Mabet'in İçinde

37 8 18
                                    


" Neden onlarla gitmeme karşı çıkmadın? " diye sordum Strange'e. Bana " Adam nereden bilsin! " ya da " O orada yoktu ki! " suratlarıyla bakmayın. Agamotto'nun Gözü'nü kullanan biri bunları bilebilirdi. Ayrıca portal açma yüzüklerini de boşuna yapmışlar zaten! (!) Strange bana baktı ve " Olması gerekiyordu... " dedi.

Ne dediğinin farkında mı? Ben birinin öldüğünü gördüm. 1-2 gün içerisinde bağ kurduğum birinin ölümü... 

" Neler hissetiğini anlayabiliyorum. " dedi Strange zihnimdekileri okumuş gibi. Ben ise " Hayır. Anlayamazsın. " dedim ve hızla eğitim alanına ilerledim. Eğer bir Avenger olsaydım beni bir hücreye tıkacaklardı. Yine de burası sandığım kadar iyi çıkmadı.

Her neyse. Ev gibi hissettirip hissettirmemesi önemli değil. Zaten şu ana kadar nereye " evim " dedim ki?

Ani bir kararla yönümü değiştiriyorum. Neden mi? Hadi ama! Ben Kral Arthur''un kılıcının yeni varisiyim! Excalibur kılıcının tam anlamıyla tek sahibi! Ve şu an nerede? Hiçbir fikrim yok.

Kılıç bir anda yanımda belirdi! Sanki onu bulmak istediğimi hissetmiş gibi! Kılıç şu an (altını çiziyorum) kendi kendine hareket ederek bana bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Ben neden hala şokta değilim? Bilmiyorum. 

Kılıç en sonunda pes ediyor ve hareket etmeyi bırakıyor. Normal biri buna nasıl tepki vermeliydi? Büyük ihtimalle çığlık atarak topuklardı.

Size bir şey söyleyeceğim ama benimle dalga geçmeyin. Sanki... sanki... Bu kılıcı daha önce görmüş gibiyim. Ama düşündüğünüz gibi kitaplardan değil. Kılıç bana eski bir dostummuş gibi geliyor. Yıllar sonra karşılaştığınız şu anasınıfı veya ilkokul arkadaşlarınız gibi.

Ben düşüncelerimle baş başayken Strange bir anda odaya girdi. " Seni bir okula kayıt etmeliyiz. Kaç yaşındayım demiştin? 8'mi? " diye sordu. Ben bu adamı çok pis DÖVERİM. Kaç yaşımda olduğumu bile bile bunu sorduğuna bahse girebilirim-ama haram-. " Ben The Walking Dead'İn birinci sezonundaki Clementine ile aynı yaşta değilim. Ben 12 yaşındayım. Bu yıl 13 olacağım. Ayrıca okula erken başladığım için ortaokuldan mezun oldum. "

(Yazar: Hazır The Walking Dead'in oyunundan bahsetmişken... Louis ve Clem birbirlerine çok yakışmıyorlar mı ya? <3 ;D

Violet: Aynı fikirdeyim ama keşke James ile birlikte olabildiği bir son olsaydı :/

Yazar: James aşırı yakışıklı. Ama Louis daha iyi davranıyor. Bir ara Louis'e de sinir olmadım değil gerçi :/

Violet: Konumuzla ilgi alakası ne?

Yazar: Amaç bölümü uzun göstermek- Upss... Sen hala burada mısın okuyucu?

Violet: (pis pis sırıtır)

)


Strange anladım dercesine kafasını salladı. " O zaman seni Midtown lisesine kaydettirebiliriz. " dedi. Ben Avengers ile birlikteyken okullar açılmış olmalı. Yaz tatilimin son günlerini kaçırmak... Hayatımın en acı verici anlarından biri ;/


Bu bölümü ufak bir şarkıyla bitirmek istiyorum:

Oh my darling, oh my darling

Oh my darling, Clementine

You are lost and gone forever

Dreadful sorry, Clementine

Light she was and like a fairy

And her shoes were number nine

Herring boxes, without topses

Sandals were for Clementine


Oh sevgilim, oh sevgilim

Oh sevgilim, Clementine

Sen kayboldun ve sonsuza dek gittin

Çok üzgünüm, Clementine

Hafifti ve bir peri gibiydi

Ve ayakkabı numarası dokuzdu

Üstsüz ringa kutuları,

Sandaletler Clementine içindi.


Louis'in Clem'e söylediği şarkının İngilizce ve Türkçe hali :)

Çok fena hasta oldum boş boş oturmaktansa bölüm atayım dedim. (Bir de sürekli The Walking Dead izlemekten sıkıldım. Şaka ya hiç sıkılır mıyım? :D) Ayrıca LGS sürecinde olduğum için normalde bölüm gelmeyecekti. Gelirse de nadir gelir.

VİOLET STRANGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin