𝐽𝑜𝑢𝑟𝑛𝑒𝑦 𝑇𝑜 𝑇ℎ𝑒 𝑃𝑎𝑠𝑡/ WangXian

4.Bölüm / Tören

Lan Wangji gögsünde bir ağırlık hissi ile uyandı. Kafasını aşağı doğru eğdiğinde Wei Wuxian'ın başı göğsünde, kolu beline dolanmış ve bacağı bacağına dolanmış şekilde onun üzerine yattığını gördü. Bu görüntü onun içten içe mutlu etmişti. Lan Wangji, elini Wei Wuxian'ın saçlarına gitti .Wei Wuxian'ın saçları ile oynamaya ve okşamaya başladı. Çok yumuşak ve bir o kadar güzel kokuyordu. Her bir telini özenle sevdi. Gözlerini kapatıp o güzel kokan saçların kokusunu içine çekti. Ve narin hissedilmicek kadar uzun bir öpücük kondurdu. Bu anın sonsuza dek sonsuza dek sürmesini çok isterdi ama amcası yada abisi uyandırmak için gelmeden kalkmaları gerekiyordu. Lan Wangji, Wei Wuxian'ın hayla saçlarını severken "Wei Ying hadi kalk sabah oldu, uyanman lazım" diye seslendi. Ama sadece biraz kıpırdanıp uyumaya devam etti. " Wei Ying uyan, törene gitmemiz gerekiyor" Wei Wuxian birazdaha kıpırdanıp "Lan Zhannn, 5 dk daha lütfen az daha uyuyum geç kalmayız bırak az daha uyuyum hatta sende benle beraber uyumaya devam et. Hmmm olmazmı hadi ya geç kalmayız uyuyalım." Wei Wuxian gözlerini hiç açmadan hayla uyuruken söylenmişti. Lan Wangji, Wei Wuxian'ın uyanmaktan hiç hoşlanmadığını uyumayı ne kadar çok sevdiğini biliyordu. Lan Wangji bu sefer Wei Wuxian'ın anlına yanaklarına yüzünün her bir noktasına öptü. Bir an gözleri Wei Wuxian'ın kırmızı dolgun dudağında takılı aldı. O çok öpmek istiyorduki. Kendine hakim olmakta zorlanıyordu Wei Wuxian'ın o güzel kırmızı dudaklarını baktıkça daha çok kapılıyordu. Daha fazla dayanamadı o kırmızı dolgun dudakları öpmek için eğildi. Tam santimler kala Wei Wuxian kıpırdanmaya ve uyanmaya başladı Lan Wangji hemen hızla kendini geri çekti. Wei Wuxian gözlerini açtı gülümsedi "Günaydın Lan Zhan, eğer beni hep böyle uyandırırsan o zaman anında uyanırım" Lan Wangji kulak meme ucu pembeleşmişti "Günaydın Wei Ying, hımm sen iste yeter hergün böyle uyandırırım, hadi kalkmamız lazım törene geç kalcaz" Wei Wuxian istemeyerek yattığı rahat sıcak göğüsten kalktı. "Lan Zhan ben acıktım" elleri ile gözlerini avuştururken söylendi.

Lan Wangji, Wei Wuxian söylenirken yataktan kalktı bonyo yapmak için paravanın arkasına geçti. Wei Wuxian, Lan Wangji'nin banyo yapmak için gittiğini görünce fırsat bilip tekrar yatıp uyumaya başladı en azından o banyo yapana kadar biraz daha uyuyabilirdi.

