamasi icin misirlari tencereye koydum ve salona gectim. Dilanin cevap vermedigi mesajimi kontrol ettikten sonra dvd ye "yenilmezler-1" filmini koyup mutfaga geri dondum. Sicak misirlari agzima tıktığım icin yanan dilimle kanepeye oturup filme odaklandim.
Telefonuma gelen mesajla yerimden kalkip prizin yanina gittim. Diladan cevap gelmisti. " okulun lig macindayim. Sen ?"
Kaslarim istemsizce catildi. Acaba batuyla mi gitti diyen ic sesimin kafasinda sopa kirdiktan sonra cevap yazdim. " evde film izliyorum. Kiminle gittin ve orda kimler var ?"
Bir dakika sonra gelen mesaj;" tek geldim. Zaten cok da sıkıcı. Burda her tip var. Bu arada batu da burda. Belki bilmek istersin ;) "Bana mesgul oldugunu soyleyip bensiz maca gitmesindeki mantigi bulamadim. Cevap yazma gereksinimi duymadan telefonumu birakip kanepeye geri döndüm.
~aksam yemeginde~
Annemin yaptığı yemege catalimi degdirirken her zaman ki gibi masa cok sessizdi. Tunanin gozlerinden uyku akıyordu ve goz altlari da morarmisti. Annem ise hamileligin zor zamanlarinda oldugu icin tedirgindi. Babam iki hafta sonra dönecekti ve böylece biz dort bucuk kisilik ailemizle yeniden sessiz sessiz yemek yiyecektik.
" Buğlemcim. Yarin kuzenin fatih ile kardeşi mert gelecek. Parka falan gidin. Eglenin. Ben yarin gec gelicem. Belki de hic gelmem. Teyzen hastalanmis. Yanina gitmem gerek. Dolapta yemekler falan var. Evi fazla dağıtmayın. Ve sizi aradığımda bi zahmet telefona cevap verin. Tuna oglum sende yarin erken gel. Bu gece de maca gitme. Cok yorgunsun. Git ve güzelce dinlen. Bu aralar sizinle ilgilenemiyorum ama sizi sevdigimi unutmayin. " diyen anneme gulumsedim ve masadan kalktim. Bizlere tek basina sahip cikmaya calisiyordu. Babam cok sık seyahate çıktığı için anneme pek yardım edemiyordu. Icimden annemi ne kadar sevdiğimi düşünerek odama gittim. Yataga sirt ustu uzanip tavani izledim. Masamin üstünde duran kötü çocuk kitabini gorunce kalkip masaya gittim. Elime alip bos bos kapaga baktim. Belki de her seye cok duygusal yaklasmistim. Sonucta batu ile pek bir yakinlasmamiz olmamisti. Ben herseyi abartmaya bayildigim icin belki kendimi gaza getirmistim.
Bildirim sesi ile dikkatimi kitaptan cekip telefonuma baktim. Sinem instagrama yeni fotograf eklemisti. Yuzumde olusan tiksinme ifadesini boşverip fotografi actim.
Arkasindan ona sarilan ve kameraya gulumseyen batu. Zafer edasiyla gulumseyen sinem. Arkada onlara imrenerek bakan didem. Ve fotografin altindaki aciklama: " sevgilimle lig macindayiz. " ve bir suru salak gulumseyen surat.
Evet gercekten de batunun cok önemli bi isi varmis.
Eveeet. Bu bolumu de bittiii. Umarim begenmissinizdir. Uzuun bi bolumdu. Yorum ve oylarinizi bekliyorum. :D :D bu arada bu bölüm bu hafta yayinladigim üçüncü bolum. ( biri bu cumleyi toparlayabilir mi ) gkgkshsidj
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yakışıklı kankam
ChickLitkankalar birbirinin sırlarını tutar ve bunu kimseye söylemezlerdi. Yada birbirlerine bakarak bile anlaşabilir ve aynı seye aynı sebepten aynı anda gülebilirlerdi. Buradan da anlaşılabileceği gibi kankalar kardeş gibidir. Atsan atılmaz satsan satılm...