Masamın yanında duran adamı dikkatlice incelediğimde kumral saçlı, mavi gözlü ve yaklaşık 187 boylarında olduğunu fark ettim. Adam gülümseyip "Merhaba Güneş Hanım nasılsınız?" Diye sordu. Adamı daha önce görüp görmediğim hakkında çok fazla düşünmedim. Eski bir müvekkilim olduğunu düşündüm, hata yaptım. "Teşekkür ederim, iyiyim siz nasılsınız?" Diye kibarca sordum , gülümsedi çenesinde hafif bir çukur oluştu. "Bende iyiyim teşekkür ederim." Sonrasında adamın telefonu çalmaya başladı ve bana iyi günler dileyip yanımdan ayrıldı. O ayrıldıktan bir kaç dakika sonra Esmeray yanıma geldi.
Esmeray, siyah mini bir etek ve beyaz bir sweatshirt giymişti. 170 boylarında, köyü kahverengi gözlü,siyah saçlı bir kadındı. Karşıma oturdu " Burayı çok aradın mı? Yabani ormana getirmişsin bizi." Diyip güldü. "Neden öyle diyorsun ikimizde işimizden dolayı oldukça yoğunuz ve böyle sakin olan mekanlara gelemiyoruz. Hem kötü mü? Biraz kafa dinleriz." Dedim. "Tamam, Güneş bir şey demedim say."
Garsona siparişlerimizi verdik. Bu sırada Esmeray 'ın telefonuna mesaj geldi. Mesajı okudukça kaşlarının çatılması ve sesli nefes alıp verdiğine göre onu çok sinirlendirecek bir şey olmuş olmalıydı, ve onu bu kadar sinirlendirecek en iyi kişi elbette ki sevgilisi Ozan'dı. Çünkü ozan umursamaz herifin tekiydi ya da Esmeray'ı sevmiyordu. Benim için ikinci ihtimal daha kuvvetliydi.
Ozan istediği gibi bir kadınla konuşabilirdi, ama Esmeray bunu yapamazdı. Yaparsa çıkacak kavgaları tahmin bile edemiyordum.
Telefonu sert bir biçimde masaya koyup, derin bir nefes aldı. "Bence onu terk etmelisin." Dedim.
"Geçen hafta ki doğum günümü hatırlıyorsun değil mi?" Elbette ki hatırlıyorumdum. Esmeray doğum gününü kutlamak için ona sürpriz bir doğum günü partisi hazırlamıştım. Aslında bu partiyi Ozanla birlikte hazırlamayı teklif etmiştim ama ilgilenmemişti. Üstelik doğum gününe de gelmemişti. Esmeray'ın doğum gününde ağlarken ki hali aklımdaydı.
Esmeray cevabımı dinlemeden devam etti. " Bana çok önemli bir ailevi tartışma çıktığını bu yüzden gelemediğini söylemişti. Meğerse kardeşi gibi olan kızla akşam yemeği yemekle meşgulmüş paşamız." Esmeray bunları söylerken ne kadar gülümsese de sesi titriyordu. "Benim güzeller güzeli arkadaşım bu çocuğa gösterdiğin anlayış ve taviz yetmez mi artık bir bırak artık şu çocuğu bunu sana kaçıncı yapışı? Seni böyle kaçıncı ağlatışı?" Dediklerim doğruydu Ozan , Esmeray'ı her zaman kelimenin tam anlamıyla yedekte biri gibi görüyordu.
Esmeray göz yaşlarını silip gülümsedi. "Bir gün aşık olursan işte o zaman beni anlayacaksın." Güldüm. "Ben benim özgürlüğümü kısıtlayıp bana iyi gelmeyen birini hayatımda hemen çıkartırım." Esmeray alayla gülüp, "Aşık olduğun zaman tekrar konuşalım."
Bunları konuştuktan sonra çok konuşmamıştık. Esmeray muhtemelen artık ilişkisini gözden geçirmeye başlamıştı. Sonrasında bende evime döndüm. Kendime aynada baktığımda omuz hızamda olan sarı saçlarım,koyu kahverengi gözlerim, ve 169 boyundaydım,27 yaşındaydım. Genelde güzel olduğum söylenirdi.
Ev işlerini hallettikten sonra kapımın önüne çıktığımda karşı dairenin kapısının önünde sabah kahvaltıda bana selam veren adamı fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Mahkemesi
Teen FictionGüneş Arslan mutlu ve başarılı bir kadındı onunla tanışana kadar