Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın olur mu Çikilettalarım.
BU KİTAPTA GEÇEN KİŞİLER VE KURUMLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜ OLUP HER AYRINTISIYLA KURGUDAN İBARETTİR.
Keyifli okumalar!
TAYLOR SWİFT - DON'T BLAME ME
🌚
Yıl 2036Arkadaşlarımdan öğrendim, bugün dışarıda kar yağıyormuş.
Yine izleyemeyeceğim o kar tanelerini görememek bana acı veriyordu.
Tam hayattan ümidi kesmişken ve yaşamak için hiçbir sebebim yokken o soğuk yerde kulaklarım bir sesle doldu.
"Salen Kumru ziyaretçin var! "
Bir dakika , benim mi? İyide beni ziyaret edecek bir tane insan yoktuki. Sadece kardeşim Veyla var onuda Halam yüzünden gelemediğini varsayarsak başka kimse kalmıyordu. O zaman kimdi?
Ben kafamda kimin olabileceğini tartarken gardiyanın boğuk sesi düşüncelerimi böldü.
"Kardeşin değil, bu seferde gelmedi .Boşuna umutlanma!"
Kafamı kaldırıp tombul suratına baktım. Bence şansını zorlamasındı yoksa o umutları alıp ona başka birşey olarak gönderirdim de dua etsin kimin olduğunu merak ediyorum.
Tek hamlede ranzanın üst katından aşağı atladım. Elimle üstümü silkeledim. Parmaklarımı saçımdan geçirip tarak niyetiyle düzeltmeye çalıştım. Derin bir nefes aldım, tüm o sırada beni delirmişim gibi izleyen gardiyan, Berçem ve diğerlerini fark etmedim. Elimi iki yana açıp isyan eder gibi baktım onlara "Ne bakıyorsunuz be ilk defa ziyaretçim geliyor üstelik kim olduğunu bilmiyorum , belki beni kurtarmaya gelen yakışıklı bir prenstir !" Aslı'nın kıkırdadığını diğerlerinin böğürerek güldüğünü duydum. Bana sen iflah olmazsın Salen bakışı atıkklarına göre gidebiliriz , hadi kızım göreyim seni. Gardiyan bileğime kelepçeyi taktı, koluma girdi ve yürümeye başladı. İlerlerken yoldan saparak müdürün odasına doğru ilerlemeye başlayınca olduğum yerde durdum. Ben durunca oda durmak zorunda kaldı.Beni nereye götürdüğünün farkındamı bu?
"Ziyaretçin belki de seni kurtarmaya gelen bir prenstir Salen."
Mala bakar gibi suratına bakmaya devam ettim, Bir kaç saniye ne dediğini idrak etmeye çalıştım, durdum , durdum sonra tabiri caizse böğürerek güldüm. Evet resmen böğürdüm. Ne dediğinin farkındamıydı?
"Beni?...Kurtarmak?"
Gardiyan kafasını yana atıp bir ya sabır çekti. Tahammülü kalmamış olacak ki kolumdan çekerek yürümeye başladı.
Müdürün odasına geldiğimiz zaman kapıyı tıklattı içeriden müdürün gel sesini duyunca kapıyı açıp içeriye -beni de çekerek- girdi. Müdür beni görünce suratında kocaman bir gülüş oluştu, gardiyana kaş göz yapınca gardiyan bileğimdeki kelepçeyi açtı, sonrada odadan çıktı. Ben hâla etrafa mal mal bakıp benim suçum neeğğ bakışı atıyordum ki müdürün karşısındaki koltukta oturan Hulk bana doğru döndü, evet Hulk çünkü adam benim 5 katımdı. Takım elbise giyiyordu. Beni önce bir süzdü sonra memnun olmuş gibi sırıttı. Yüzyüze gelince ona olan öldürücü bakışlarımı görmüş olacakki hemen önüne döndü. Müdür gözleriyle sandaliyeyi işaret etmesine rağmen olduğum yerde durmaya devam ettim.
Mala bakar gibi baktığım için azıcık sinirlenmiş olabilirdi.
Eliyle salağa anlatır gibi önce beni işaret etti."Salen." Sonra koltuğu işaret etti. "Oturur musun?" Sinirlerimi şimdiden bozmaya başlamıştı bile , Allah bana sabır versindi. Bende onun taklidini yapıp önce koltuğu işaret ettim, sonrada kendimi. "Otururum tabiki." Deyip sinsi gülüşümü gösterdim sonrada yavaş , sakin adımlarla gösterdiği yere yürüyüp oturdum. Müdür derin bir nefes verdi ve benim karşımda oturan adama doğru döndü. Takım elbiseli adam ellerini birleştirdi, boğazını temizledi ve konuşmaya başladı;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİZGİNİN ÖTESİNDE
AventuraDünyada çıkan bir virüs ve virüsten kurtulmak için insanların gönderildiği bir ada...