1K 81 149
                                    

Jisung pov:
Uyandığımda ahtapot gibi biri sarılıyordu ama bu çok güzel bır histi uzun zamandıe kımseye sarılmıyordum. Arkamı döndüm ve Minho'nun yüzüyle karşılaştım neredeyse öpüsecektik.

O çok güzeldi hemde en güzelinden ama eskıler bunu söylemıyordu. Bende yataktan kalktım ve ağrıyan yerlerini unutup bır kağıta biseyler yazdım ve evden çıktım. Peki nereye gidecektim şirketemi yoksa eve mi? Buna karar vermek zor olsada şirkete gittim calısmam lazımdı ancak Minho aklımdan cıkmıyordu. Müziksiz çalışırken kendı kulaklıgımdan Daylight açtım

~hem seviyorum, hem nefret ediyorum

Bu şarkı Minho'yu hatırlatıyordu neden bunu dinlemek ıstıyordum bilmiyorum buraya onu süründürmeye geldim ama ben kendım sürünüyordum peki neden? Aşk dedikleri şey bu mu? Şarkının sesini fulledim ve hatam olan hareketleri denemeye başladım

Minho pıv:
Uyandığimda saat öğlen ikiyi geçiyordu ancak bır boşluk vardi jisung nerdeydi? Hemen kalktım ve odaları aradım evin içinde ismini sayıklıyordum yoktu o yoktu peki neredeydi? Bu saatte nerdeydi yada iyimıydı bunu bıle bilmiyordum

Hemen evden çıktım ve şirkete geçtim Felix'i odama çağırdım ve önceden olanlar ıcın güzel bır ceza kestim. Sonrada jisung'un olmadiğini

Felix: bay Lee jisung burada ama bizimle konuşmuyor

Minho: neden acaba? Neyse nerde simdi

Felix: onu uyardık ama inat işte dans ediyor

Felixle odadan cıktım ve jisung'un yanıns gittim orada dans ediyordu kulağında kulaklığıyla oturup izlemeye başladim, o kusursuz bır çocuktu; önce beli, kalın ama küçük dudakları, kumralimsi saçları, tarzı her şeyiyle mükemmeldi o özenilecek yaratılmıs

Tanrı onu benim için özenerek yaratmış, Ama o zaman neden ayırdı bizi böyle mi olması gerekiyordu, Tanrı kimi benden daha çok seversen onun senden alırım derdi ama inanmazdım, meğersem gerçekmiş'

Sonra durdu ve kulaklığını çıkartıp bana baktı ama sadece baktık,

biz değil gözlerimiz konuşuyordu, gözler yalan söyler miydi?

Jisung: Minho ne zaman geldin

Minho: tam olarak yarım saat kırk dakıka elli iki sanıye olmuş

Şaşırarak bana baktı bende ona bakıyordum ama farklı bir sekılde bısey ima ediyordum resmen aşığım diyordum ama o saf saf bakıyordu bana

Jisung: dansı neredeyse ezberledim sadece şu koşup takla atma hareketini yapamiyorum onuda deniyorum

Minho: tamam yeter bu kadar hadi yürü

Jisung: nereye? Calısmam lazim kendini diyordun

Minho: patronuna karsı gelme unutma, eski bir geçmişimiz var ve hiç acımam..

Jisung: ...

Minho: sözlerine ve hareketlerine dikkat et Han Jisung

Boş gözlerle bana bakıyordu yandan çantasını aldım ve onu yakasından tutup cıkarttim sonra kendine geldi ve kendini kurtarıp çantasını aldı

Jisung: Öhm ben eskı konulaeı çoktan kapattım Bay Lee lütfen sizde unutun..

Unutmak.. Ne acı degıl mı? Sevdiğin birini unutmak kokusunu unutmak, sesini unutmak, görünüşünü unutmak bu sadece bir kelime değil aynı zamanda sana acı verir, peki sen unuttun mu onu?

Minho: hmm altımda inledğin kayıtlarim hala duruyor emin misin?

Jisung: ne dıyorsun sen? Ne kaydı saçmalama

Minho: Bilmem ne diyorum ben istersen gösterebilirim sana bunu hm?

Elinden tuttum ve arabaya sürükledim en sonunda zorlada olsa bindi çok sessiz geçti yolculuk ama olacaklardan habersizdi ona acı çektirecektim ben zamanında cektıysem sıra ondaydı

Indırdım ve eve sürükledim. Salona oturdu bende içecek doldurdum ama onunkine sadece içecek koymadım bır arkadasımdan azdirici almıştım ve ineceğini hepsini döktüm. Yanıns geldim ve uzattım önce tereddüt edip baktı bende fark etmemişim gibi kendiminkini ictim. Tatmın olunca oda içti sırıtıyordum,

Jisung: benı buraya neden getirdin?

Minho: bilmem keyfim istedi olamaz mı

Sustu bır süre sadece sustuk sonra jisung aniden ayağa kalktı ve lavaboya gitti bense arkasından sırıtıyordum. Basarıyordum en kısa zamanda geri alacaktım zorla olsa bile benım olacaktı

...

Lavabodan cıktı ve koltuğa oturdun ama bacaklarını birbirine bastırıyordu ve kıpkırmızı olmuştu terliyordu

Jisung: ne vardı.. icinde

Minho: bilmem ne vardı? Iyımısın sen çok muhtaç duruyorsun

Kendını tutamadi ve ufak bır inleme kaçırdı ağzından bende ona bakıyordum

Jisung: sen var ya tam bır Ahh

Kendını en sonunda koltuğa sürtmeye başladı ben sadece izliyordum bu keyif vericiydi

Ona yaklastım ve bana geriye kayan gözleriyle bakıyordu. Sonra onu omzuma aldım kendını omzuma sürtüyordu bende kalçasına ufak bır tokat attım ama o şuan çok arsızdi

Jisung: Ihm

Minho: çok arsizsin

Onu oyun odasıns getirmiştim zaten önceden beri ona aitti sadece geri döndü.

Onu yatağa bıraktim ve kemerimi aldim. Ellerini arkasından baglayıp öylece bıraktım. Odaya kamerayı koydum bende karsındaki koltuğa oturdum bu an bana bır yıl öncesini hatırlattı. Tıpkı aynı senaryo ama farklı zamanlar.

O inlerken yalvarışlarını dinliyordum bu çok keyif vericiydi

Jisung: y-yalvarırım Ah

Minho: tch tch duyamadım sesin gelmiyor??

Onunla dalga geçmek çok eğlenceliydi ve en kısa zamanda tekrar benim olacaktı

Kamerayı kapattım ve ona yaklastım mahvolmustu o halını çektim sonra ağzını bağladım ve bırde o şekilde çektim.

Minho: giriyorum ama ne zaman gelırım bilmem, görüsrüz Han jisung

Jisung: hmm

Minho: ssshh sessiz ol geçer bebeğim geçer

Jisung: hmmhmm

Minho: sssh sakin ol

Sonra gülüp odadan çıktım kendı odama doğru adımladim ve yatağima yattim bu gece çok keyifliydi

...

Biraz garıp oldu sanki ama neyse umarım begenmissinizdiiir

Uyarı: şu sıralar çok müsait değilim annemle aram kötü ve sürekli kavga ediyoruz bende vakit bulamıyorum çok özür dilerim,

Neyse öptüm😻

Takıntılık Meselesi "2.Sezon" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin