passive police!! -minsung Smut

-

32
Aşka 'the owder' diye isim koyan içerik üreticisi Minho

Yeni vlog kanalının ismini the owder yapan idol Jisung

"idolün teki neden benim lafımın üstüne böyle bir şey yapar ki? Benden prim mi kasmaya çalışıyor acaba?"

"geri zekalı, bir idol neden senden prim kassın?"

"doğru diyorsun, neden böyle yaptı peki?"

"belki de aşkının anlamı olmak istiyordur

33
Çiftçinin oğlu, koyun güden Han Jisung
"of şunlar da hemen toplasa da otları, sıcak altında kalıp erimesem."

Köye ilk kez gelmiş, kendisini kovalayan küçük keçi yüzünden koyunların üstüne koşarak hepsinin başka bir yere saçılmasını sağlayan Lee Minho
"öldürecek beni!"

"Sen kimsin ya! Tüm koyunlarımı etrafa dağıttın, şimdi nasıl bulacağım ben onları! Babam almaz eve beni, gitti koyunlarım!"

"dert etme canım alırım ben sana yenilerini, bu arada ismin neydi?"

34
Keskin nişancı Han Jisung'un yeni hedefi

Kuzey kore başkanının koruması Lee Minhodur

"güneyli olmasına rağmen nasıl kuzey kore başkanını koruduğunu anlayamıyorum. İlimize engel oluyor."

"ondan kurtulacağım."

"bu pek kolay değil Jisung, silah çarpsa sekecek bir yapısı var."

35
Pov: Kim Taehyung ile Jeon Jungkook gerçek dünyada olan arkadaşlardır. Gayet güzel zaman geçiren bu ikili, Taehyung'un Jungkook'a sürekli garip gelmesiyle değişir. Jungkook, çoğu zaman onun bir hayal ürünü olup olmadığını düşünmeye başlar. Çünkü karşısındaki kişinin gözleri bir anda değişip dururken, sürekli tavırları da değişiyordur.

Kim Taehyung ise, hayal değildir. O bir insan bile değildir. Başka bir dünyadan gelmiş, Jungkook'u ise kurban seçmiştir. Belirlediği dünya içine Jungkook'u yollamıştır. Nerede olduğunu anlayamayan Jungkook, elleri bağlı bir şekilde koşarken bulduğu kabile tarafından esir alındığında ise, başka bir Kim Taehyung tarafından kurtarılır. Jungkook başta ne kadar ondan uzak dursa da, onun kötü olmadığını ve başka birisi olduğunu hisseder. Bunu bilerek durumu Taehyung'a açıklar. Taehyung ise sadece şunları söyler.

"Biz bu dünyaya hapsolmuş sefilleriz. Hiçbirimizin hafızası yerinde değil, senin olmasına şaşırdım açıkçası. Benim de yerinde çünkü." Jungkook şaşkınlıkla bakmıştı ona.

"Bizim hapsolmuş olduğumuz başka evrenler de var, kopyalarımız var. Buraya girdiğin için senin de oldu, orijinal halin ise aynı benim gibi buraya düştü, Jeon. Fakat diğer halim acımasızdır, onun ben olduğunu sen söyleyene kadar bilmiyordum," kırgın bir şekilde bakmıştı Jungkook'a gülerek.

"sürekli buraya yeni biri geliyor, çok sık hem de. Hiçbiri hiçbir şey hatırlamıyor, bunu diğer ben yapıyor olmalıyım. Ama amacını hissedebiliyorum. Hatırlayabilen birini yollayabilmekti amacı, ki senin de kopyan ortaya çıktığında hatırlayacaktı her şeyi. Böylece kendine partner bulmuş oldu. Bu durumdan kurtulmak için." Jungkook'un ellerini tamamen çözdüğünde kalktı.

"yine de bencilce bu, başaramayabilir. Buna rağmen seni buraya hapsetti. Onun adına üzgünüm Jungkook." karşısında narince bileklerini okşayan bedene bakarken kalbi hızlanmıştı Jungkook'un.

"acımış olmalı, iyisin değil mi?"