Soobin
Tamam kabul ediyorum ben büyük bir aptalım. Bana ne söylerlerse söylesinler hak ediyorum. Ama herşeyi bir anda hatırlayınca kendimi bunca zaman kandırılmış hissediyordum. O bunu bilirken ben herşeyden habersizdim. Ve herşeyi hatırladığım o gün öfkem daha yeniydi. Ve ben o öfkeyi sıcağı sıcağına beomgyu'dan çıkarmıştım. Bir yerden sonra yaptıklarım sınırını aşmıştı ve ben bunu biraz geç anlamıştım.
Onu çok sevmeme rağmen çok da üzmüştüm. O yüzden şimdi bana ne yaparsa yapsın hak ediyorum.
Acaba...
Oda seviyor mu beni, benim onu sevdiğim gibi
Sevdiyse de, bu yaptıklarımdan sonra vazgeçmiş midir?
Ne olursa olsun onu geri kazanmak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Bunları düşünürken biraz durup arabaya yaslandım. Acaba geri mi dönseydim. Beomgyu okul değiştirdiği için onun yeni okuluna gelmiş çıkışta onu bekliyordum. Biraz erken gelmiştim onun çıkmasına henüz 19 dakika vardı.
Karşıda tanıdık tanıdık bir yüz gördüm kim olduğunu anlamaya çalışırken göz göze geldik. Sonra bir an hatırladım beomgyu'nun arkadaş grubundan biriydi. Ve beni fark etmiş olacak ki buraya geliyordu.
"Bay choi?"
"Merhaba beomgyu'nun arkadaşıydın değil mi?"
"Evet yeonjun ben"
"Bende soobin, memnun oldum yeonjun"
"Ben olmadım ama"
"Nasıl, ne demek istiyorsun?"
"Anlamadınız demek"
"Yani..."
"O zaman direkt konuya geçiyorum. Burada ne yaptığınızı az çok tahmin ediyorum. Ama gerçekten yeter beomgyu'ya daha fazla zarar vermeyin ona iyi gelmiyorsunuz o gün herşeyi beomgyu'yu aşağılayarak açığa kavuşturdunuz. Onu ne şekilde buldum beni aradığında olayın üstünden kaç saat geçmişti de anca kendine gelmişti. Bunları bilmiyorsunuz. Beomgyu tüm bunları unutur mu sanıyorsunuz?"
"Sanırım... Ben gitsem iyi olacak"
"Evet. bence de"
Diyecek birşey bile bulamıyordum. Kendimi savunamıyordum. Sanırım onun bana karşı olmayan hislerini en başta ben olmamasını sağladım. Arabayı nereye gitmem gerektiğini bilmeden sürüyorum. Sonra herşeyin başladığı o yer geliyor aklıma, ve gitmek istiyorum.
Sadece yine ve yine onu düşünmek için.
Kalbimin sızladığını hissediyorum sadece ona ihtiyacım var ve o bana o kadar imkansız kaldı ki ben yok olacakmışım gibi geliyor.
İçeri girer girmez gözüm de parti akşamı tüm güzelliği ile gülümserken ki hali ve onu arkama bile bakmadan odalardan birinde gözyaşları içinde bıraktığım geldi.
Oturacak bir yer seçtim kafamın daha da bulanıklaşması için tabiki bir içki istedim.
Yanıma bir kız geldi. Gereksiz. Geldiğimden beri bakışlarını üzerimde hissediyordum. Yanımdaki bar taburesine oturdu.
"Yalnız mısın?"
Ona hiçbir cevap vermedim. Yüzümü tutup kendisine çevirmeye çalıştı. Elini sertçe ittirdim.
"Git ve sürtüklüğünü başkasına yap"
"Ama ben senin sürtüğün olmak istiyordum"
"Bir rahat verseniz ölürsünüz değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOOGYU
FanfictionBeomgyu, İngilizce öğretmeni soobin'i pek sevmiyordu... Soobin ise öğrencisinin ondan birşey sakladığına inanıyordu.