Odamda uzanıp bebeklerimle oynuyordum ama alt kattan bağırış sesleri duymaya başladım alışkındım aslında bu seslere ama bu ses her zamankinden daha fazlaydı, hemen alt kata inmeye başladım minik ayaklarımla, kalbim küt küt atıyordu.
Babamı gördüm elinde sopa vardı hemen koştum anneme yardım etmem lazımdı. Koştuğumu duyan babam bana baktı ve kahkaha atmaya başladı 'bakın burda kim varmış noldu anneciğinimi kurtaracaksın ufaklık " kahkahası sustu ve bana doğru gelmeye başladı çok korkuyordum ama tek düşündüğüm annemdi annemden ses gelmiyordu çok korkuyorum"baba annem uyudu mu?" Tekrar gülmeye başladı "daha uyumadı ufaklık ama az sonra sonsuz uykuya yatıcak" ne demek istiyordu anlamıyordum , tam sopayı bana vuracakken annem babamın eline vurdu ve sopa düştü babam sinirle anneme vurmaya başladı annem korkuyla inliyordu, babamı tutmak için ayağına doğru koştum ama o bana tekme attı ve yere düştüm.
Ve o an hayatımın dönüm noktasını yaşadım babam annemi bıcakla öldürmüştü annemin son sözü kaç olmuştu ve benim başka seçeneğim yoktu küçük çıplak ayaklarımla sokağa atladım İstanbul'un tenha bir sokağında yaşıyoruz o yüzden kimse yardım etmedi bana olsalar da etmezlerdi büyük ihtimalle...
Kendimi bizim evin baya uzağındaki tavuk kümesine attım çok korkuyordum annem ölmüştü ona son kez sarılamamıştım bile...
Şimdiki Zaman
Nefes nefese uyandım, lanet olsun yine aynı kabuslar saate baktım sadece 3 saat uyuyabilmişim küçüklükten beri bu kabusları görüyordum ve hiç uyuyamıyordum ilaç sayesinde biraz uykumu alıyorum...
Üstümü değiştirdim rahat şeyler giydim ve naz'la buluşmaya gitmek için evden çıktım motoruma atladım ve yola çıktım evde pek durmazdım sadece yorgun olduğumda eve geliyorum.
Naz her zamanki gibi beni sahilde bekliyordu bizim buluşma yerimiz sahildi küçükken birbirimizi orda bulmuştuk çünkü naz benim ikiz kardeşim gibiydi ama tip olarak değil kader olarak benimle aynı şeyleri yaşamıştı o yüzden tek güvendiğim kişi naz ve tek arkadaşım ,tam bunları düşünürken beni bekleyen nazı gördüm ve motorumu park etmeye başladım.
Naza doğru yürürken naz heyecanla bana bakıyordu "edaaa neler oldu duyman lazım hatta anlatmaya başlıyım" gülümsedim naz bana göre baya hayat sevinci olan birisiydi "bende iyiyim güzellik sorduğun için teşekkürler"
Naz dediğim cevapla kahkaha atmaya başladı "özür dilerim kuzum çok heyecanlı olduğum için sormayı unuttum"
Nazın bu mutluluğu benide mutlu ediyordu "anlat bakalım neymiş bu heyecan sebebi"
Tamam dercesine kafasını salladı ve söze başladı
"Dün birisiyle tanıştım o da bizim gibi yani kimsesiz beni anlayabilecek birisi dün akşam çok sohbet ettik çok tatlı birisiydi bugünde buluşucaz ben senden bahsettim tanışmanı istiyorum lütfen eda tek ailem sensin"
Tek ailesi bendim benim tek ailemin o olduğu gibi "tamam tanışalım bakalım kimmiş bu bize benzeyen kimsesiz çocuk" kulağına yaklaştım ve kısık sesle "o da katilmi? " Dedim
Gülmeye başladı "tabi ki de hayır"
Biraz düşündü ve konuşmaya başladı "ama mafya gibi birşey yani tam bilmiyorum ama dün yanında adamları vardı" yine neye bulaştık acaba "bugün görücez neyin nesiymiş ama kendini çok kaptırma naz biz normal değiliz herkes gibi aşk yaşayamayız bizim kim olduğumuzu öğrenince korkup kaçarlar zaten" yüzü düşmüştü ama bunlar gerçekler "olsun zaten biraz farklı vakit geçirmek istiyorum sadece"...Kalktık ve buluşmaya gitmek için kıyafet falan ayarlamaya eve gitmeye karar verdik...
Bakalım kimmiş bu gizemli çocuk.Kitabıma değerli zamanınızdan ayırdığınız için teşekkür ederim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Beden İki Zihin
Teen Fictionİki farklı ruh gibiydim içimde herşeyden habersiz bir çocuk vardı ama ben gözümü kırpmadan insan öldürebilecek kadar katil ruhlu biriydim...