Yanındaki oğlanın narince elinden tutup yürürken yüzündeki sırıtışa bir türlü engel olamıyordu. Aslında onun böyle kalabalık bir yerde ağlamasını hiç istemiyordu çünkü Miran ağlayınca çok güzel oluyordu. Aynı Demir amcası gibi yanakları ve burnu kızarıp mavi gözleri ön plana çıkıyordu.
Koca otelin denize bakan tarafından dışarı çıktıklarında gözüne giren güneş ışığıyla gözlerini kıstı. Deniz kokusu garip şekilde hoşuna gidiyordu ve iştah açıcıydı. Kalabalığın çoğu kumların üstünde otururken çoğu da denizdeydi. Kendisi de girmek istiyordu ama tişörtünü bile çıkaramazdı.
Karnı fazla büyüdüğü için yanları çatlak doluydu. Miran ne kadar kremler ve bir sürü ilaç alsa da buna engel değildi. Sadece acısı olmuyordu. Çatlakların arasından belli olan morluklar ise bazen canını sıkıyordu ama içindeki bebekleri için her şeye razıydı.
Onlara öylesine bir bağlılık duyuyordu ki, ilk başlarda istemediği için hala vicdanı sızlıyordu. Bazı geceler onlarla ilgili kabuslar gördüğü bile olmuştu. Bebeklerini hiç görmese de ondan gittiklerini ve istemediği için üzgün olduklarını görüyordu.
Bir kaç gece ağlayarak ter içinde uyanmıştı. Ama Miran onun en büyük desteğiydi. Her zaman kendisini rahatlatan tek o vardı. Zaten güzel Sevgilisi olmasa şimdi bebekleri de olmayacaktı.
"Asrın iyi misin bizimkiler orada bak. Gidelim mi bebeklerim iyi mi?"
O yine elini göbeğine koyduğunda Asrın yavaşça başını salladı. İyi olduklarını attıkları tekmelerden anlıyordu. Bazen aşırı acı verse de onların varlığı sayesinde aşırı güçlü hissediyordu. Miran göbeğini okşarken yine karnında oluşan hareketlilikle sırıttı.
Bebekleri en çok Miran'a tepki veriyordu ve bu hoşuna gidiyordu."Çocuklarım iyi bak yine seni hissettiler" dediğinde Miran kalabalığı bile umursamadan önünde diz çöktü. Bazen bundan utanıyordu ama ters bir bakış görse anında dalardı. Hala bu haline rağmen kavga etmek istiyordu.
"Of çok merak ediyorum Asrın onları. Keşke doğsalar bir an önce. Elime tekme atıyor resmen"
Sevgilisi karnını okşarken kendisi bir anda hissettiği açlıkla sertçe yutkundu. Bazen aniden gelen açlık yüzünden dengesi şaşıyordu. Sevgilisi bebeklerini severken gözü ilerde Çınarla denizde gülüşen oğlana takıldı. Mirza sürekli onunla uğraştığı için intikam alabilirdi. Yüzünde sinsi bir sırıtış olurken "Miran" dedi.
"Noldu iyi misin?"
Miran karnını öpüp kalktığında bir an bakışları yüzüne takıldı. Masmavi gözleri resmen parlıyordu ve sanki gün geçtikçe daha güzel oluyordu. Gözleri kırmızı dudaklarına takıldığında sertçe yutkunup "İyiyim" dedi. Hamilelik onu normalden daha azgın yapmıştı ve sevgilisine karşı hep bir isteği vardı.
"Çok güzel görünüyorsun kafam karışıyor hep. Odaya mı gitsek ne yapsak. Seni öpmeden duramıyorum" dedi istekle. Sözleri ile sevgilisi heyecanla gülümsedi.
"Asrın odaya tıkılmak için gelmedik. Akşam öpersin bol bol. Biraz bizimkilerle duralım en azından. Mira da gelecek onu görmek istiyorum"
Miran anında kaşlarını çattığında Asrın bir kaç saniye etrafına bakındı. Yakınlarında hiç kimse yoktu ve herkesin odağı denizdi. İçindeki hırsla sevgilisinin yanaklarını tutup hızla dudaklarına uzandı. Böyle çocuk gibi olduğu zaman dayanamıyordu.
İstekle kırmızı dudaklarını emdi ve yaladı. Bu oğlana karşı isteği asla bitmiyordu. Miran ona zorlukla karşılık verirken hızlanan kalbiyle dudaklarını sesli şekilde öpüp ayrıldı. Uzun süre öperse sertleşecekti biliyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEVLERİN AŞKI (BxB)
Ficção GeralBir sürü aşığın yolu bir şekilde kesişirse ortaya nasıl bir komedi çıkar? Eğlenceye hazır olun eskilerden günümüze herşey burada.. BxB konulu bir hikayedir Olaylar ve karakterler tamamen hayal ürünüdür +18, şiddet ve küfür içerir..