Lan Wangji banyo yapıp işini bitirdikten sonra Wei Wuxian'ın da banyo yapması için suyu, sıcak su ile değiştirdi. Odaya geri gittiğinde Wei Wuxian'ın tekrardan uykuya daldığını gördü. Lan Wangji'nin dudaklarında küçük bir gülümseme oluştu. Yatağa doğru yürüdü yatağın kenarına oturdu yine elleri çok Wei Wuxian saçlarına gitmişti "Wei Ying, hadi kalk banyoyu senin için hazırladım. Banyo yap sana kahvaltı hazırlıcam" bu sefer gerçekten uyanıp hızlıca yattığı yerde doğrulup oturdu. Wei Wuxian yüzünde parlak ve büyük bir gülümsemeyle hemen karşılık verdi "Tamam" Lan Wangji Jingshi'den ayrılıp ikisine kahvaltı hazırlamaya giderken Wei Wuxian'da yataktan kalkıp paravanın arkasına koştu ve banyo yapmaya başladı. Yaklaşık bir saat Lan Wangji elinde bir tepsiyle Jingshi'ye döndü. Lan Wangji odaya girdiğinde Wei Wuxian'ı görebilmek için etrafına bakındı. "Lan Zhan, arkandayım" Lan Wangji arkasına döndü. Arkasını döndüğünde gördüğü şey ile olduğı yerde dona kalmış kalbi hızlı atmaya başlamıştı. Wei Wuxian üstünü giyinmiş ona en güzel gülümsemesi ile bakıyordu. Lan Wangji, Wei Wuxian'ın hep bu gülüşünü gördüğünde her dafasında ona dahada aşık oluyordu. Lan Wangji kendine getiren sevdiğinin sesi olmuştu "Lan Zhan! İyimisin, sana sesleniyorum noldu niye donup kaldın bişiyin yok demi?" Wei Wuxian, eğilerek Lan Wangji'ye baktı.
Lan Wangji'nin gözü yine direk Wei Wuxian'ın dudaklarına indi. "Lan Zhan noldu iyimisin? Niye konuşmuyorsun? Yüzünde bilimi var niye yüzüme bakıyorsun?" Wei Wuxian, Lan Wangji'nin dudaklarına baktığını fark etmemişti. Lan Wangji hemen kafasını yan tarafa çevirdi. "Hmm. İyiyim bişi olmadı yüzünde bişi yok çok güzelsin Wei Ying. Hadi gel kahvaltı yapalım." diyerek masaya yürüdü. Wei Wuxian Lan Wangji'nin söylediği şeyle afallamıştı çünkü hayla ona böyle şeyler söylemesine alışamamıştı. Uyurken bile onu uynadırmak için yüzüne öpücükler kondurduğunda emin olmak için uyanıp sormuştu çünkü o kadar küçük ve nerdeyse hissedilmecek kadar narin öpücükler kondurmuştuki. Wei Wuxian gerçekmi yoksa yanlışmı hisseti diye anlamak için uyanmıştı ve Lan Wangji'ye öyle söylemişti. Aldığı cevapla beraber yine şok olmuştu çünkü alışık değildi Lan Wangji'nin ona böyle şeyler yapmasına. Hayla garipsiyordu bu yüzden ama çok hoşuna gidiyordu Lan Wangji'den böyle şeyler duymak ve böyler şeyler yapmasını. İçinde mutluğu tarif edemezdi. "Wei Ying gel" Wei Wuxian, Lan Wangji'ye baktı başını sallayıp yanına gitti. Lan Wangji odanın ortasında masaya tepsiyi koydu üstünü düzgünce toplayarak yerdeki mindere oturdu. Wei Wuxian direk üstünü düzeltmeden minderde bağdaş kurup oturdu. Lan Wangji ikisininde yemeklerini önüne koydu. Wei Wuxian yemeğini görünce gözleri parladı. "En sevdiğim yemeğimi yaptın?" Lan Wangji gülümsedi "Bu gülümseme sadece benim görmem için. Sadece ben görebilirim" Bunu Wei Wuxian'dan duyunca Lan Wangji'nin kulak memesi pembeleşti. İkili yemek yerken Wei Wuxian soru konuşmaya devam etti. "Lan Zhan, sence bulut girintisi için yanmaz bir tılsım ve bir ilizyon tılsımı koymalımıyız?" Lan Wangji hiçbir şey söylemedi çünkü 'yemek yerken konuşmak yasaktır' kuralı vardı "Lan Zhaaannnnnn, en azından bana bir cevap ver ya." Lan Wangji yemeği bıraktı, Wei Wuxian'a bakıp konuşmaya başladı "Wei Ying, evimi korumama yardım edicen biliyorum ve sana güveniyorum ve bende sana , senin evini korumanda yardım ediceğim hep yanında olcam." Wei Wuxian, Lan Wangji'ye kocaman gülümsedi "hmm,Teşekkürler Lan Zhan." Lan Wangji kafasını iki yana salladı "Teşekkür etmene gerek yok Wei Ying" Wei Wuxian daha fazla gülümsedi. Açılış töreni için Orkide salonuna girmek için kahvaltılarına geri döndüler.