"Perilere, yaratıklara, meleklere ya da uçan insanlara inanır mısın?" sorusu kendisine yöneltilse, Oh Sehun buna muhtemelen kahkahalarla gülerdi.
Fakat ne var ki, Oh Sehun'un, dağınık ve sıkıcı hayatıyla sarmaş dolaş olduğu, iş-ev arası mekik dokuduğu, yalnız olduğu zamanların birinde evinin kapısı çalındı. Yataktan küfrederek kalktı, örtüsünü bedenine sardı, arkasından kendisini takip eden örtünün geri kalanına takılıp düşmeyi umursamaksızın kapıya yöneldi.
Zile basan; sevimli kıvrımlara sahip ve bulutları andıran, parıltılı kanatlarıyla sarsak bir şekilde havada durmak için çabalayan, kafasının hemen üzerinde geyik boynuzuna benzeyen iki minik çıkıntılara sahip, küçük.. çok küçük bir.. insandı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my baby deer // hunhan
Fanfictioniddia ediyoruz; okuyacağınız en tatlış hunhan hikayesi!