Eski Duygular

716 35 1
                                    

Neslihan şaşkın bir ifadeyle, anlamamış gözlerle güvene o kişinin kim olduğunu sordu hemen.

"Özge kim ya?"

Neslihanın içinde alacağı cevabın korkusu yayılmaya başlamıştı çoktan, sevdiği adama meraklı gözlerle bakarak can kulağıyla dinliyordu.

Güven neslihana baktı yüzündeki çaresizlikle. Sanki geldiğinden beri bu soruyu duymaktan korkuyordu. Neslihan güvenin de bir karısının, bir ailesinin olduğunu bilsede isimlerini, ilişkilerini nasıl bir evlilik geçirdiklerini o kadının nasıl biri olduğunu bilmiyordu sonuç itibariyle. Güvenin ağzından bir anda çıkmaya başladı kelimeler.

"Karım.. Neslihan."

Neslihanın içindeki korku tam da buydu, içten içe karısının olduğunu tahmin etsede şimdi hala deli gibi aşık olduğu adamın ağzından sesli bir şekilde duymak o an hissizleştirmişti onu.

İkiside bambaşka dünyalarda bambaşka insanlarla aile kurmuşlardı, hemde hiç aşık olmadığı kişilerle. İkisininde birbirlerinden ayrı geçirdiği her an ayrı değillerdi aslında. Hep birbirlerinin sol taraflarında; kalplerindeydiler. Neslihan serhanla geçirdiği her bir dakikada güven çıkmıyordu aklından, güven olsaydı böyle yapmazdı, güven böyle demezdi, güven olsa bana aşkla bakardı, o sever kollardı... diye geçiriyordu içinden. Ama şimdi ikiside birbirini en iyi tanıyan yabancı olmuşlardı.

Neslihan kitlenip kalmıştı güvene, ne diyeceğini ne yapacağını bilmiyordu o an.
Bildiği tek şey ikisininde aynı şeyleri düşünüyor olmalarıydı.

Aralık 2002

"Canım mercan çekti yaa. Bak görüyo musun buraya her geldiğimizde mercan istiyor canım."

Dedi Neslihan sesindeki gülümsemesiyle. Gözlerinin içi parlıyordu güvene bakarken. Her zaman ki masalarında oturuyorlardı karşılıklı. Hava çok soğuktu ama ikisi yan yanayken hiç üşümezlerdi, çünkü kolları birbirlerinin bedenlerini her sardığında ısınırlardı.

Güven kocaman gülümsedi neslihanın dediklerine.

"Ben varım sevgilim. Ben varken mercan mı çekiyor canın, çok kırıldım bakk"

Neslihan kıkırdamayla karışık karşılık verdi güvenin sözlerine.

"Güven yaa dalga geçme"

"Ahh çok pardon hanfendi çok özür dilerim. Affınıza sığınarak hemen baştan alıyorum cümlelerimi"

Cok ciddi bir konuşma yapacakmış gibi boğazını temizledi, üzerindeki ceketi düzelterek neslihana yüzündeki tatlı gülümsemeyle baktı ve girdi söze.

"Benim dünyamın en güzel kızının canı mercan çektiyse yapıcak bişey yok denize açılıcaz artık, ne yapıp ne edip prensesime getiricem o mercanı."

Neslihan aşık olduğu genci kocaman gülümseyerek dinlemişti. Alacağı cevabı her ne kadar tahmin etse de parıl parıl parlayan gözleriyle baktı güvene, sesindeki heycan her halükarda anlaşılıyordu.

"Düşünsene güven; evlenmişiz karnımda bizim bebeğimiz, salonda uzanıyorum ve diyorum ki güven canım mercan çekti..."

Son Aşk/GüvNesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin