Tekrardan merhabalar güzelliklerim bu sefer sizlere yeni ve yazmak için çok heyecanlı olduğum bir hikaye ile geldim, umarım hoşunuza gider<3
Bu satıra okumaya başladığınız tarihleri alabilir miyim?
Medya: Devrim
Bölüm şarkıları:
Moral of the story- Ashe
The 30th- Billie Eilish
Anyone- Demi Lovato
Lonely- Billie Eilish
Habibi- Tamino
Affection- Cigarettes After Sex
K.- Cigarettes After Sex
Yapmıştım işte, zehir olan 18 yıl sonunda kaçabilmiştim cehennemimden. Kaçmıştım kaçmasına ama içimdeki cehennemden nasıl kaçacaktım? Kaybolan yıllarımın hesabını verebilirler miydi bana yada söndürebilir miydiler, içimdeki bitmek bilmez yangını? Orada kalıp kendimi cezalandırmaya devam mı etmeliydim yoksa bu zulümden kendimi kurtarmalı mıydım?
Kaçmıştım kaçmasına ama aklımın bir köşesi hala ödemem gereken bedeller olduğu hakkında içime zehrini işliyordu. Ormandaydım şu anda. Ağzına kadar doldurduğum en az valiz büyüklüğündeki sırt çantamı kucağıma çekmiş, bozuk olduğunu bildiğim psikolojimle mantıklı bir karar almaya çalışıyordum. Ancak kararımı vermiştim; ne olursa olsun, ki çekeceğim vicdan azabı bile umurumda değildi. Kurtulacaktım oradan.
Ani bir şekilde olduğum yerden kalkmış ve ne yapacağıma dair düşünmeye başlamıştım; evet bir planım yoktu, şu anda bulunduğum noktaya gelebileceğimden yani o evden kurtulabileceğime dair bile tek bir umudum yokken başlangıçtaki tek planım reşit olduğum günün gecesi o ev dışındaki herhangi bir yerde bulunmaktı.
Şimdi ise kapana kısılmıştım; ne arayabilecek bir yakınım ne de arayacak bir telefonum yoktu, olmamıştı da. Ve böylece nereye gideceğini bilmediğim yolculuğumdaki ilk durağım da belli olmuştu, telefoncu. Telefonsuz bu koca dünyada hiçbir iş yapamazdım. Para işini ise böyle durumlarda kalacağımın bilincinde olarak son bir kez kendimi riske atmış ve yatalak durumdaki üvey babamın çekmecesinden yüklü bir miktarda para almıştım.
Yönümü nerede olabileceğine dair en ufak bir fikrim olmayan telefoncuya çevirip ilerlemeye başlarken adımlarım evin bahçesine doğru giren iki arabanın çıkardığı bana büyük derecede kaygı duygusunu yükleyen sesle bıçak gibi kesildi. Nasıl olurdu? Onların gelmesine daha 3 saat vardı. Bu sesi duyduktan sonra yaşadığım zulmü hatırlatan anılar bir bir gözlerimin önüne serilirken ayaklarım beni taşıyamayacak gibi oldu ama pes edemezdim, güçlü durmalı ve mantıklı düşünmeliydim.
Daha yeterince uzaklaşmadığım ormana doğru ilerlemeye çalışırken arkamdan duyduğum sesin beni durdurması gerekirken adımlarım hızlanmaya hatta koşmaya başlamıştım. "DEVRİM!" Güçlü ve ağlamama yetecek olan ses beni ürpertirken içimden kendime bunca yıllık yaşamımda bir kez olsun cesur olmamı söylüyordum. Ve olmuştu da adımlarımı üvey abilerimden duyduğum üzere onlar dahil olmak üzere bütün kasabanın korktuğu ve benim şu andaki tek kaçış yolum olan ormana yönelttim.
Ormana girdikten sonra durmamış ve ne olursa olsun arkamdan gelebilecek kabiliyete sahip olan üvey abilerimin korkusuyla 1 saat boyunca bazen yavaşlayıp bazen se duyduğum çatırtılardan korkarak ilerlemiştim. Tek bir sorun vardı şu an; saat akşam altıydı ve kış ayının getirmiş olduğu en kötü özellik olarak hava kararmaya ve ben üşümeye başlamıştım. Taytın üzerine giydiğim yünlü lacivert eşofman, beyaz uzun kollu tişörtün üzerine giymiş olduğum siyah kapüşonlu kazak bile beni ısıtmazken o anki adrenalin yüzünden almayı unuttuğum montum yüzünden kendime sövüyordum.
Yanımda çakmak vardı yani ateş yakabilirdim ama dallarım ve odunların yaş olması bu çözümü ortadan kaldırıyordu. Ümitsizlikle olduğum yere çökecekken önünde durduğum ağacın arkasından gelen hırlama sesi beni dumura uğratmıştı ve ben olduğum yerde çöküp küçülmeye ve göz göze gelmemeye çalışmıştım yoksa beni düşman olarak algılayabilirdi ve ben bir kurt tarafından kafatasımın vücudumdan ayrılmasını istemiyordum, hele ki özgürlüğümün ilk gününde...
Tam bana atılacakken beni kurtaran şey başka bir kurdun uluması olmuştu kurt bana kararsızlıkla bakarken ikinci bir ulumayla pes etmişçesine sesin geldiği yöne doğru koşmaya başladı.
...
Bölüm hakkındaki yorumlarınız?
Devrim?
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere<333
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Ümit Parçaları-
FantasyYapabilecek miydim? 18 yılımı, gençliğimi çalmış olanlardan kurtulup kendime başrolü olduğum ve ümitsizliklerimin değil de ümitlerimin sesinin çıktığı bir hayata kendimi kavuşturabilecek miydim? Sanırsam bu nu asla bilemeyeceğim, savaşmazsam.