Yorumlarınızı bekliyorum
"Lan seni öldürürüm." Jungkook yakasından tuttuğu rakipi sallarken hakem araya girmişti. Herkes izliyordu onu, Jungkook'un üstündeki agresiflik kat kat fazlaydı.
Akademinin kurduğu takımlar arasında yaptığı maçtalardı. Tribünden ise Jimin oturmuş onun maç başladığından beri birilerine bağırıp sataşmasını izliyordu.
Diğer herkes gibi.
Akademide herkesin onların ilişkisi hakkında bir yorumu vardı. Bu daha çok Jimin'in Jungkook'unkinden kat kat az olan sevgisiydi. Öyle düşünülüyordu en azından.
Ayrılalı bir hafta geçmesine rağmen hala göğsünde bir boşluk varmış gibi hissettiğinden bu yorumların saçma olduğunu biliyordu.
Gözleri birazdan hakeme saldıracak adama gitti. Siyah saçları terden ıslanmıştı ve sinirden elleri titriyordu.
Jiminse sakince izliyordu. Böyleydi ikisi farklı karakterlerdi.
Jungkook şiddete eğilimliydi. Saniyeler içinde elinde kalabilirdiniz.
Jiminse affetmezdi, kin tutardı. Beklerdi ve zekice bir plan yapar, dövülmekten perişan ederdi kişiyi. O sırada sıcaktan saçlarını arkada birleştiren Jungkook'a ön sıralardaki kızlardan biri tokasını attı.
Jungkook saçını bağlarken oyun başlamıştı. Jimin'in ela gözleri kıza giderken kız da hissetmiş gibi
ona dönmüştü.
Jimin'in olumsuzca kıza kafa sallaması uyarı niteliğinde değildi.
'Yapmamalıydın' çağırısıydı.
"Eğer bir sürtüşme daha yaşanırsa o sahaya atlar Jungkooktan önce hepsini ben döverim." Yoongi'nin huysuzca konuşmasıyla döndü ona. Jungkook'a zerre kıyamıyordu Yoongi.
Dakikalar sonra maç biterken Jimin'in gözleri yanlarına gelen adama gitmişti.
Jungkook kendini Jimin'in birkaç yer uzağına geçmişti. Yoongi elini onun omzuna atıp sıktı.
"Sinir hastası mısın oğlum sen?" Jungkook ona sinirle bir şey söylecekken saçından çıkarılıp kenara atılan tokayla ela gözlere döndü.
Sert ve sinirli bakışları Jimin'e sinirlendiğini düşündürse de öyle değildi, Jimin de bunu bildiğinden gülerek önüne dönmüştü.
"Siktir git Yoongi." Yoongi ile Jungkook çocukluktan beri arkadaşlardı. Yoongi onun canının bir şeye sıkkın olduğunu biliyordu.
"Senin niye keyfin bu kadar yerinde?" Soru Jimin'e yönelirken gülümsemişti. Jimin'in gerçekten keyfi yerindeydi fakat Jungkook onun bu neşesinin arkasında bir şey olduğunu biliyordu.
Tam cevap verecekken gözleri bir noktaya sabitlendi. Hızla ayaklanmış ve koltukların üstünden atlayarak sahaya doğru ilerlemişti.
Saha okulun dışında bir yerde olduğundan bu kadar rahattı. Hedefi telefonda konuşurken etrafına dökülen sıvının farkında bile değildi.
Arkasında soyunma odasının olduğu derme çatma klübeye birkaç adım yaklaşırken Jimin'in çebinden çıkardığı kibrit ile döndü ona.
Daniel.
Jungkook ve Jimin'in arasındaki büyük sorun. Jimin'in öldürmek için zaman kolladığı kişi. Şuan amacı sadece korkutmaktı.
Bü yüzden etrafında daire şeklinde dökülmüş benzin atılan kibritle ateş alırken herkes şokla izliyordu. Klübe yavaş yavaş yanarken Daniel'ın gözleri kaçacak yer arıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gotta be in love'
Novela Juvenil"Aşık olmamıza gerek yok." Kumla kirlenmiş ellerini temizlerken devam etti. "Hayatında tek ben olmama da gerek yok." Karşısındaki adam onun rahatlığına gülmüştü. "O zaman oyunu yeni kurallara göre oynuyoruz, pişman olacaksın." Olacaktı. İçinde biri...
