Genç omega odasında sessiz bir şekilde oturmuştu. Camdan dışarıyı seyrediyordu. Yeşillikler, o yeşilliklerde uçuşan kelebekler, azıcık sesi gelen kuşların ötmesi... Bunlar genç omegayı ister istemez ruhunu rahatlatıyor, huzura kavuşturuyordu.
Balodan sonra içinde bilinmedik büyük bir boşluk vardı. Dışarıyı seyredip içini huzura kavuştursa da aynı zamanda içinde olan o boşluğu hissediyordu.
Kral Kim'i özlüyor muydu ?
Bunu kendisi bile bilmiyordu. İlk kez bir alfayı kendisine bu kadar yakın hissetmişti. O alfa şu an burada olsaydı onunla tekrar dans etmek isterdi.
Ama peki Kral Kim bunu tekrardan ister miydi ?
İşte o bundan emin değildi. Kendisini diğer omegalardan üstün görmüyordu. Aslında onlar gibi asil olmadığını düşünüyordu. Bir çok omega Jungkook'un gözünden ondan daha güzel, asil ve büyüleyiciydi. Bu yüzden Kral Kim'in tekrardan onunla dans edeceğini düşünmüyordu.
Ama elinde olsa onu tekrar görmek isterdi. Çünkü o danstan sonra Jungkook hiç bilmediği bir duygu hissetmeye başlamıştı. Bu duyguya nasıl bir isim versin bilemiyordu. Heyecan, mutluluk, huzur... Bir sürü güzel duygular bir aradaymış gibi hissediyordu.
Jungkook çok saf bir karaktere sahipti. Bir başka insan onu hemen aldadacak bir tipteydi. Bu yüzden Jungkook olup olmadık beklentilere, duygulara kapılıp gitmek istemiyordu. Çünkü sonda kendisinin üzüleceğini biliyordu.
"Oğlum." ses gelen tarafa kafasını hızlı bir şekilde çevirmişti. İki elini arkasında birleştiren babasını gördüğü zaman hemen ayağa kalkmıştı. Yüzüne hafif bir tebessüm eklemişti ve babasının yanına doğru adımlamaya başlamıştı Jungkook.
"Kralım, nasılsınız ?" diye Jungkook sormuştu. Kral Jeon hafif bir şekilde gülümsemeye başlamıştı. Elini Jungkook'un omuzuna atmıştı ve parmaklarıyla gelgitler yapmaya başlamıştı.
"Sadece ikimiz varız. "Kralım" demene gerek yok. Rahat konuş." Jungkook'un sorusuna tamamen farklı bir şekilde cevap vermişti. Jungkook eskisinden daha büyük bir şekilde gülücük eklemişti yüzüne.
"Tamam, babacım. Sizi hangi rüzgar attı buraya ?" nazik sesiyle sormuştu. "Hiç, öylesine geleyim dedim. Senin yanına gelmem için illa bir sebebe mi ihtiyacım var ? Alındım ama." gülerek konuşmuştu Kral Jeon. Onun bu lafına karşılık Jungkook'ta sesli bir şekilde gülmüştü.
"Tabii ki hiçbir sebebe ihtiyacınız yok. Ne de olsa ben sizin oğlunuzum. Beni istediğiniz zaman, istediğiniz yerde, hiçbir sebep farketmeden görebilirsiniz." Kral Jeon oğluna gururlu bir şekilde bakmaya başlamıştı. Oğlunun bu sözleri onun kalbini ferahlandırmıştı. Böyle bir oğula sahip olduğu için Tanrı'ya binlerce kez şükürler ediyordu.
"Biliyor musun, senin gibi bir oğula sahip olduğum için çok mutluyum. Bir tek oğlum var, o da sensin. Senin sayende hiçbir zaman ikinci bir evlat yaram olmayacak. İkinci bir evlata gerek duymadım, duymayacağım da. İyi ki varsın, oğlum." diyerek oğluna sert bir şekilde sarılmaya başlamıştı Kral Jeon. Aynı zamanda da gözleri dolamadan edememişti.
Çünkü onun geçmişi ister istemez gözlerünin önünde belirmeye başlamıştı. O nefret ettiği geçmişi.
~JeonDazai~
Aboooo bu geçmişte neler yaşamış aceba😱 hepsi gelecek bölümlerde😉 umarım bu bölümü beğenmişsinizdir! Hoşçakalın💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Gözler •Taekook&Omegaverse•
RandomBaskın alfa Kral Kim Taehyung, gördüğü baloda olan karşı krallığın prensi olan omega Jeon Jungkook'a aşık olur. Bu haber kısa bir süre içinde yayılır ve Kral Jeon'un kulağına ulaşır. Bunu öğrenen Kral Jeon, bundan hiç hoşnut kalmamıştı. Çünkü Kral K...