Jisung
Oturduğum sandalyede dönerek "ahh! Sonunda sınavlar bitti!!!" diye bağırıyordum.
"Sana hava hoş tabii. Yine bütün sınavların 85-90 üstüdür. Ben de bu dönem kalacağım dersleri hesaplıyorum işte."
"Çalışsaydın kardeşim. Ben mi dedim sürekli benimle uğraş diye."
"Seninle uğraşmayı tercih ederim sincabım."
"Niye geldim ki annemlerle buraya zaten ben. Anneeee! Ben gidiyor- Mmhh!!"
Minho yataktan kalkıp bir anda yanıma geldi ve ağzımı kapattı. Mal amına koyayım. Hemen dişledim elini.
"Aahh!! Ne ısırıyorsun yaa!"
"Bir anda ağzımı kapatıyorsun amına koyayım! Tamam gitmem, korkma bu kadar."
"Tam sincap yaa. Isırıyor bir de."
"Tekrar ısırmamı mı istersin?"
"Boynumu ya da dudağımı ısıracaksan neden olmasın minik sincap?" diyordu eliyle yakasını açarak. Hâlâ önümde ayakta dikiliyor olduğundan dizine doğru bir tekme attım. Yere düşeceğini tahmin edip kendimi gülmeye hazırlarken üstüme doğru düşeceğini hiç hesap etmemiştim.
Göz gözeydik ve çok yakınımdaydı yine. Ben niye her seferinde bu çocukla bir şekilde dip dibe oluyorum yaa!!
"Isırmak istiyorsun galiba? Hmm??" dedi sırıtarak.
"Senin kadar fırsatçı bir insan görmedim ben Minho. Çekil üstümden." diyerek ittim ama yine kalkmıyordu. Ben bu çocuğu ne zaman itebileceğim acaba?
"Öyle kolay değil beni kaldırmak. Önce öpücük ver bakiyim."
"Siktir git, ne öpücüğü!"
"Ne, ben mi alayım?"
"Of!"
Bir süre yüzüne baktım ve kendimi hazırladıktan sonra yanağına doğru eğiliyordum ki Minho kafasını çevirerek dudağını öpmeme sebep oldu. Ah, geberticem şu çocuğu!! Sadece dudaklarımız değiyordu. Ne o öpüyordu ne ben. Öylece bakıyorduk birbirimize. Tabii ben şaşkın ve içten içe sinirli bir ifadeyle bakarken o sırıtıyordu. Kendini ilk çeken o oldu. Ben hala kıpırdayamıyorken o kafasını eğip güldü ve sonra geri çekilip tekrar yatağa oturdu. Ben ise dirseğimi dizime yaslamış alnımı da avuçlarımın desteğiyle tutuyordum.
Hyunjin
Jeonginlerin Minholara gideceğini duyduğum gibi hemen uçtum canım arkadaşımın evine. Ama Jeongin salondan ayrılmıyordu amına koyayım. En azından abisiyle birlikte Minho'nun odasına geçseydi. Minho hepimizi çağırdı ama Jeongin gitmedi. O gitmeyince ben de burada kaldım ve sadece Jisung gitti. O geçse ben de gideceğim ama geçmiyor çocuk. Acaba Minhoları yalnız bırakmak için mi? Mesaj yazsam mı Jeongin'e? En iyisi yazmak.
ask bahcem-hyunjin
siz:
pist
jeongin
görüldü*
*yazıyor...*ask bahcem:
Efendim hyungsiz:
minholarin yanina gidek miask bahcem:
Rahatsız etmesek mi?
Araları da iyi gibisiz:
bisey olmaz bisey olmaz
biz gidersek kalabalik da olacagindan aralari daha da sicak olur hemask bahcem:
Öyle mi olur dersin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey Abin. ×Minsung×
Fanfiction"Jeongin senin abin var mı?" "Hyung, neden sordun ki?" "Abin yoksa artık bir abin var da ondan!" "Estağfurullah hyung ama senin yaşında abim var evet." "Hop hop, o zaman ben üvey abin." Minsung Hyunin