Bu gün bandajımı açacaktık, yoongi ile oturduğumuz da yavaşça açtı, ellerini yanaklarıma koyarak anlımı öptü.
"Hazırmısın?"
"Evet, heyecanlıyım"
"Eğer korkarsan-"
"Yoongi, hadi, görmek istiyorum"
Ellerini çektiğinde aynaya döndüm, çizik incecikti ve kısaydı, gözüm solmuş ve kahve rengiliğini yitirmişti, elimi gözümün üstüne koydum ve izin üzerinde gezdirdim.
Yoongi'ye baktığımda korkarak bakıyordu, ona dönerek güldüm, ikimizinde sol gözünde çizik vardı ve sadece sağ gözümüz görüyordu.
Boynuna sarılarak dudaklarını öptüm.
"Güzel görünüyorum"
Gülerek anlımı öptü.
"Çok güzelsin bebeğim, tanrının çocuğusun"
Anlımızı sürttüm.
"Yoongi, başka bir yaşamda yine beraber olurmuyuz?"
"Oluruz, sensiz bir yaşam ölüme eş değer"
Gülerek yanaklarını tuttum.
"Bir birimizi bu izlerimizden tanıyalım, ama iki gözümüz de görsün, sen yarım hissetme ve mutlu ol"
Gözleri dolduğunda avucuma dudaklarını bastırdı.
"Ben senin ile tam'ım bebeğim, yeter ki sen benim yanımda ol"
Sıkıca sarıldığımda belimi okşarak boynumu öptü, elimi saçlarına koyarak okşadım.
"Ben her zaman senin yanında olucam"
Dudaklarını öptüğümde güldü, kapı çaldığında geri çekildik, sinir ile nefes aldığında yanaklarını tuttum.
"Çok tatlısın"
Burnunu öperek kucağından kalktım, kapıyı açtığımda asker konuştu.
"Kral,prens yoongi'yi taht odasında bekliyor"
Kafamı salladım, kapıyı kapatarak yoongi'nin yanına oturdum.
"Baban bekliyor"
Kalktığında anlımı öptü.
"Burada bekle"
Kafamı salladığımda gülerek baktı, gittiğinde uzandım ve gelmesini bekledim, sonsuza kadar bu oda da birlikte kalabiliriz gibi hissediyordum.
Neredeyse uykuya dalacak iken kapı açıldı, kalkarak gözümü ovdum, yanıma oturduğunda ona dönerek sarıldım.
"Ne oldu?"
Derin bir nefes aldı.
"Annem, evlenmemi ve krallık bağlarını güçlendirmemi istiyor, babam bizi bilmesine rağmen annemi destekliyor"
Kendimi gülmeye zorladım ve yutkundum.
"Ailen haklı yoongi, sen bu ülkenin varisvarisi sin"
"Hoseok, sakın saçmalama"
"Saçmalamıyorum, belki de bu dünya da birleşemeyeceğiz"
Kafamı eğdiğimde çenemi tutarak kafamı kaldırdı, anlımı öperek parmağını çene çizgimde gezdirdi.
"O zaman biz de beraber ölürüz"
"N-ne, yoongi-"
"Anne ve babam ile konuşucam, eğer red eder ve üstüme gelirler ise başka şansım yok, ya sen ya hiç"
Boynuna sarılarak anlımı bastırdım.
"Ya sen ya hiç"
Saçlarımı öperek sıkıca sarıldığında derin bir nefes aldım, ya bir olacaktık ya da bir ölecektik.
/+/+/+/+/
Her zaman mutlu son yazmayayım dimi LDCCKVLGVKFFNLLFPCK