3

187 11 8
                                        

Bana gülümseyip iyi akşamlar "Güneş Hanım " bende ona karşı gülümseyip "iyi akşamlar" duraksadım, nasıl hitap edeceğimi bilemedim. Adam bozuntuya vermeden gülümseyip Barkan, Barkan Soykan. Siz Rüya Hanımın adam bitirmeme izin vermeden devam etti. Evet oğluyum bir kaç saniye öylece bakıştık. Bu bakışma artık çok saçma olmaya başladığı için iyi geceler dileyip eve geri girdim.

Üniversite okurken hocamın bir sözünü hatırladım. Kendi hayatınızı geçmişinizi neden bir mektup yaşamıyorsunuz. O mektubu yazarken ne hissettiğinizi de yazmayı unutmayın lütfen ve bu mektubu bir kaç yıl sonra okuyup ne kadar değıştığınızı kendi gözünüzle görün. Odama gittim, odam geniş bir çift kişilik yatak ve yatağın sağ tarafında büyük bir giyinme dolabı vardı. Pencerem hemen yatağımın sol tarafinda kalıyordu penceremde nergislerim vardı. Sarı ve beyaz özellikle bu kış mevsiminde ayrı bir güzel oluyorlardı. Yatağımın hemen karşısında olan çalışama masama oturup kağıt ve kalem çıkardım.

Güneş Arslan
Orta gelirli bir ailede doğmuştu. Çocukluğuyla ilgili en net hatırladıgı şey kesinlikle anne ve babasının tartışmalarıdır.Belki de bu yüzden boşanma avukatı olmuştu kim bilir?Bir erkek kardeşi vardı, ama artık yoktu. Bir kaza ondan kardeşini koparmıştı. Kim çarpmıştı,bilmiyordu öğrenmekte istememişti. Sürücünün bir uyuşturucu bağımlısı olduğunu biliyordu. Kazada sonra yapılan testlerde kanında yüksek dozda uyuşturucu tespit edilmişti. Dava sonucunda 7 yıl hapis cezası almıştı. 6 yıl önce olmuştu bu kaza Güneş 21 yaşındayken. Kardeşi Umut ise daha 18 yaşındaydı. Güneş o günü çok net hatırlıyordu. Gece saat 1:42 bir telefon annesinin ağlayan sesi Umut diyordu sesi titriyordu. Umut öldü diyordu . Güneş ilk başta ne dediğini tam olarak kavrayamadı. Hem ne diyordu o Umut ölmüş olamazdı Güneş 'in umuduydu. Anne ve babasının evliliği hiç bir zaman güzel olmamış zaten görücü usulü evlenmişler. Onlarda diğerleri gibi çocuk olursa evlilikleri düzelir,birbirlerini severler sanmışlar. Mallesef ne birbirlerini ne de çocuklarını sevebilmişler. Çocukları olduktan sonra kavgalar büyümüş, sadece sözlü kavgalarla sınırlı kalmamış. Umut ve Güneş birbirlerini büyütmüşlerdi. Umut'u kaybetmek Güneş'in de içindeki her zaman hayattan umutlu olan yanını kaybıydı. Bunu kabullenmek için terapiye gitmişti ne kadar kabullenebildiği ise meçhuldü. Terapiye gittiği yerde Esmerayla tanışmıştı. Esmeray, Ozanla çift terapisine geliyordu, ne kadar işe yaradığı ayrı bir tartışma konusu. Umut'un ölümünden sonra günleri aynı gibi geçmeye başlamıştı. Bazen günlerini bile karıştıyordu.

Umarım bu mektubu ilerde okuyan kadın çok mutlu ve huzurlu olur.

Aşkın Mahkemesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin