0

135 7 1
                                    

Selamm skdkds. Arkadaşlar bu hikaye +18 sahneler içerir uyarmış olayım rahatsız olan varsa o sahneleri lütfen atlasın. Hadi başlayalım.

''İstiyor musun ?''

''İstiyorum.''

Söylediğim tek bir kelimeyle dudaklarını benimkilere yapıştırmış, hırçınca öpmeye başlamıştı. Onu öpmekte gecikmeyerek hemen kollarımı boynuna doladım. O kadar hızlı ve ilkel öpüşüyordu ki kıyafetlerimin yerde olduğunu anlamam zamanımı aldı. Beni çevirip mutfak tezgahına yasladı ve bir anda sertçe içime girdi. Alışmama zaman vermeden vuruşlarına başlamıştı. Ah Tanrım o kadar iyiydi ki daha fazla sert olsun istiyordum, durmasın ve boğazımı sıksın beni daha sert siksin istiyordum, onun sürtüğü olmak istiyordum ve beni bir vahşi hayvan edasıyla gözlerimin içine bakarak ellerimi bağlasın ve sonra sonra...

''Uyansana kızım! Yine geç kaldın yeni işine ilk günden kovarlarsa şaşırmayacağım. Ya Işıl kime diyorum ben!''

Ne ? Bu Sevgi'nin sesiydi ve ben de onunla kaldığım aynı evdeki yatakta yatıyordum ne yani hepsi rüya mıydı? Ama çok gerçekçiydi neredeyse bugün başlamak üzere olduğum yeni işimi unutturacak kadar. Bir dakika Sevgi ne demişti. Siktir! İşe geç kaldım. ''Hassiktir Sevgi niye daha önce uyandırmıyorsun hayır ya geç kaldım işte.''

''Seni bu gidişle başlamadan kovulursun kızım şuna bak camış gibi yatıyorsun, yani Kanada'ya geldik ben ondan sonra değişeceğim, yok her gün spor yapacağım, saat altıda kalkacağım, yok sağlıklı besleneceğim. He yavrum yedik biz de.''

Bir taraftan dün geceden hazırladığım kıyafetlerimi giyerken Sevgi'ye kızgın bir bakış atmayı ihmal etmedim zaten geç kalmıştım bir de onunla uğraşamazdım. Sevgi ile liseden arkadaştık, ilk başta onu sevmesem de şimdi en iyi dostum kardeşimden de öte biriydi. Biraz salaktı ama. İkimizin de o zamandan beri hayali Kanada'ya taşınmaktı. Ve bu hayalimizi gerçekleştireli 3 yıl olmuştu. Bu hayalimi birlikte gerçekleştirmek istediğim başka biri daha vardı ama ondan bahsetmek istemiyordum. Ayakkabılarımı giyerek evden çıktım bugün hava biraz daha sıcaktı hala burada olduğuma inanamıyordum 3 yıl geçmesine rağmen hayal gibi geliyordu.

Otobüsten indikten sonra koca şirketin önünde durup ilk önce süzdüm. O kadar uzundu ki, Tanrım cidden burada çalışmak için sabırsızlanıyordum, umarım Sevgi'nin dediği gibi beni ilk günden kovmazlardı.
Danışmaya gidip ingilizce olarak konuştum.

"Merhabalar ben yeni tercüman Işıl Arsal bugün patronla görüşmem vardı geç kaldığım için çok üzgünüm."
"Merhaba Işıl çok değişik ismin var sen Türkiyeden gelen çalışan olmalısın bizimle çalışmak istediğin için teşekkür ederiz ben Stacy, patron pek böyle şeylere taviz vermez ama belki senin daha ilk günün diye alttan alabilir. Seni ona götüreyim beni takip et lütfen."

Stacy'nin dediği şeylere hem sevinmiş hem stres olmuştum tam 5 dil biliyordum ve lisede dil sınıfındaydım gerçekten yeni diller öğrenmek hobimdi. Umarım dediği gibi yeni patronum beni ilk günden kovmayıp taviz gösterirdi. Asansörde 72. kata çıktıktan sonra durduk. Bayağı yüksekti bu bina bunu bir kez daha anlamıştım."Buradan sonrası sende Işıl sana iyi şanslar biraz garip ve soğuk bir adam olsa da alışırsın, işini çok ciddiye alır ve bizim de öyle yapmamızı ister, dikkat et geç kaldığın için sana kızmasın oldukça dakik birisidir kendisi."
"Teşekkür ederim dikkat edeceğim tanıştığıma memnun oldum."

Derin bir nefes alarak içeri girdim, cidden bu patron o kadar kötü müydü ? Ofisi çok geniş ve güzeldi ve manzarası nefes kesiciydi. Koltuğunda oturuyordu ancak yüzünü göremiyordum çünkü arkası dönüktü. "Merhaba ben Işıl Arsal yeni gelen tercüman geç kaldığım için özür diliyorum efendim, umarım bu seferlik kabul edersiniz."

Cevap yok.

Niye cevap vermiyordu bu adam, yüzünü bile göstermiyordu. "Şey, efendim?"

Sanırım kızmıştı uf kızım be Işıl bir kerede bir şeyi sıçıp sıvama. Özgüvenim düşerek başımı aşağı eğdim ve adım sesleri duydum, bana doğru geliyordu. Bir anda önümde durdu sadece ayakkabılarına bakıyordum çünkü cidden beni daha başlamadan kovacağını düşünmeye başlamıştım. Olan olmuştu kendimi ezdirmemek için yavaşça başımı kaldırdım ve o anda dünya durdu.

Bu oydu.

Lisede tanıştığım, ilk başta onu öldürmek istesem ve hep kavga etsek bile sonrasında onunla ilgili hayaller kurup her zaman onunla dolaştığım kişi. Aynı zamanda en büyük hayal kırıklığım ve kalp acım. Beni terk edip gitmişti. Hala konuşacak bir şey bulamadan yüzüne bakıyordum o da bana bakıyordu ama ifadesini okuyamıyordum yine her zamanki gibi gıcıktı işte. Sonrasında yüzünde eskiden alışık olduğum bir sırıtma belirdi ve konuştu.

"Merhaba Işıl Arsal seninle çalışmayı çok istiyordum şirkete hoş geldin iyi anlaşacağımıza eminim."

Ve o andan itibaren 8 yıl geriye gittim...

Ay noluyo noluyo shdhjs. Umarım beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere, hoşçakalınn. 🫶

Instagram: rosesaremy1
Tiktok:rosesaremy1

-Badem-

My Dearest RivalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin