0.1

579 30 16
                                    

🫀

Episode One/Sevgili Sevgilim.

🫀

Barış Alper evinin kapısının çalınmasıyla okuduğu kitabını yarıda bırakıp ayağa kalktı,yavaş adımlarıyla kapıya doğru ilerledi. Kapıyı açtı fakat karşısında kimseyi bulamadı,etrafa bakındı yine kimse yoktu. Kafasını yere doğru eğdiğinde bir kutu gördü. Üstünde Barış Alper'e yazıyordu. Yere eğilip yavaşça kutuyu kucağına aldı. Kimden geldiği,bir adres,telefon numarası hiçbir şey yazmıyordu. Sadecs ona geldiğini belli eden o yazı vardı. Kutuyu kucağına aldı,kapıyı kapattı ve salona doğru ilerledi. Kendisi koltuğa otururken kutuyu da koltuğun hemen karşısındaki masaya bıraktı,bir süre kutuyu inceledi genç adam. Belki kimden geldiğine dair bir ipucu bulabilirdi. Lakin hiçbir faydası olmadı. Kim neden ona bir kutu gönderirdi ki? Yavaşça kutunun kapağını açtı ve kapağı bir kenara bıraktı. Kutunun içinde bir mektup,birkaç kurutulmuş çiçek,kağıttan yapılmış ve boyanmış birkaç kalp vardı. Ne kadar ergence diye düşündü Barış. Kaç yaşındaydı bunu yapan? 15? 16? Böyle şeyleri saçma bulurdu genç adam,sevmezdi. Mektubu elleri arasına aldı ve açtı. Ufak bir göz gezdirdi,güzel bir el yazısı ile yazılmıştı. Burnuna güzel bir koku doldu bir anda. Bu kağıt parfümlüydü. Hoş ve sert bir parfüm. Hayatında böyle güzel bir koku almamıştı Barış Alper,konudan sapmıştı şuan mektubu okumalıydı. 

Sevgili Sevgilim;

Merbaha Sevgilim,belki şuan şaşkınsındır yada sinirli. Biliyorum aslında sen böyle şeyler sevmezsin,sen olgun birisin,her zaman öyleydin Sevgilim. Seni uzun süredir tanıyorum birtanem. Sen hatırlamıyorsundur tabii,normal aslında kaç yıl geçti biz liseden mezun olalı. Seni dışarıda sürekli görüyorum,çoğu zaman teksin,hala içine kapanık olman biraz garibime gidiyor. Sevgilim,sosyalleşmen lazım,bu böyle olmaz. Evde tek başına sıkılmıyor musun?  Şuan kesin kaşların çatık bir şekilde kağıda bakıyorsun,bana kızma birtanem ben senin için söylüyorum. Yalnız olmanı sevmiyorum Sevgilim. Hakkını yiyemem bazen Keremlerle buluşuyorsun ama daha sık buluşmalısın. Eğlenmelisin Sevgilim. Daha yirmili yaşlarındasın! Sanki ellilerine gelmiş gibi davranıyorsun! Olmaz ama. Beni dinle biraz sosyalleş birtanem,seni izliyor olacağım umarım dediğimi yaparsın. Sana neden yazdığımı düşünüyorsundur şimdi yada daha önemlisi kim olduğumu düşünüyorsundur. Bunu şuanlık bir sır olarak tutacağım Sevgilim. Ama merak etme zamanı geldiğinde elbet öğreneceksin. Sadece zamanını bekle,karşına çıkmak için kendimde cesaret arıyorum. Ve daha o cesareti bulmuş değilim. Bana kızma Sevgilim,karşına böyle çıkmak istemiyorum. Lütfen anla beni birtanem. Üniversitenden dereceyle mezun olmuşsun Sevgilim,tebrik ederim senin adına o kadar mutlu oldum ki! Üniversiteden sonra hemen işe başlamışsın. Mimar olmuşsun tam da tahmin ettiğim gibi. Bu genç yaşında birde şirket açmışsın,seninle gurur duyuyorum gerçekten! Daha geçen gün şirketine geldim biliyor musun? Ama şansıma sen yokmuşsun. Sekreter kız söyledi,Barış o şirketteki kızlar neden öyle? Özellikle mi seçtin? Sekreter kızı beklerken birkaç çalışan kızın konuşmalarına kulak misafiri oldum. Hepsi senden bahsediyordu! Onlara ağızlarının payını vermemek için zor durdum.bu konu hakkında en kısa sürede birşey yapmanı bekliyorum birtanem,yoksa bir daha ki gelişimde kendimi tutamam,ben önceden uyarımı yapayım ki sen bana kızma. Sevgilim sana anlatacak çok şeyim var ama hepsini ilk mektupta bitirmek istemiyorum,evet Sevgilim bu ilk ve tek mektubun olmayacak. Sana daha birçok mektup göndereceğim,acaba bunları hangi gün göndersem. Pazartesi? Hayır pazartesileri sevmezsin sen,senin en sevdiğin gün cuma,evet mektupları cuma günleri göndermeliyim! O zaman bir sonraki mektubumuza kadar kendine iyi bak birtanem! Seni çok seviyorum,dediklerimi yap sevgilim,lütfen! Son olarak Ya'aburnee Sevgilim,Ya'aburnee.

Okuduğu satırları sindirmeye çalışıyordu Barış Alper,kimdi bu? Önce patavatsız arkadaşları olduğunu düşündü. Ama hayır,onlar olamazdı. Bu bambaşka biriydi. İlk defa onu böyle düşünen,onu önemseyen ve hakkında bu kadar şeyi bilen birini görüyordu. Birçok duyguyu aynı anda yaşıyordu şuan. Ama en baskını şaşkınlıktı. Mektubun sonunda Ya'aburnee demişti,ne demektu bu Ya'aburnee? Masada duran telefonunu aldı,arama motorunu açtı tam ne demek olduğunu yazacaktı ki diğer odaların birinden gelen bebek ağlama sesiyle telefonunu hızlıca kapatmıştı. Mektubu hızlıca geri kutuya koydu,kapağını kapattı ve hızlı adımlarla salondan çıktı.




Ya'aburnee|Barış Alper Yılmaz&İsmail YüksekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin