Alex
Ofiste saatin tik tak sesleri ve bunaltıcı yaz sıcağıyla birlikte koltuğuma oturmuş önemli bir dosyayı inceliyordum.Daha fazla dayanamayıp ayağa kalktım ceketimi de alıp hızlıca arabaya bindim.O sırada aklıma Ava geldi lanet yakamoz gözler, benim yakamozumdu.Hemen telefonumu elime alıp Ava'yı aradım.Meşgule atmıştı bekleyemezdim içimdeki dürtü içimi rahatsız etmeye başlamıştı hemen mesaj yazdım
~Ava bir sorun mu var
~Pek sayılmaz sadece abim evde ve biliyorsun aramız pekde iyi değil.
Derin bir iç çekerek
~"Biliyorum,biliyorum"dedim
~Ne için yazmıştın
~Bana yemeğe gel
~Çok isterim
~6 uygun mu
~Evet uygun akşam görüşürüz
~Görüşürüz
Eve varmıştım hızlıca girip odama doğru ilerledim. Telefonu bırakarak altına bir eşofman giyip üstüme birşey giymedim bu sıcakta her kıyafet bedenimi yakıyordu.Eve her gün temizlikçi geldiği için temizlik yapmaya gerek yoktu ama yemek yapmam lazımdı.Aklımda biftek,salata,spagetti,ve en önemlisi kırmızı şarap,tatlı olmayacaktı.Tatlı yerine başka pilanlarım vardı.Ava
Alex'in beni yemeğe davet etmesi karnımdaki kelebeklerin coşmasına yetmişti.Ne kadar abimden izin almama gerek olmasada ortalık bir karmaşaya dönüşmesinin önüne geçmeliydim.Ah!Evet Betty aklımda şimşekler çakmaya başlamıştı bile,evet abim Betty'e hayır diyemezdi.
-Betty
-Efendimm
-Gelsene bi
Yavaş adımlarla odama girdi yüzünde biraz merak biraz da endişe kırıntılarına rastlayabilirdiniz.Uzatmaya gerek yoktu.
-Betty biriyle görüşüyorum
-Aman Tanrım bu çok güzel
-Ve bugün beni akşam yemeğine davet etti ama abimle aramız gergin biliyorsun dahada gerilmesini istemem onu dışarıya çıkmaya ikna edebilir misin
-Elbette birşeyler yapabilirim ana söz ver her şeyi anlatacaksın.
Boynuna hızla sarıldım
-Teşekkür ederim söz anlatıcam.
Gülümsedi ve abimin yanına doğru odadan çıktı.Aşağıdan fısıldaşmaları duyabiliyordum.Betty merdivenleri hızla tırmandı
-Tamamdır
Koşup yanağına bir öpücük kondurdum."Bitanesin"
Güldü "hadi git hazırlan.Giyinne odama doğru ilerledim.Dolabımda duran ve özel günler için sakladığım beyaz elbisemi giymeye karar vermiştim.(Elbise bu diye düşündük siz farklı düşündüyseniz ondan devam edebilirsiniz)
Elbisenin altına inci süslemeli bir ayakkabı giyecektim.Takı olarak ayakkabımla uyumlu bir inci kolye taktım.Hazırlanırken kapının kapanma sesini duymuştum demek ki çıkmışlardı.Hemen aynanın karşısına geçtim.Hafif bir makyaj yaptım ve hazırdım.Saat 16.30'u gösteriyordu.6'ya daha çok vardı.Ama gitmeye karar verdim hem yardım ederdim.Düşüncelerimi bölen bir bildirim sesiydi elime telefonumu aldım.Alex mesaj atmıştı şoförünün numarasını atmıştı.Hemen şoförü arayıp. Beni almasını söyledim. Şoför tam 15 dakika sonra kapının önüne araba geldi aşağı inip arabaya bindim araba lüks bir arabaydı içi siyahlarala donatılmış konforlu ve modern bir arabaydı şoför de tatlı bir adama benziyordu 40-45 yaşlarındaydı beni çok sevecen bir şekilde karşıladı samimi olması hoşuma gitmişti doğrusu,yaklaşık 20 dakika sonra alexin lüks evin önüne geldim şoför kapıyı açtı ve arabadan indim şoföre teşekkür ederek kapıya doğru ilerledim ve nazikçe kapıyı çaldım ev çok sessiz derken Alex evin kapısını açtı.Beni gördüğüne şaşırmış gibi bakıyordu
-Ne o başka birini mi bekliyordun.
-Hayır,sadece saat daha 17.05 çok erken gelmişsin
-Yardım ederim diye düşünmüştüm.Dayanamadım
Derin düşüncelerdeymiş gibi mırıldandı
-Çok güzelsin yakamoz
Yanaklarım kızardı Alex'te elini yanağıma koyup ufak bir şekilde okşadı.
-Yapabildin mi yemekleri
-Yapıyordum makarnanın sosu ve salata kaldı.
Başımı olumlu şekilde salladım o sırada kapının önünden çekildi ve içeri girmeme izin verdi.Mutfağın yerini bildiğim için hemen oraya doğru ilerledim.Bifteğ'in mükemmel kokusu burnuma ulaştı.Derin bir nefes alıp dolaba ilerleyip salata malzemelerini çıkardım tezgaha koyup yıkayacaktım ki ellerimi yıkamadığım aklıma geldi.Alexe dönüp "Alex lavabo neredeydi?" Bana doğru dönerek "Girişin solundaki koridorun en sonunda ki beyaz kapı"
-Teşekkürler diyip banyoya ilerledim
Bu bahaneyle evi inceleme fırsatımda olmuştu. Duvarlarda ihtişamlı tablolar duvarın rengiyle mobilyaların uyumu kusursuzdu.Lavaboya girip ellerimi yıkayıp mutfağa geri döndüm.Bonfileleri tabağa koymuş sunum hazırlıyordu.Onu yemek yaparken izlemek hoşuma gitmişti.Daha fazla Alex'i gözlerimle taciz etmeyi bırakıp Mutfağa salata malzemelerinin bulunduğu tezgaha döndüm.Bıçağı elime alıp sebzeleri ince ince doğruyordum.Doğrama işini bitirdikten sonra Salataya sos hazırlamaya başladım.
-O kıyafetlerle iş yapmak kolay mı prenses
"Çokta değil" diye mırıldandım.
Onun kıyafetlerinin yanında gerçekteyse çok şık duruyordum.Alex'in altında siyah bir eşofman ve üstündede siyah bir tişört vardı.Ben ise çok süslü giyinmiştim.Ben rahat edemesemde onun gözlerinin bayram ettiğime neredeyse emindim.Uzun Bir süre etraf çok sessizdi,ikimizde konuşmuyor sadece arada bir birbirimize bakıyorduk, ne yapıyor diye bu saçma döngü ikimizde aynı anda bakasıya kadar sürmüştü.Alex bana sert ve uzun bir bakış atıp yaklaşmaya başladı.Ben ise onun bana baktığını fark etsem bile farkında değilmiş gibi yapıyor sebzeleri doğramaya devam ediyordum.Arkama kadar gelip beni tezgahla kendi arasına sıkıştırdı,dudaklarını boynuma doğru ilerletip eliyle hemen karşımdaki baharatları aldı ve dudakları boynuma doğru bir nefes dalgası gönderdi sanırım bir doktora görünmeliydim bu adam kalbime zarardı arkadaş.Çok sıcaklamıştım ve çok terliyordum.Kızarsamda,kendime engel olmama gerek olmadığını hatırladım ve yüzümü yüzüne doğru döndüm. dudaklarımız birbirine çok yakındı ufak bir hareketimizde bile dudaklarımız birbirine değebilirdi.Kalçamda Alex'in elini hissetmem içimin ürpermesene kalbimin deli gibi çarpmasına neden olmuştu ama arkamdaki çekmeceden kaşık alıp çekmeceyi kapattığında olayların farklı olduğunu anlamıştım.Elini kalçamdan çekti ve gözlerime bakarak sunum hazırladığı tabaklara doğru ilerledi.Gözlerimi bir iki saniye kapatıp beynimi dinlendirdim derin bir nefes alıp Alex'in arkasından yemek odasına girdim.Girdiğimde Alex spagettinin sosunu hazırlıyordu hemen içeri gidip hazırladığım salatayı getirdim.Tabaklara koyup sofraya yerleştirdim.
-Yapılacak başka birşey var mı?
-Şarapları koyabilirsin
Dedi ve şarap dolabını işaret etti
-Kırmızı mı beyaz mı
-"Tercihim kırmızı"dedi
Kafamı sallayarak dolaba ilerledim dolapta "Château Cheval Blanc" görmemle gözlerim irileşti bu Babamın koleksiyonundada vardı ve bir kaç kez tatmıştım tadı efsaneydi.Hemem alıp masaya götürdüm Alex şarap bardaklarını getirmişti.Şarapları yavaş yavaş doldurdum birini Alexe uzattım ve sandalyeme oturdum.Makarnaları ve biftek tabaklarını yerleştirdi ve o da oturdu işini çok özenle yapıyordu bunu fark etmek içi kahin olmaya gerek yoktu.Gözlerimi üzerinden alamıyordum bi anda onun gözlerine beni buldu ve bilmiş bir tavırla
-Hayırdır hoşuna mı gitti
Kızararak gülümsedim
-Belkide
Gülümsedi yerinden kalkıp yanıma geldi yanıma gelip sandalyemi kendine doğru çekti ve üzerime doğru yaslandı elleri sandalyenin iki tarafından beni esir alırken fısıldadı
-Hoşuna mı gitti
-"Belkide"dedim biraz önce konuştuklarımızı taklit ederek.
-"Sana hayranım yakamoz"dedi bu sefer
Bi anda gelen cesaretle kulağına doğru yaklaşıp fısıldadım
-Bende sana hayranımEvet sevgili okurlarımız bir bölümün daha sonuna geldik bu kez arayı çok açmamaya çalışacağız hepinizi çok seviyorum kendinize iyi bakın
Sevgili Yakamozlar🦋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yakamoz+18
ChickLitAşk ve Tutku hepsi bir arada (Amatör bir yazıdır ilk denememiz ve 3 yazarız keyifli okumalar)❤️