Onlarla birlikte okula doğru yola çıktık.Asla konuşmuyorduk ve ben geriliyordum.Her zaman yeni tanıştığım insanlara karşı böyleydim.Chan sürekli önüne bakıyordu,ben onlara.Hyunjin yol boyu Felix'i izlemişti.
aşık mısın lan
okula vardıktan sonra sınıfta olan kişiler onlarda göz gezdirdi.Cam tarafının en arkasında benle Chan,önümüzde ise sınıfın geri kalanı vardı.Orta sıraya doğru yerleştiler ve o sıkıcı okul başladı...
Şatoya dönerken yine ve yine konuşmamıştık.Ama bir şekilde samimi olmamız gerekiyordu.Böyle ilerleyemezdi...
Yemek masasında az da olsa onların konuşmak istediğini hissettim.
"Kaç yaşındasınız?" dedi Jeongin.Tek konuşan oydu.
"23" dedim."Sen?"
"22" dedi çekingen bir tavırla.
"23 ben de" dedi Chan.
Ardından diğerleri de yaşlarını söylediler.
Sohbetin geri kalanı ise kısaydı.Normal hayattan bahsetmişlerdi...
Duş alıp yatacağım sırada kapım çaldı.
"Gel?"
Kapı açıldı ve Chan'ın geldiğini gördüm.İçeri girdi."Hiç yalnız yatasım yok"
Gülümsedim.Bugün Cuma günüydü ve Chan cuma günlerinde asla yanlız yatmazdı.Küçüklüğüyle ilgili bir travması vardı.
"Gelsene" dedim ve yatakta yana kaydım.Yorganın altına girip yanıma uzandı ve yan döndü.Ben de yan dönerek elini tuttum.
"Ellerin" dedim."Çok güzel"
"çünkü" dedi."Sen tutuyorsun"
Elleri her zaman güzeldi ve ben her onun elini tuttuğumda böyle derdim(dik)
Chan diğer eliyle saçımı okşarken ben çoktan uyuya kalmıştım...
Nerede olduğunu bilmediğim bir koridorda öylesine yürüyordum.Hem karanlık hem sessizdi.Ayağımın ucuna sert bir cisim çarptı.Başımı eğip baktığım da Bir ceset olduğunu anladım.Ve bu ceset Chan'ın cesediydi...
"Hayır!"
Rüya gördüğümün farkındaydım.Rüya değil kâbustu.
"Seungmin?İyi misin bir tanem?"
Dedi Chan endişeyle.Yatakta doğrulup yüzüne baktım.
Bir şey demeden sıkıca ona sarıldım.
"Chan!Lütfen ölme!" Ellerimin titrediğini fark ettim.
Benim ona sarıldığımdan daha sıkı sarıldı.Sadece ellerim değil,tüm vücudum titriyordu.
"Titriyorsun" dedi kendini geri çekip.
Yüzümde ki yaşları sildim.Elini alnıma yasladı."Ateşin var" dedi.Kendimi yatağa geri bıraktım.Bir anda tüm enerjim gitmişti.
"Canım kalk lütfen.Banyo yapman lazım" dedi kısık sesle.
Onu duyuyordum ama asla kalkacak bir halim yoktu.
"S-sen yıka" dedim.
Normalde olsa utanırdım,ama şimdi utanmıyordum.Elin yabancısı değildi sonuçta.Ve cidden kalkamıyordum.
Chan derin bir nefes alıp ayağa kalktı.Üstünün hâlâ çıplak olduğunu gördüm.
Bir kolunu belime bir kolunu iki bacağıma dolayarak kaldırdı ve banyoya götürdü.
Klozete oturttu ve beni soymaya başladı."Ellerin buz gibi"
Chan kalkıp suyu açtı ve sıcak suyla elini yıkadı.Bu duygusaldı...
Külotumu çekinerek çıkarttı.Tekrar kucağına alıp küvete bıraktı.
**
Beni iyice yıkadıktan sonra sadece külotumu giydirdi ve örtünmemem gerektiğini söyledi.
"Ama üşürüm" dedim.Ben üşürken onun bilerek çıplak kalmasını kaldıramıyordum...
"Bana sarıl" dedi."Isınırsın"
Karnına dokundum.Banyods soğuktu ama şuan sıcaktı.Yavaşça üzerime yaslandı.Kolumla çıplak sırtını kavradım.
Benim bisexuel olduğumu biliyordu.İki sene önce uğradığım zorbalığı da.Fakat ben onun yönelimini bilmiyordum.
"Chan bir şey soracam" dedim üzerimde ki Chan'a.Yavaşça bana baktı."Sor"
"Senin yönelimin ne?" Dedim.
Derin nefes aldı."Erkeklerden hoşlanıyorum"
"Tamam" dedim ve yanağını öptüm.O da benim yanağımı öpüp başını boynuma gömdü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Real Love-ChanMin
Short StorySeungmin bir kraliyet ailesi çocuğudur.Chan ise küçüklükten beri ailesi kraliyette çalıştığı için orada kalmaktadır ve Seungmin'e küçüklükten beri arkadaşlık etmektedir.Taki babası,Seungmin'i başka biriyle evlendirene kadar...