~Güneş'ten~
Sabah kalktığımda arkamdan "Günaydın" diyen bir ses duydum.Bu ne Deniz ne de Kaan'lar ın sesine benziyordu.Arkama dönmekten korkuyodum. Önüme baktığımda kapım açık olduğunu gördüm.Tam bunların ne olduğunu düşünürken.Arkamdan bir daha ses geldi.Artık dayanamadım.Ve yanımda duran çalar saatimi tek bir hamle ile arkamdaki kişiye fırlattım ve kapıya doğru yöneldim.O sırada arkamdaki kişiyi gördüm.Bu kimdi ki? Acayip bir adam. Ayrıca nasıl girmişti buraya? Benim odama?
Üzerime doğru yürüyordu.
-"Gelme , yaklaşma bana, sen kimsin"diye haykırmaya başladım ki kendimi duvarda kaçacak yer yok olarak buldum.Ve ağlamaya başladım.Topallayarak gelmesi bana bir avantaj olduğunu anladım. Ve kapıdan hızlıca çıktım. Merdivenlerden indim her yer duman içindeydi. Ve az ilerde Herkesi bayılmış halde buldum.Ev resmen yaniyordu. Çaresizlikten ayaklarima birsey bile giyinmeden sokağa çıktım. Bütün kapıları var gücümle tekmeliyodum. Yardim istiyordum.Ve birkaç komşu kapılarını açıp bana ne olduğunu soruyorlardı sesimin kısıldığını anlamiştim.Ve onları ellerinden hızlıca tutarak eve doğru çekiyorum ki daha çok alevler yükseldi ve herkes evin önüne geldi.Çok korkuyodum evden nasıl kurtulduğumu oradaki komşu hanımlara anlatıyodum.Daha sonra itfaiye geldi ve içerideki Deniz, Kaan,Yaren'i çıkardılar. Hâlâ bayilmis bir haldelerdi ambulanslara bindirdiler.O sırada içerideki sinsi adamı da ambulansa kaldirdiklarini gördüm.Ve herkese onun "işte benim odamdaki o adam" olduğunu söyledim.Beni de Deniz'in ambulansina bindirdiler. Deniz'in yanında kendimi tutamayip ağlamaya başladım.Onun o hali içimi kahrediyodu. Saçlarını oksamaya başlamıştım.Ambulansdaki hemşire bana:
-"Herhalde bey efendiyi çok seviyorsunuz. Umarim birbirinize kavuşursunuz."dedi.
O sırada ambulans durdu ve arka kapıları açıldı. Hızlıca sedyeler birer ikişer hastanenin acil bölümüne kaldırılıyorlardı.Benim sadece yüzümde ve dizlerimde çizikler vardı.Beni de dinlenme odasına aldılar.Ama ben dinlenmek istemiyordum ki? Ben sevdiklerimin yanında olmak istiyordum. Yatakta bu olayları düşünürken uyuya kalmıştım. Ben uyurken onlara gerekilenler yapılmış ve birer odalara çıkarmışlar.Uyandığımda beni Deniz'in yanına götürmelerini istedim.Ve beni Deniz'in odasına çıkardılar. O da beni ayakta bekliyordu. Gördüğüm gibi boynuna yapmıştım.O da bana sarılıyordu.Ben ona o da bana birbirimize birseyler anlatmaya çalışıyorduk ama sesimiz kısıldığı için anlatamadık.Biz konuşmaya çabalarken kapıyı biri tıklayıp içeri girdi.Bu bir polisti bize olay ile ilgili sorular sordu ve cevapladık.Polis bana dönüp:
"Güneş hanım odanızdaki o gizli şahıs son günlerde aradığımız kaçak bir hırsızdı.Size bir şey olmaması şans eseri olabilir.Sayenizde tutuklandı."dedi ve ağzım açık kaldı.Birkaç saate kalmadan hepimiz taburcu olduk.Ve oradaki komşumuz Nehir teyzenin ısrarları sonucu 1 günlüğüne onda kaldık.Yazliğin tekrar yapılmasını polislerle görüştük ve yapımı tekrar olacağını duyduk.Yazlığın yapımını beklemek istemediğimiz için evimize geri dönmeyi kararlaştırdık.Ve uçak ile havaalanina kadar gittikten sonra çağırdığımız bir arkadaşın arabası ile evin yolunu tuttuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Aşk
Novela JuvenilOnlar kendi kabuğunda yaşayan iki insan. Aslında başından beri birlikteydiler. Zaman akıp giderken onlarda gitti. Onlar için mutluluk "17 Nisan 2008" yılında kalmıştı. Onlar annesizliğin ve babasızlığın acısınını çekerek büyüdüler. Artık yeni bir ge...