"Yararak gidenler, hibe edilenler demek Mevahir. "
Bu adı bize taktıklarında aslında kader bağlarımızın bir düğüm ile atıldığından habersiz yaşayıp gidiyorduk.
Karhan Toral.
Duru Payzen.
Yalım Edhem.
Alev Korhan.
Erkin Yıldırım.
Rüveyha Köksal.
Devr...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❧
Supermassive Black Hole- Muse. Rammstein-Sonne. The Buttres- Brutus. Isabel Rossa- Eyes don't lie. The Irrepressibles - In this shirt. ❧ Satır aralarına yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım beybiler💋
Emek veriyorum ve karşılığını umarım alırım şimdiden teşekkür ederim..
Her şey kendi karşıtı ile beslenir; benzerin benzere hiç faydası yoktur. -Pluton.
❧
Sekiz çocuk anaokuluna başlamışlardı. Karhan ikinci kez tekrar ettiği okulu sırf arkadaşlarınla beraber okuyabilmek için ailesine yalvar yakar istediğini yaptırmıştı.
Sare hanım sekiz çocuğun birbirlerine olan bağlılıklarını ailelerine her veli toplantısı yaptığında bildirip, sanki beraber doğmuşlar gibi övgüleri ve aralarında ki bağı söylemekten dilinde tüy bitiyordu.
Oyun saati gelmişti. Tüm çocuklar oyuncaklarıyla oynarken bu sekiz çocuk hep beraber bir oyun kurmuşlardı.
Sanki onların dünyası sadece birbirlerinden ibaretti. Aralarına kimseyi almazlar, kendi içlerinde kavga etseler dahi bir başkasından gelen atağı hep beraber püskürtürdü.
Sare hoca onlara mahşer midilleri lakabını takmıştı. Çünkü bu çocuklar öyle çocuklardı ki taktığı lakap gibi tüm çocukları örgütleyip ortalığı saniyesinde karıştıracak zekaya sahiplerdi.
Farklılardı. Diğer çocuklar gibi değildi hiçbiri. Sanki büyümüşte küçülmüş, önceden var olup dirilmişler ve hayat denilen bu karmaşaya yeniden doğmuş birlikte yeniden büyüyorlar gibiydi.
Mahşer midillerini izleyen bir öğrenci paytak paytak yürüyüp heyecanla elini vurup öğretmenine şikayet etmeye başladı. "Öğletmenim öğletmenim! Duru Kayhan'a sana aşıkım dedi! "
Sare hanım duyduğu şikayet karşısında gülmemek için iki dudağını birbirine bastırıp karşı da lüle lüle saçlarını ona savururken donuk bir şekilde bakan, oflayıp duran gri gözlü çocuğa baktı.
Mavi gözlü minik kız lüle lüle saçlarını arkaya atıp öpücük atıyor,bir yandan etrafında dönerek kahkahalar atıyordu.
Gri gözlü minik çocuk ise büyük adam gibi ellerini geriye atmış, donuk bakışları ve kaşları çatık bir şekilde kızı sorgularcasına bakıyordu.
