Untold Witness

Bölüm 2:Hayaller

*Arkadaşlar tavsiye yada şikayetlerinizi aktarabilirsiniz lütfen hikayemi yayın teşekkürler.

Tony ılık rüzgar yüzünü nazikçe okşarken bir eli hala yürüdükçe sağ bacağına çarpan sarı çantanın kemerini kavramış suratında aptal bir sırıtışla önünde dikilen okula bakıyordu.Kırmızı tuğlalardan oluşuyor gibiydi ve bu ona oldukça hoş bir hava katıyordu bi grup genç yemyeşil çimenlerden oluşan bahçede oturuyor bazıları ise sadece yürüyordu birkaç kez dönüp ona bakmışlardı ama kimsenin cidden umurunda olmamıştı.Kafasını hafifçe yukarı kaldırdı ve gözüne gelen güneşi eliyle kapatıp tabelayı bir kez daha okudu Synd Lisesi o saçma kelimenin adını hala bilmiyordu doğrusu merakta etmemişti kasabanın adıydı işte o kadar.

Derin bir nefes aldı ve kıyafetlerinin düzgün olduğundan emin olup gözüne gelen beyaz saçlarını geri atıp içeriye adım attı.Kapıya doğru giden taştan yolda gözlerini gri kapıya dikerek yürüdü ve önüne geldiğinde içeriden bir öğrenci kapıyı açıp yanından geçti Tony ise sadece sağa bir adım atarak içeri girdi ve koridora göz gezdirdi.Koridor güzel ve temiz görünüyordu öğrenciler ise her okuldakiyle aynıydı şimdiden sporcular ve amigo kızları görmüştü.Kimseyle göz teması kurmadan müdirenin odasını aramaya başladı daha önce e-mail ve telefonla haberleşmişler ve kadın onu okula çağırmıştı.

Odayı bulması sadece birkaç dakika almıştı sonuçta okul bir labirent değildi aksine bir haça benziyordu.Tony kapıdaki adı yeniden okudu -Marys Mundi- 'garip bir soyadı' diye geçirdi aklından ve birden kapının camındaki görüntüyle nefesi kesilip geriye sendeledi.Kafasında kendine durmadan 'bu olamaz o sadece bir rüya' diye tekrar etsede o aynadaki lanet yüzün ona gülümsediğine yemin edebilirdi bu oydu rüyalarına gelip onu inciten kadın ama uyanıkken neden onu görüyordu?Sırtını dolaplara dayadı ve derin derin nefes almaya başladı tam o sırada kapının açılmasıyla görüntü yok oldu ve saçları sıkı bir şekilde topuz yapılmış kadın gözlüklerinin ardından Tony ye bakıp "iyi misin genç adam?" Diye sordu Tony ise kalp atışları yavaşlarken kekeleyerek kadına cevap verdi "e-evet bayan mundi iyiyim sadece herneyse önemli değildi" kadın gülümsedi ve bir adım atıp çocuğu süzdü "seni daha önce görmedim sen e mail atan çocuksun değil mi adın neydi...Tony" hayalini kurduğu bir şeye bu kadar yakın olmak kafasından duman kadını çekip almıştı hemen doğruldu ve gülümsedi "evet ben tony kayıt için gelmiştim buradan mezun olmak için sabırsızlanıyorum" dedi ama kadının yüz ifadesi hüzünlü bir hal aldı ve arkasını dönüp odasına girdi Tony de çekingen adımlarla arkasından gitti.Kadın iç çekerek sandalyesine oturdu ve çekmecesini açıp bir dosya çıkarttı ve masaya koydu "seninle konuştuğumuzda dilekçe alamıyacağını söylemiştin biliyorum ama ne yazıkki eski okulundan geçiş için bir dilekçe almadan seni buraya nakil etmemizi imkanı yok Tony,üzgünüm ama sorunun ne ise bunu çözüp kağıdı alman gerekicek" dedi.

Tony nin gülümsemesi birden hayal kırıklığına uğramış ve yalvarır bir hale döndü "hayır hayır bir yolu olmalı bayan mundi okuluma dönemem bir yolu olmak zorunda" dedi kelimeler ağzından o kadar hızlı dökülmüştü ve o kadar çaresiz duruyorduki kadın yardım edebilse bunu kesinlikle yapacağına emindi ama onunda elinden bir şey gelmezdi "sana verebileceğim en iyi tavsiye eğer kağıdı alamıyacaksanda üzülmemen burada senin gibi gençler için birçok iş imkanı var" dedi.

Tony göz ucuyla önünden geçtiği dükkanın aynasından kendini gördü.Yavaşça cama doğru döndü ve kendine baktı çanta eksikti ah tabi ya onu okulun çöplüğüne fırlatmıştı gömleğinin düğmelerinden biri açılmış ve pantalonunun içinden çıkmışlardı siyah ayakkabısının ön kısmı açık bir kahverengi tonundaydı ve bu rengi veren taş ayakkabısının kenarınada küçük bir çizik atmıştı.Ucu kırmızılaşmış ve onu iyice komik hale getiren burnunu çekti ve saçlarını eliyle düzeltip gözlerini sildiği sırada zarif kollar arkasından bedenini sardı ve kabuslarının sesi kulağına fısıldadı "üzgünüm Tony hayat çok acımasız değil mi?" tony nin kalbi o kadar acıyorduki korkup paniklemeyi bile becerememiş sadece yutkunarak camdan görünen yansımasına ve artık arkasından az çok görünen duman kadına bakmıştı "git başımdan sen gerçek bile değilsin" dedi yorgun bir sesle "ah ben gerçeğim Tony hayatındaki çoğu şeyden daha gerçeğim diye fısıldadı kadın ve yavaşça yok olurkan genç sarışın bir kız camına baktığı dükkandan çıkıp bir ilan astı.

Tony ilanı okuyunca en sonunda nerenin önünde durduğuna göz gezdirdi bir bar...önünden bir kaç kez gezmiş olsada sabahları onca ışık kapalı olunca burayı tanımak imkansız hale geliyordu 'ne çıkarki madem okula giremiyorum bende çalışır kızların dilinden kurtulurum' diye düşünüp hızla içeri girdi.