Soobin aynadaki yansımasına baktı. Solgun yüzüne ve göz altlarındaki koyu halkalara. Haftalardır vücudu berbat bir halde yaşıyordu. Birkaç kere hastaneye kaldırıldığı bile olmuştu. Sorun neydi bilmiyordu. Sorunlar baş göstermeden önce sağlıklı bir bedeni vardı. Spor yapmayı ihmal etmezdi. Acilen doktora gitmeliydi, vakit bulduğu zaman.
Yüzüne birkaç kez su çarpıp kurulamadan odasından çıktı. Çalışması gerekiyordu. Ailesini Amerika'da bırakıp okumak için Kore'ye gelmesinin de bir bedeli vardı. Çalışıp üniversite parasını çıkarması, yaşadığı küçücük evin giderlerini karşılaması gerekiyordu.
Üzerine rahat bir şeyler giyinip yatağa uzandı. Gözlerinden akan uykusuzluğa rağmen saatlerce yatağında döndü, uyuyamıyordu. Nefesini tazeleyip yorganını yine üstüne çekti. Üşüyordu. Parmak uçları sopsoğuktu. Şu ilk baharın tatlı havası yerine sanki dışarısı karla kaplı gibi hissediyordu.
Gözlerini sıkı sıkı kapattı. Biraz olsun uyumak istiyordu. Ve sonunda istediği oldu. Gece yarısına yakın bir zamanda bilinci kapandı ve uykunun tadını aldı. Hiç bitmesini istemeyeceği kadar tatlıydı bu his. Gözlerinin acısı azaldı, soğuk bedeni ısındı ve nefesi yavaşladı. Şimditamamen uykudaydı.
Pencere kenarında bekleyen kişinin tam da beklediği andı.
Çocuk açık camdan yavaşça içeri süzüldü. Üzerindeki siyahlı kıyafetler ile gölgelere karışıyordu. Mavi saçlarını düzeltip yatağın ucuna yaklaştı.
Acıkmıştı. İki gün önceki geceden beri hiçbir şey yememişti. Yememeye devam ederse de bedeni kötüleşecekti. Halsiz düşerse, ölüm kaçınılmaz olacaktı onun için.
Yavaşça eğilip Soobin'in boynuna yaklaştırdı yüzünü. Araladığı ağzından dişleri sivrilip uzadı. Yavaşça dişlerini ince boyuna geçirdi, atar damarının oldukça yakınına. Bu belki açlığını tamamen geçirmeyecekti ama bir süre hayatta kalmasına yetecekti.
Bir süre öyle durdu. Soobin'in kanı çocuğa biraz olsun güç veriyordu. Yaptığı bu şeyden pişmanlık duysa bile ihtiyacı vardı. Yeonjun'un yaşamaya ihtiyacı vardı. Geri çekilip dudağının kenarından akan kanı elinin tersi ile sildi.
"Teşekkür ederim, yeniden." Soobin'in soğuk eline ufak bir öpücük kondurup açıkta bıraktığı pencereden dışarı çıktı ve karanlık gecede kayboldu Yeonjun. İçtiği kan miktarı ona en fazla iki gün yetecekti. Sonra tekrar gelip muhtaç olduğu Soobin'in kanını pişmanlık duysa bile zevkle içecekti.
-sevdiniz mi lan