Yuta, Seokmin'in ellerine dokundu, geri çekilmek için izin istedi ve iri adam bu fikre karşı inledi ama sonunda Yuta'nın kafasını yavaşça yukarı kaldırdı.
Seokmin kendini Yuta'nın ağzından çıkarmayı bitirdiğinde, kalın bir tükürük ipliği onların arasında gözle görünüyordu. Japon oğlan zorlukla nefes alıp hâlâ ona bakıyordu.
"Çok lezzetlisin Seokmin." Yuta alt dudağındaki tükürüğü silerek zayıf bir sesle konuştu. Seokmin tarafından çok iyi karşılanarak geri döndü ve kucağına oturdu.
Seokmin kollarını onun ince beline doladı, tenlerinin birbirine sürtündüğünü hissetti. "Tadına bakmak ister misin?" Cevap vermesine zaman tanımadı, dilini adamın ağzına soktu.
Ardından geriye çekilip prezervatifi adamın sert sikine geçirdi.
"Peki... Bu nasıl çalışacak?" Seokmin yakınlıklarından dolayı sessizce sordu. Yuta kahküllerinin altından ona baktı ve olasılıklarını ve bildiği tüm pozisyonları değerlendirdi. Ayrıca Seokmin'in bir erkekle seks konusunda ki deneyimsizliğini ve her iki taraf için de işleri kolaylaştıracak şeyleri de düşündü.
“... Hadi köpek pozisyonunda yapalım.” Yuta cevap verdi, şaşkın Seokmin'e son bir öpücük verdi ve kucağından inerek biraz utangaç bir tavırla başka tarafa baktı.
Yuta dizlerinin üzerinde Seokmin'in yastıklarına doğru yürüdü, kendini desteklemek için yastıklardan birini kalçasının altına yerleştirdi ve kıçını kaldırdı. Bacaklarını açtı ve dirseklerinin üzerinde doğruldu, mükemmel bir açıya sahipti ve o ana kadar hareket etmeden sadece sahneyi izleyen Seokmin'e açıktı.
Yuta, onun ifadesine bakmak için başını çevirmeye cesaret edemedi ve onu tatlı bir şekilde bekledi.
Bu arada Seokmin onun yüzünden zihinsel bir çöküntü yaşıyordu ve bunun imkansız olduğunu düşünse de sikinin eskisinden daha fazla sertleştiğini hissetti.
Dudaklarını yalayıp birkaç kez daha yutkunmak zorunda kaldı, sonunda diz çöküp uzun süredir yatağında unuttuğu kayganlaştırıcıyı aldı. Japon oğlanın küçücük bir beli ve yuvarlak biçimli bir kalçası vardı ve gerçekten de şirindi.
Yuta'ya yaklaştı ve tam arkasında durdu.Yuta kıçında bir nefes hissettiğinde gerildi ve buz gibi parmaklar uyluğunun iç kısmına doğru kayarken, nefesi kesildi. Ardından parmaklar yumuşak kalçasını çekiştirerek deliğini ortaya çıkarmıştı.
Seokmin her şeyi gerçek bir merakla ve mümkün olan en büyük ilgiyle karşıladı."Biraz sıkı görünüyor," diye mırıldandı ve parmağını söz konusu deliğin yakınında gezdirdi. Yuta kulaklarının yandığını hissetti ama utansa bile Seokmin'i kızdırmak için hiçbir fırsatı kaçırmazdı.
"Belki yeterince büyük değilsindir."
"Kapa çeneni ufaklık." Seokmin homurdandı ve Yuta gözlerini kapattı, sesindeki sertlikten tüm vücudu titriyordu, deliği Seokminin gözlerinin önünde kasılıyodu. Daveti kabul eden Seokmin parmağını oğlanın içine itti, eklemi kolayca içeri girdi.
Yuta şaşkınlıkla sarsıldı ve ona bakmak için yüzünü omzunun üzerinden çevirdi.
Seokmin hala konuşuyordu. "Gerçekten de," oğlanın deliğinde parmağını kıvırdı. "Bu dar."Yuta gözlerini kırpıştırdı, kendinden geçmiş hissediyordu ve Seokmin'in hareketinden tahrik olmuştu.
"Tabii ki Seokmin" Yuta sesini sertleştirerek kalçasını onun parmağına doğru hareket ettirdi. “Senin için hazırlanmak için dört parmağımı içeri sokmam gerekti. Belki de yeterli değildi." Anlamlı bir şekilde söyledi ve Seokmin kıkırdadı.
"Ellerin çok küçük Yuta."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arsız↝ Yuta,DK
Fanfiction"Eşcinsel olsaydın beni siker miydin?" Seokmin kendi tükürüğünde boğulurken Yuta şımarık bir şekilde sordu.