nineteen winter • johnny suh

q

çalan hafif? müzik eşliğinde tezgaha yaslanmış dışarıyı seyrediyordum. hafta içi ve sabah saatleri olduğu için restoran boş sayılırdı. yapacak başka bir şey bulamadığım için de başımı elime yaslamış boş boş bakıyordum etrafa.

dışarıdan gelen kapı açılma sesi ile o tarafa döndüm. restoranın kapısı değil binanın üstünde bulunan yurdun kapısı açılmıştı. yurt kapısı ile restoranın kapısı neredeyse yan yana olduğu için de etraf sessizken kapı sesi buradan duyulabiliyordu.

içeriden iki kız çıkıp kapıyı tutmuşlardı kapanmaması için. birkaç saniye sonra başka bir kız daha çıktığında kapıyı bırakıp ilerlemeye başladılar.

en son çıkan kız dikkatimi çekmişti. dalgalı kısa saçları, üzerine giydiği kahverengi trenci ve kendinden emin adımları ile istemsizce gözlerimi ondan alamamıştım.

bakışları bu tarafa dönünce birden dengem bozuldu, düşmemek için tezgaha tutunduğumda karşı masada oturan Lucas bana dönmüştü. duruşumu düzeltip gülümsedim.

"iyiyim iyiyim."

"düz durduğun yerde dengeni nasıl kaybettin?"

"dikkatim dağıldı bi an."

"komiksin."

gülüp tezgahın arkasına geçti. bir süre arkasından baktıktan sonra tekrar dışarıya döndüm. otobüs durağa gelmişti. kız otobüse bindikten ve kapıları kapandıktan sonra otobüs ilerlemeye başladı. başımı otobüsün ilerlediği yöne doğru çevirirken karşımda Lucas'ı bulmuştum. korkuyla geri sıçradım.

"napıyorsun oğlum?!"

güldü.

"teslimat gelecekmiş az sonra, sen karşılarsın."

"karşılarım da, sen niye sessiz sessiz geliyorsun, ödüm koptu manyak."

"sessiz sessiz gelmedim, senin dikkatin başka bir şeyin üzerinde diye fark etmemişsin, benim suçum ne?"

sırıttığında hafifçe omzuna vurdum. eliyle omzunu tutup drama queen tavırlarıyla birlikte bana dil çıkarıp tekrar tezgahın arkasına gitti.

arkasından güldükten sonra tekrar dışarıya döndüm.

bu kız sadece onu görmemle içimde bir şeyler hissetmeme sebep olmuştu.

☆☆☆

ay ay noluyo 🤭

mini fic şeklinde olacak, umarım beğenirsiniz☆

öpüyorum, muah♡