Changbin: Rica ederim.
Seungmin: Adel yemeğin bittiyse hazır mısın?
Adela: Ne için?
Minho: Gözünü ağrıtacak Flashlara.
Adela: Ah, bilm-
Birisi elimden tutup, neresi olduğunu anlamadığım bir yere getirdi. Tanımadığım biri diye düşündüm ama değildi. Karanlıkta göz gözü görmüyordu.
Adela: Kimsin!
X: Sus ve bana katıl bebeğim. Çok zevkli olacak güven bana.
Adela: Bırak beni be! Sen kim oluyorsun da, Haysiyetsiz!
X: Ben bu lafları çok duydum artık işlemiyor. Benim ol istiyorum DUYDUN MU BENİ!
Adela: Bak... Ağzımı açtırma Gelecekte taşıdıkları tabutun bile kalmaz. Hem beni tanıyorsundur. Dövüş sanatlarında Dünya birinciliklerim meşhur. Şimdi çek git burdan.
X: Tamam tamam sakin, Maskemi açmamı ister misin?
Adela: Elbette açta kamera görsün o tipsiz, boş suratını.
X: Birazdan öyle der misin bilmem. Ellerime geldin madem.
Adela: Yoksa sen..
Maskesini çıkardı Yabancı, hiç kimse göremezdi. Dedim ya zifiri karanlıktı ortam. Ama ben ve o birbirimizi her zamankinden daha iyi tanışmıştık.
Adela: Woojin?
Woojin: Ta kendisi hanımefendi.
Adela: Her zaman ki gibi bir piç kurususun. Bi değişiklik yok.
Woojin: Sadece sana sapığım bebeğim.
Adela: Laflara bak, beyinsiz salak.
Woojin: Şimdi gel ve bana katıl karıcım.
Adela: Hah, karıymış. Kölen bile olmam senin bırak karın olmayı.
Woojin: Bi zamanlar böyle demezdin hayatım hm. Ne değişti?
Adela: Çok şey! Senin hayatında barınmayan güzel şeyler.
Woojin: Öyle mi?
Adela: SİKTİR GİT WOOJİN. SENİN İSMİNİ DAHİ ANMAK İSTEMİYORUM. BİR DAHA HAYATIMA DAHİL OLURSAN, BANA GELEN AYAKLARINI TEK TEK KESERİM DUYDUN MU!
Minho: ADEL NERDESİN! HEY.
Chris: ADEL SES VER HADİ GÜZELİM.
Hyunjin: ADEL ŞOK GEÇİRİCEM GELMEZSEN HADİ!
Adela:.....
Minho: Lan koskoca adamlarız, kimse de bi bok yok mu?
Hyunjin: Bende Flash var olur mu?
Minho: GİRMEDEN DESEYDİN YA!
Chris: Bağırma çocuğa Lee.
Minho: Tamam.
Yerde yatan bir beden vardı ancak ölü olsaydı kanlar vs. olmaz mıydı? Yaklaştıkça ne olduğu belirgin hale gelmişti.
Minho: BULDUM, BU TARAFA GELİN.
Güzelim, aç gözlerini hadi. Senin o güzel yüzün yok olmasın lütfen. Adel'im lütfen hadi bırakma beni.
Chris: Hah geldik, nabzı ne durumda.?
Minho: Durmamış!
Hyunjin: Oh şükürler olsun.
Minho beni kollarının arasına aldı. Arada yüzümü sallıyordu. Birde yanıma Chris gelmişti. Dizlerinin üstüne çöktü.
Chris: Hadi Adel, lütfen bırakma bizi. Aç gözlerini hadi.
Hyunjin: Burnuna keskin bir şey koklatın. Ayılacaktır eminim!
Minho: Bir şey olmasın kıza.?
Hyunjin: Hayır, küçükken bana böyle yaparlardı.
Chris: Minho, parfümün yanında mı?
Minho: Her zaman, Hyunjin burnuna sıkmalı mıyım?
Hyunjin: Yaklaştır burnuna.
Chris: Çok yaklaştırma, o zaman hiç ayılmaz.
Minho: Hadi yavrum, hadi güzelim. Seni bekliyorum hadi.
Fısıldaması yavaş yavaş kulaklarıma doluyordu. O narin ve hoş sesi..
Minho: Uyandı!
Chris: Ah, şükürler olsun.!
Minho: İyi misin Adel?
Adela: O mırıltıyı kim söyledi.?
Chris: Ne diyorsun, anlamıyorum Adel?
Adela: "Hadi güzelim, seni bekliyorum. Beni bırakma" diyen kimdi?
Minho:...
Chris: Ah, herneyse. Bi yerinde bir şey var mı?
Adela: Sırtım ağrıyor ve uyuştu sanırım.
Hyunjin: Sırtında iğne var!
Adela: Hyunjin korkutma ne iğnesi?
Hyunjin: Sizde bakın, çabuk!
Minho: Chris bu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Jealousy Boyfriend ~Ot8~
Teen Fiction-Sen benimsin.. -Hiç bir zaman öyle olmadım.
